bugün

eğer canı isterse, günde 20 saat uyuyabilmek.
günlük ortalama 5 buçuk saat uyumak *
* bir kediyle uzun süre, göz göze bakışabiliyorum ve pes eden kedi oluyor,
* dolmuşta şöförün tam arkasına oturmama rağmen, para trafiği olayına dahil olmuyorum,
* taksiciye çaktırmadan taksimetreye bakabiliyor ve göte girmeden inebiliyorum,
* kalın tabanlı, iki boş su bardağını birbirine vurmak suretiyle, timsah yavrusu sesi çıkarabiliyorum,
* ketçapı, osuruk efekti çıkarmadan sıkabiliyorum,
* çelik'ten daha güzel 'dum kah kah' ve yonca evcimik'ten daha hoş 'okai yamaşite kom bamba kombamba' diyebiliyorum,
* call of duty 4 oyununda, zakiev suikastine giderken, kamyonların altından geçildiği sırada kimseye çaktırmadan iki kişiyi kanasla indirebiliyor ve az ilerde, leş yiyen köpeği vurup kaçmak suretiyle, captan price'ı itlere yedirebiliyorum.
başlık açmamak.*

edit: 1000 entryden sonra yalan oldu.
ingilizce dahil 200 sayfaya kadar ezber yapabiliyorum. bu sayıyı 100e düşürürdüğüm takdirde sayfa numarası da verebiliyorum.
iyi derecede yemek yapmak, kendi kendini bunalıma sokmak.
rakı şişesinde balık olabiliyorum.
kendi kendine sorun edip dünyasında kaybolması. kimi zaman gözlerini açıp "her şey gayet normalmiş lan!" diyebilmesi de ayrı bir yetenektir zannımca.
hiç durmadan iki gün yürüyebiliyorum.
coca cola kutusunu ağızda taşımak.
tersçe konuşabiliyor olabilmek.
ısrar edilir ve dayanılabilirse şarkı da söyleyebilmek.
iki avucumu birleştirerek gerçek bir baykuş gibi ses çıkartabiliyorum ve bunu dağa çıktığımda hep yapıyorum *
tükrükle baloncuk yapabilmek. (aynı deterjanla yapılanlar gibi oluyo.)
osurarak uçma yeteneğim var.

her gece süt içiyom.

çişimi 38 saat tutabiliyom.

arz ediyom.
kendi götümde trampet çalıyorum lan, daha ne.
ipe un sermek.
(bkz: dirsegini yalamak) * *
sadri yıldız gibi uçabiliyorum.*
üniversite döneminde doğalgaz faturasını yatıramadıgımız günlerde kaynattıgımız sıcak suyun buharından odayı ısıtabiliyorduk. sonra işte ufo falan çıktı.
10'dan fazla çeşit ses çıkarabilmek.
sol elimin baş parmağını ekleminden çıkartıp tekrar yerine takabiliyorum. bu istemeden oluyor, şöyle: parmağı büker gibi(geriye) o da yerinden çıkıyor,bükmeyi kesersem yerine geliyor. ilginç bir durum, kayda değer bir şey değil, yararını görmedim.
iş yerinde aynı anda, karşı karşıya olunan insanla ve telefondaki şahısla konuşup, sistemden işle ilgili mesaj çekip, arada "ben" butonundan entrylere bakabiliyor ve bu arada da uzaktan seslenen arkadaşa cevap verirken evrakları dosyaya düzenli sırayla kaldırabiliyor olmak.
bir koltukta iki karpuz taşıyabiliyorum.
göte giren şemsiyeyi açabiliyorum
dereyi görmeden paçalarımı sıvıyorum.
cep telefonunu cebimden çıkarmadan mesaj yazabiliyorum.

edit: arkadaşın birisi şemsiye kısmına alındı galiba.
galoşla caddeye çıkıp etrafa hijyenik bir imaj verebiliyorum.
bir gece ansızın gelebiliyorum.
amuda kalkarken bademli magnum yiyebiliyorum.
az önce yazarken gelmişti aklıma.

açık havada 7.38 metre tükürme rekorum var. rüzgara karşı 2.77'yi henüz geçemedim.