sözlük yazarlarının itirafları

Normalde doğal bir biçimde kibar, nazik bir insan olduğumu düşünüyorum. Ama öyle anlar öyle insanlar oluyor ki kabalaşmamak için sahiden çok çaba sarfediyorum. O anlarda karşımdakine "gerizekalı mısın?" diye sormak istiyorum. Belki yapmıyorum ama en nihayetinde düşünüyorum bu beni kaba yapar mı? Neyse sakinim.

Yarın yetişecek mi o ödev? Hoca gördüğünde kızacak. Perşembe günü neler olacak, yeni bir macera yaşayacak mıyım? Bence perşembe bişiyler olacak hissediyorum.

ağlamaktan gözlerim şişti, deli gibi özledim.

susup sakladıklarım bir gün boğulmama sebep olacak.

Bounty aldım sözlük az önce.
Birini yedim, diğerini ister misin?

Sevdiğim kızın olduğu otobüse binmek için otobüsün peşinden koştum.

Sonuç: diğer otobüsçülerin yardımıyla kızın olduğu otobüse yetiştim. Yer Adana.

Yapılabilecek birşeyse herkesin her isteğini yapacağım bu gece sozluk.. Herkesin ve istisnasız herşeyi..

hep ben olduğum gibiyim şimdi. hiç özlememişim ya la eski beni.

bende çok dua edecem sözlük.
okuyan şukulasın.

(bkz: Ekşi itiraf)

Sakıncalı bir aşka kapıldım sözlük. Oysa ki kendi hayatımın, kendi köşesinde, sessiz ve sakin bir yaşam sürerken, karşıma birden o çıktı. Kim miydi o? Arkadaşımın aşık olduğu kız. inanın çok kötü durumdayım. Ne yapsam bilmiyorum. Bir kız uğruna arkadaşını satacak insan değilim. Ama onun o gülüşü yok mu, o bakışı. Beni benden alıyor. Neden beni sınıyorsun yaradan neden? Git başkasını bu türlü oyunlarla sına.

1,5 aydır üst katımda tadilat yapan ve bugün matkap sesiyle ders çalışmamı engelleyen adamın götüne o matkabı çalışır vaziyette sokmak istiyorum.

işbu entry cinsel fantazilerden soyutlanmıştır, mesaj atanın ağzına vururum.

uzmanlar büyük deprem bekliyormuş. Kader bu Olurda ölürüz falan .. çok seviyorum yani.

Seri artılayan melek beni çok seviyor herhalde.. 2 haftada bir uğruyor yanıma. Tanımak istiyorum kendisini, bir çay ısmarlamak. *

yarın hayatımda ilk defa psikoloğa gitcem. çevremdeki kimse bilmiyor. deli muamelesi görmekten korkmuyor değilim.

Çarşamba'dan beri 1 dakika bile uyumadım. Gözlerimde damarlar kanal kanal.. Şekerliymişim gibi de kırmızı... Yazıları okuyamıyorum ve gozumde hep bir sulanma.. Oncekinin aksine şimdi de el titremesi var ama hadi hayırlısı...

