bugün

Ben aslında bilge adam salihim.
Evlenmeye o kadar karsiydim ki sulalede en son ben evlenirim belki de hic evlenmeden ölüp giderim diyodum. Ta ki gercekten asik olana kadar. Suan bilsem ki onunla evlenebilecegim 1 dakika bile durmam. Tum olay neyi ne zaman yasayacaginizla alakali sevgili arkadaslar. Kendim icin imkansiz gordugum bu durum simdi cok tersine döndü. Cok cok uzun zamandir ilk defa boyle bir sey hissediyorum. Hem daha olgunum hem de ne istediğimi biliyorum.
Her şey biter.
Bütün duygular kendimizi tatmin etmekten ibaret. Kimse iyi değil. Olamaz.
Seni hiç özlememişim uludağ sözlük. Boşsun ama biraz hoşsun demek isterdim ama hoş da değilsin.
Bu gün aşık olduğum kızı random bir şekilde gördüm.
Terk etmişti şehri.

Yanımdan sevgilisiyle arabayla geçerken kafasını şöyle çevirip baktı. O da beni gördüğüne şaşırdı sanırsam çünkü iyi ayrılmamıştık.

Bense görsem bile görmemezlikten gelerek yoluma devam ettim.

Çok geçmeden en yakın banka atıp kendimi cebimden çıkardım içki matarasının dibini gördüm. O gittiğinden beri her gün tek yaptığım içmek ve uyumaktı.

Sevgisiz büyümek çok sikik bir şey bunu anladım. Hayatın boyunca biri için değerli olmayı bekliyorsun ama dünyanın işleyişi buna ters. Herkes için en önemlisi yine kendisi.

En acısı hangisi bilmiyorum ne kadar acı çektiğimi asla bilemeyecek olması mı yoksa bunu bildiği halde umursamaması mı bilmiyorum.

Kendime bile itiraf edemesem de hoşlanıyorum ondan sanırsam yoksa aylardır onu düşünmezdim her Allah'ın günü.

Sanırsam yoruldum her şeyden.

Beklemekten, umut etmekten, üzülmekten, her gece sarhoş olup onu düşünüp gözlerimin yaşlarla dolmasından, beni hiç sevmediğini bildiğim halde ona karşı bir şeyler hissetmekten. O şu an sevgilisinin yatağında uyurken benim gecenin bir yarası votka şişesinin çoktan yarısını bitirmemden. Ben mutsuzluktan geberirken onun yüzünün gülmesinden.

Milyonlarca gezegen içinde onla aynı gezegendeyiz, yüzlerce asır arasında aynı asır içerisinde yaşamaya denk gelmişiz. Yüzlerce ülkeden binlerce sokaktan aynı noktada aynı zamanda buluşmuşuz, her şey aslında ne kadar da mümkün bizim için.

Aynı zamanda ne kadar imkansız
depresyondayim.
Şu anda saat 4 buçuk ve kedim akşamdan beri acı acı miyavlayarak beni uyutmadı. Cinnet geçirmek üzereyim. 4 farklı çeşit mama koydum, ara ara balkona çıkarıyorum, dışarı çıkarsam korkuyor çıkmıyor, bir ağrısı sızısı mı var diyorum yok gibi çünkü dışarıya miyavlıyor. Yanına gidiyorum sevimlilikler yapıyor uyumak istiyorum gene bağırmaya başlıyor. Kafayı yemek üzereyim.
Geçtiğimiz 7 ayda çok şey öğrendim.
Çok büyüdüm.
Çok zorlandım, çok acı çektim, çok kırıldım.
Karakterimi sonuna kadar zorladım. Yapamayacağımdan emin olduğum şeyleri yaptım, başardım.
ip gibi incecik dala öyle sıkı tutundum ki ellerim kanıyor olsa da bırakmadım. Başarısızlıktan ölesiye korktum ki bunu düşünmekten başarıma odaklanamadım.
Kalbimi sıkıştıran gecelere kramplar eşlik etti.
Ağlayarak yattım, ağlayarak kalktım.
Yolun sonundan döndüm, yokuşları koşarak çıktım ve nefes nefese kaldım.
Bu süreçte ben çok büyüdüm.
Destek olanlar da oldu, beynimi yıkamaya çalışanlar da oldu.

