bugün

Keşke psikoloji dersi zorunlu olarak okutulsa.
Amina koyim boyle sakalim yamuk yamuk pezevenk. uzayinca isid militanlarina benziyorum. Anneniz yanimda.

- eyyjafjallaokull sen kimsin ya.
içime attıklarımı dışarıya vurmak kolay olmuyor.
sözlük yazarlarının sözlük aracılığıyla söylemek istediklerini bu başlık altında söylemeleridir. ben şunu söyleyeceğim, yaşamak ile hayatta kalmak arasındaki fark hem gözle görülür hem de derinden hissedilir oldu. bu benim düşüncem, hayatta kalmak için sebepler bulabiliyorken yaşamak için sebep bulamıyorum. belki de yaşamıyorum.
Ülkenin gencleri is yerinde mobbingden, gecim sıkıntısından, umutsuzluktan, hastalıktan, ölüyor intihar ediyor genclerde yogun bir depresyon varken yaşlılarında evlenme genç kadın bulma derdi, daha cok cinsellik, aşı olursam kısır olurum, gencler saygısız, otobüse bedava bineyim her yeri gezeyim, laf edene saldırayım gibi dertleri var. Topluca gencler göc etse de memleketten yaslılar rahat rahat birbirini mikse. Öyle nefret ettim.
içimde bitmek bilmeyen bir savaş var ve ben bu savaşı nasıl bitiricem bilmiyorum.
bir an önce yaz gelse de çıplak gezsek.

1 haftadır hava kapalı kar yağsa bişey demicem ama oda yok.

sinir bozucu.
yemin ediyorum odası yok ayrı oda istiyor sandım.
Bugün psikiyatriden randevu aldım. Kendimle ve zihnimle başa çıkabileceğimi düşündüm ama olmuyor. Bütün gün ağladım ve küfür ettim. içimden kusmak geliyor ama olmuyor. Yoruldum. Kendimden ve yetersizliğimden, iyi olmamaktan, güzeli yaşayamamaktan, ümitsizlikten...

insanın oturup konuşacağı birinin olmaması çok acı. Ailem ve arkadaşlarım onların beni anlayacak olgunlukta olmadığımı biliyorum. Günler ve saatler akmıyor artık. Akşamları sabah olsa da yeniden başlasam, Sabahları da akşam olsa uyusam ve düşünmesem diyorum. Keyif aldığım bir şey yok. Kafamı iyileştiremiyorum. Çabalıyorum ama olmuyor. Kendimi yük gibi hissediyorum herkese ve her şeye karşı. Neden baş edemiyorum bilmiyorum.

Bu düşüncelerin hepsi bu sabah bursa’da intihar eden doktorun mektubunu okuduktan sonra oldu. Hissettiği her şeyi hissediyorum. Onu acısına son verebilme cesareti gösterdiği için kıskanıyorum. Ben acısına çare bulamayan ve kendisini sonlandırmaya cesaret edemeyecek kadar küçük biriyim. Ne acı.