Lise üçde sınıfın piçleri arasındayken şaş kaza bir kızla aramız iyi yapıp laf cambazlığıyla kendisinin aklını çelip kız arkadaşım yani sevgilim,manitam neyse ondan yaptım.
Güzel güzel gizliden gizliye sevişmelerimiz ve birbirimize yaptığımız süprizlerle vakita geçiriyorduk.Lise üçte okumanın vermiş olduğu rahatlıkla dersler mayıs aylarının sonunda sallanmış sınıfta rahat rahat konuşulmaktadır.
Birgün yine kız arkadaşımla konuşurken muhabbet koyulaştı ve nerden dönüp dolaşıp geldiyse ölüme geldi.Benim manita işte sevdiklerim benden önce ölmesin felan derken nazlı nazlı bende onun o güzel kumral saçlarının nasıl doğaüstü ve özene bezene yaratıldığını kendi saçlarıma dokunduğumda anlıyordum.Neyse benim ona sadece beni ne kadar sevdiğini öğrenmek amacıyla ''Ben ölsem üzülür müsün?'' diye sormam ve onun o ela gözlerinin yaklaşık 5 saniye boyunca benim kahvrengi olan o gözlerime bakması ve ardından ağlamasıyla sınıfta bir sessizlik oluştu ve herkes etrafa doluştu.Olay yeri inceleme gibi hepsi gelip balistikten tut parmak izine kadar herşeyi dikkatli inceler gibi bana bakıyorlardı.Ve olayın en korkunç tarafı sınıfın edebiyat öğretmeni olan ve beni hiç sevmeyen gülşah adlı hocanın yanımıza gelip beni hiç sevmemesinin sebebi ve o dönemde gazetelerde çıkan liselerde ki tecavüz ve sapıklık içerikli haberlerin etkisiyle beni sorgulamaya başladı.Ne kadar hocam bişey yapmadım desem de inandıramadım.Kendisi beni müdürn yanına götürdü.Müdür hocam suçu nedir dedi ve beni sapıklıkla suçladı müdür beni bi güzel dövdü o moruk eğer müdür olmasa onu patates ederdim ama müdür adam boru mu? Okulun en taşaklısı neyse beni bi güzel dövdü dişim kanadı felan derken hoca durdu.Bana önce övgü nasihat duyuru uyarı ve tehtit içerikli bazı cümleler kurduktan sonra karşımda durdu.Tam o sırada benim kız kapıyı vurarak içeri girdi.Anlat kızım nedir olay dedi müdür kız benim dayak yediğimi anlamış olacak ki tabi anlayacak dudakta kan kravat sola kaymış surat kırmızı sırt kambur el önde bağlı.Hocam kvhb'nın suçu yok bu aralar sinirlerime hakim olamıyorum moralim bozuktu felan anlattı.Neyse hoca tamam çıkın dedi.Odadan çıktık kapıda kız bana sarıldı bidaha sakın o cümleyi kurupta benide korkutma dedi ve dudağıma bir buse kondurdu.Sınıfa çıktık ben sınıfa çıkarken yediğim dayağamı yansam sınıfta sapık rolünü kapmış olmaya mı yansam hocanın beni tecavüzcü coşkun gibi zorla müdürün yanına götürmesine mi yansam bilemedim ve sınıfa çıktım amaçsızca 3 saat oturup evime gidip yattım.

sürekli aynı filmleri izleyip repliklerini ezberliyorum.

(bkz: çalgı çengi)

(bkz: pulp fiction)

(bkz: oh brother)

(bkz: momento)

(bkz: norbit)

(bkz: a better life)

(bkz: dr dolittle)

(bkz: good morning vietnam)

(bkz: swordfish)

(bkz: kimliksiz)

(bkz: görünmez adam)

(bkz: matrix)

(bkz: sihirbaz)

(bkz: kumarbaz)

(bkz: rambo)

(bkz: the green mile)

(bkz: fight club)

(bkz: godfather)

(bkz: seven)

sözlükteki ortamdan nefret ediyorum herkes herkesin arkasında ne yazmış ne demiş derdinde
halbuki ben bilmiyordum bu nick altı dediklerini özel mesajları bir geldim ortalık toz duman kim ne götürebiliyorsam derdine düşmüş .
arkadaşım ayıp ya az edep burası bir plartform kabul ama sadece yazını yaz çık . daha ne fuşki yemeğe işin cılkını çıkarıyorsun .
sözlük hayatıma üzüntü getiriyor yakında da bırakacağım .

Uyumak bu kadar zor olmamalı.
Resmen işkence çekiyorum şu an.
Sabah kalkarken de yine kendime söveceğim.
Sonra kendini niye sevmiyorsun..
Sevilecek bi taraf vardı da biz sevmedik sanki..

Öğle vaktiydi. Kalktık yemeğe gidelim diye bir abimle -Z diyelim-, bir alışveriş merkezine girdik. Orada HD iskender var afedersiniz, gömücez.

Arabayı park ettik, çıktık. içeri doğru yürüyoruz. Bağırışmalar duyduk. Umurumda olmaz normalde, umurumda olası gelmiş. Merak ettim, etmişiz hatta, ikimizde bağırışın kaynağını arıyoruz. Buldum sesi çıkaranı, adamın biri arabasına eğilmiş, birine bağırıyor.