Şimdi önümde son 9 ay var.
Son 9 ay.
Bir bebeğin doğumu gibi ben de yeniden doğacağım.
Tek umudum bu bebek. Eğer doğamazsa ne olurum bilmiyorum. Şu an o ihtimali rafa kaldırdım.

Her acımda güçleneceğim, her yaralandığımda daha da iyileşeceğim.

Akbulutları karaya çevireceğim ve bereket yağacak.
bazen kendimi ahmet hamdi başar gibi hissediyorum.
an itibariyle yeni bir kitabın temellerini attım. bir anda geldi aklıma. hayırlı olsun. 2-3 sene sürer yine de. ama güzel olacak bence.
önceki yazdıklarımda biraz güçlü rolü oynadım sanırım. sevilmemek insana biraz koyuyor.
insan kendini inanılmaz eksik hissediyormuş. böyle olan bu durum uzun süre de devam edince insan artık sevilmeye de layık görmüyor kendini. bu da zaten kalıcı özgüven eksikliğini bana yeterince getirdi.
nasıl geçeceğini sonumun da ne olacağını bilmiyorum, öylece yuvarlanıp gidiyorum.
Hem o kadar kırgın ve öfkeli hem de o kadar sakin ve huzurluyum ki nasıl aynı anda bunları hissediyorum bilemiyorum. Öfkeden içimden çığlıklar atmak gelirken ağzımı açıp tek kelime etmeyecek kadar sakinim. Bağıra çağıra ağlamak isterken huzur içinde müzik dinleyip keyif yapıyorum. Hoş değil.
bok gibi bir hayatım var. şuan için ne karşılıklı sevdiğim bir kadın ne para ne mutluluk ne enerji.
o değil de ne kilo verdim yav. bildiğin kıyafetler çuval gibi durmaya başladı üzerimde. pantolonun kemerinde 3 tane delik açmak durumunda kaldım. hey gidi.
Size de oluyor mu bilmiyorum ama sozluk artik biriyle bir şeyler yasamaya korktugumu fark ettim. Hani seviyorum ama hayatima dahik etmeye korkuyorum ayni zamanda. Ilerde yine aksilikler olur diye. Uzulurum diye belki. Resmen kendimi bazi seylere kapatmışım onu fark ediyorum..
Senin mutluluğunla kimse mutlu olmaz; acınla da kederlenen olmaz. Aksine, mutluluğundan rahatsız; acından beslenir, sevinçli olurlar.

insan, çoğunlukla, doğa ve yaşamı itibariyle bireysel, bencil ve egoist bir varlıktır. Geri kalan kısmı, yüzünü örten maskelerden oluşur.
akademiyi bıraktığımdan beri yüzün gülmüyor. yaşama amacımı kaybetmiş gibiyim. yemek içme konusunda yeni şeyler öğren, seyahat et, yabancı dil geliştir... bunlar başta kulağa hoş geliyor ama bir süre sonra eski tadı vermiyor. sürekli mobil yaşamak da zor. nereye kadar böyle gidecek bilmiyorum. pişmanım galiba.
nezaketimi kaybettim. eğer karşımdaki insan bende kredisi olan biri değilse boş muhabbet kaldıramıyorum. anında ibne gibi puşt gibi biri oluyorum. sefam olsun diyebilirim.
gevşek ve ince düşünceden yoksun insanları 2013 yılından bu yana hayatımdan çıkartmaya başladım. sevmediğim bir şarkı çalardı mekanda, sesini kıamalarını rica ederdim, inadına açarlardı. beni dinlemediler, anlamaya çalışmadılar, sadece kendi bildikleri yollarda gittiler. ben onlara ve sevdiklerine saygı duyarken bana ve sevdiğim şeylere saldırdılar. artık hayatımda değiller ve bir daha onları görmek istemiyorum. mutlu olsunlar ama tesadüfen de olsa karşılaşmayalım hiç.
Ben enayiyim.
Bu sene romanım çıktı ama henüz kendi romanımı almadım.
Arka arkaya belki de 5 tane kötü rüya gördüm. Arka arkaya diyorum ama birinden uyandığımı sanıp diğerine giriyormuşum. Uyku felci aslında. O kadar kötüydü ki bitmedi. Ve şu an korkudan ışığı açtım resmen. 24 yaşında ışık açık uyuyacağım. Uyumaya korkuyorum şu an. Allah kimseye yaşatmasın.
Dünya büyükmüş.
yaşıtlarım evlenip çocuk yapıyor ben evde survivor izliyorum amk.