Çok düşünüyorum ölmeyi. Bazı günler arzuluyorum. Bir daha bugünü yaşamak istemiyorum bu çok istediğim bir şey. Bazı günler korkuyorum. Dinlediğim müzik, birkaç hoş sohbet ve yeğenimin gülüşünü izlemeyi kaybetmek istemiyorum. Bu yüzden çabalıyorum.
ya her şey kafamızda kurduğumuz bir hikayeden ibaret ise?
Z kuşağı imha olsun.
denetimli serbestlik yemiş gülüşlerimiz var ne zaman mutluluğu yakalasak takibe alınıyoruz.
aylar yıllar sonra buraya duygu boşaltmak için girmişimdir. birini sevmek, sevmeyi geçsem saygı duymak bu kadar mı zor sözlük. ben bugün çok net vazgeçtim sevgi umut etmekten.
Akıllanıyorum galiba.
ruj sürüp özgürce maskesiz dolaşmak istiyorum.
Ustteki yazarin entryisi cok sevimli. Ah ah...
Normalde sanallığı gerçek hayatla karıştıran birisi değilimdir. Ancak yakın zamanda anonim olan bir uygulamada birisiyle konuşmaya başlamıştım. Yaklaşık 1 hafta her şey çok güzel ilerlerken 1 haftanın sonunda sebebini dahi bilmediğim bir sebep ya da sebeplerden dolayı arada soğukluk oluşmaya başladığını hissettim. Ve şu anda kendine inandıran ve ben de farklı bir yere sahip olduğunu düşündüğüm insan benimle konuşmak istemiyor diye depresyona girdim. Laylaylon yaparak hayatımı geçiren ben ruh eşim olarak gördüğüm insanın acısını çekiyorum. Tabii ki bu kendi kafamda kurduğum bir şey değildi ben anlatıyordum o da aynılarını ben de istiyorum diyordu. Durduk yere vakit geçirmek için kullandığım bir uygulama yüzünden depresyona girdiğim için gelmişimw geçmişime sövmek istiyorum. Benim gibi gerçekliğe önem veren biri beyin olarak sanallığa nasıl kendini kaptırıp da durduk yere ağzına sıçabilir merak ediyorum doğrusu. Yine kadınlardan tiksindirdi beni sağ olsun yine bir 3 5 ay kadınlardan tiksinerek yaşamak zorundayım sayesinde. Neyse söylemek istediğim şeye gelecek olursam eğer, hayatımın ağzıma sıçıp bırakan kadınlardan ibaret olmasından ve ikili ilişkilerde hep veren taraf olmaktan yoruldum artık. Artık birisi çıksın ve benim şimdiye kadar verdiklerimi bana geri versin ve hayatımı ona adayayım istiyorum. Sanırım artık çok yoruldum ve artık hiçbir şey yapmak istemiyorum...
Makyajımı yapmak ve deli gibi puba gitmek istiyorum , bu hayalimin yanında gecenin bir yarısı yağmurun altında sigaramı ve sarışınımı içmek istiyorum . Nasip eder mi eder umarım .
Her gunu sadece bir kere yaşiyoruz ve gunlerimiz o kadar boşa gidiyor ki... Gun icinde mutlu oluyoruz, agliyoruz, ofkeleniyoruz sasiriyoruz hepsini sadece bir gune sigdiriyoruz ancak mutluluk ve sasirma gibi iyi yonde olan olumlu duygulari hemen unutuyoruz sadece anlik oluyor. Ofkemiz, uzuntumuz; gunlerce, haftalarca belki aylarca suruyor. Ama daha mutlu olmak icin geride birakmamiz gerekiyor. Bunu bildigimiz halde uygulamiyoruz. Sadece kendimize eziyetten baska hicbir sey degil bu.
yaşayış biçimi olarak, tamamen yüzeysel ve hızlı hayatlarımıza ani bir müdahale çok kötü gibi görünse de iyileşme süreci bize çok şey kazandırabilir istersek. insanoğlu, dünyanın kendisi için varolduğunu ve her şeyin onun hizmetinde olduğunu düşünüyor olsa da, dünyanın bundan pek bir haberinin olmadığını yaşayarak tecrübe ediyoruz. yaptığımız planların hiç beklenmedik şekilde bozuluşu, yaşamın çeşitliliğini ve insanoğlunun avcı iken av durumuna nasıl düştüğünü sert bir şekilde kendiliğimize gösterebiliyor. çok hızlı düşünüyor, çok hızlı karar veriyoruz.
hayat artık geçmişte yaşayan atalarımız gibi refleksif düşünmek üzerine değil, reflektif düşünmek üzerine gelişiyor. detaylı, mantıklı, uzun süreli bir bilişsel işleme sürecinden sonra kararlar almalı ve uygulamalıyız. çağlara göre hayatta kalmak için değişik aksiyonlar uygulanmıştır. hızlı düşünüp hareket etmemiz gereken dış tehlikeler ve yırtıcılar artık hayatımızda yoklar fakat artık hissettiğimiz tehlike dışarıda değil, tam da içeride. zihnimizde.
baş etmek ise yine bizim ellerimizde.
Canım fiziki anlamda o kadar acıyor ki 4 saattir uyuyamıyorum sözlük. Sanırım kafamı bayılana kadar duvara vurup sızacağım.
Senden kurtulamadım sözlük. Yıllardır nasıl bir boşluğuma sızdıysan artık.
honki ponki torino.
Arkadaşa ihtiyaç duymuyorum ama bir gün duyacağım diye ödüm kopuyor.
tahammül edemez oldum.. ne insanlara, ne aileme, ne sevgilime, ne kendime.. kimseye eskisi gibi sevgi dolu yaklaşamıyorum, kimseyi ciddiye alamıyorum, kimseyle oturup dertleşemiyorum.. defolup gitmek istiyorum buralardan, ama lanet olsun içimdeki memleket sevgisine.. ne ara böyle uyumsuz biri oldum ben? çıldırmak üzereyim sözlük, çıldırmak üzereyim..