"Bıktım senden, bıktım!"
"Sürekli rezil ediyorsun beni, seni bir yere götürmek istemiyorum artık!"
"iğrençsin, başka birşey değil.."

Yaklaştık arabaya. Bir baktım tekerlekli sandalyesinin yanında arabaya yeni geçmiş bir teyze. 70-80 yaşında bir teyze. Muhtemelen annesi adamın. Annesine bağırıyor adam, hemde herkesin içinde. Sebebi neymiş biliyor musunuz dostlar? Kadın, o yaşında, tutamamış artık neyi varsa. Bu yüzden 1000 kişinin içinde azar yiyor oğlundan. Gözlerimden yaş geldi sözlük. Baktım Z abime, beti benzi atmış adamı izliyor. O kadar zoruma gitti ki, anlatamam. Ben başladım adam yürümeye Z arkamdan geldi. Adamın yanına gittim, teyzeye baktım. Utancından yere bakıyor canımın içi.

Adam döndü bize. Sadece "Yapma" diyebildim. 2 saniye sonra bir "Yapma" daha çıktı ağzımdan. Bu kadar. Biraz daha konuşursam ya ağlıycam orada, ya da sen öleceksin. "Ağzını yüzünü siktirmeden bana, kes şunu ve siktir git buradan"dı o "Yapma". Anladı. iyi ki de anladı. Bindi arabasına birşey söylemeden ve defoldu gitti. Evde ve olda azarlamaya devam etmeye gitti iğrenç herif.

Ulan o kadın istiyor mu bunları yaşamayı? Hele oğlunun önünde böyle utanmayı ister miydi hiç?
Ne diyeyim? Allah belanızı versin.
Çok moralim bozuldu sözlük.

Edit: imla

dedikodular birikti. bilirsin deli gibi dedikodu yapardık beraber. simdi dedikodularda anlamsiz. hepsi icimde kaliyo. neler cekiyorum nelerle karsi karsiyayim bilsen aklın çıkar. duysan kulaklarina inanamazsin. umarım meraktan gözlerine uyku girmez. sağ omzundaki de horluyordur umarım.

Ooff be sozluk. Ne iğrençliklere şahit oluyorum bi bilseniz...

evli insanlarin ihaneti...

Nisanli kimselerin zinasi...

Hep ihanetler gormeye basladim.

Guven denilen sey bir daha gelmemek uzere gidiyor.

Nisanliliginda sozde cok guvendigi sevgilisi nisanlisi ile nasil olsa evlenicez diye zina yapip sonra terk edilen sonra mağduru oynayan sürtükler var. Bunlara her türlü kötülük müstehak. Sonrasinda bakireymis gibi karsisindakini kandirarak evleniyorlar. Vicdanen rahatlar. Boyle vicdani olan bir kimseden nasil anne olur ?

Evli oldugu halde cocugu oldugu halde allah'tan korkup peygamberden utanmadan kocalarini aldatan kadinlar, eslerini aldatan kocalar...

alayi ayni renk serefsizleri...

bir annenin zina yapmasi... yakisiyor mu hic anne ve zina ayni cumlede ? Asla asla !! Herkes bir anne sahibi. Çoğumuz baba sahibi olmasada. Bazimiz bir aile sahibi oldugu halde yalniz, sanki oksuz sanki yetim gibi. Ne sevgi ne saygi gormus ailesinden...

simdi bu kimseler, bu butun igrencliklere sahit olanlar ve en son degindigim kimseler hangi cesaretle yeni yuva kurmak isteyecekler ?

butun bunlardan sonra benim basima gelmez demek asiri ozguven degil mi ?

insan bu iğrençliklere sahit olup insan nasil devam eder yasamina ?

Bir kardesime yapilmisi kendime yapilmis sayarim. Butun ihanetler sanki bana yapilmis gibi. Sanki defalarca ben aldatilmisim. Hicbir izahi yok aldatmanin... olmayacakta...

insanlar ozellikle kadinlar pek cogu irak'a demokrasi goturen amerika gibi. Yemedikleri halt yok. Cidden yok. Erkeklerden daha ozgurler. Daha rahatlar. Bir kadin ve masumiyet birbirine yakisiyor olsalarda hayir.

Kadinlarin kalbi sirlarla dolu bir okyanus gibidir. Hepimiz biliriz titanicki. Rose'u. Jack'i.

rose kurtulup evlendi. Torunlari olmus. Hikayeyi anlattiginda bunu dedene bile anlatmamistim diyordu. Evet anlatmazlar kadinlar. Asla anlatmazlar. Gercektsn guveniyorlarsa, kendilerini saglama almislarsa belki ama cogunlukla anlatmazlar. Gerdege girmeden basina bir is geldiyse onu anlatmazlar. Misal tecavuze ugramis oldugu halde bunu evlilikten once demez gerdege kadar bekler. Bu serefsizlik degilde nedir ?

Erkek onca seyden sonra bosayamaz saniyor kendilerini...

Bu asagilik bir olay degilde nedir ?!

zina yapip salaga yatani, hikaye uydurani, nisanliydik diyeni...

hayat ne aci. Mağduru hep kadinlar...

Erkeklerin yapip yapmadigi bilinemez diyorlar. Asil erkeklerin yapip yapmadigi en kolay anlasilan olay. Bu devirde anca kadinlarin ne bok yedigini kestiremiyorsunuz. Anal oral yapmis yada vajinal sonra diktiriyor. Anlamak mumkun deegil. Ya erkek ? Tavir hal hareket ve bosalma suresinden anlasiliyor. Erkekler cidden saf, masum ve cok zayif.

Ben kesinlikle aldatmak istemiyorum. Imkanim olsun olmasin zina yapmak istemiyorum zaten iradesi olan bilir insanoğlu istimna yapmak zorunda bile degil. Yeterki nefsine y
teslim olmasin yenilgiyi kabul etmesin.

ben aldatilmak istemiyorum. Kim ister ki bunu ?! Kadinlarin hepsi aldatiyor demiyorum benim olacak olaninjn aldatmasi kafi degil mi ?

Bence bir insanin hedefine ulasmasmasini engelleyecek en buyuk sey tutkulardir. Arzulardir.

Tutku ve arzularindan vazgecmis insanlar hedeflerine dogru adim atmaya baslarlar.

gunumuzde sahsen üreyip soyumu devam ettirmemin yararima olacagini dusunmuyorum. Bunca rezil insan icinde dogrusunu aramiyorum umrumda degil ama dogru insan olmaya ugrasiyorum. Diger herkes gibi bunu kizlar icin yada rağbet edilinmesi icin degil, allah rizasi icin yapiyorum.

hersey sona ermeden once hayatimi ve yalnizligimi kazanip uzlet uzere olmak bu sekilde devam etmek istiyorum. Yuce peygamberimiz sav bulundugu ortamdaki rezilliklerden dolayi dusunmek icin hiraya cekilirmis...

ben artik hirama cekilmeli ve bir daha disari cikmamaliyim. Bir magarada olmak bile insan oglunun icinde olmaktan evladir.

Erkeklerin sinavi cok zor zalim kadinlarla sinaniyorlar.
kadinlarin sinavi da cok zor. Sadakatle sinaniyorlar.

durust olan dogru olan dunyada kaybediyor ahirette kazaniyor. Dogru er yada gec kazaniyor. Gecikme sebebide imtihanin bir parcasi olmasi.

allah'in laneti aldatan, zina/fuhuş yapan, giybet eden, ihanet edenlerin uzerine olsun.

uykudan uyanilan en guzel gundu bugun bir de birakip gitmek olmasaydi...

öyle kötü bir rüya gördüm ki buraya yazmaya bile utanıyorum.

"aydınlıkta köhneliği belirginleşen, kentte ve konutta hiçbir şey neyse ben oyum. öylesine bağsız ve yeğniyim ki bu hafifliğin şiddetinin bedelini bir gün öderim diye düşünüyorum. sanki varoluş beni cezalandırmak ister gibi; yoğunluğundan bana düşen payını benden geri alarak bu yoğunluğa, olur olmadık herkese ve her şeye fazlasıyla katlayarak sunuyor. ülkem yok, cinsim yok, soyum yok, ırkım yok; ve bunlara mal ettirici biricik güç, inancım yok. hiçlik tanrısının kayrasıyla kutsanmış ben yalnızca buna inanabilirim. yere, göğe, zamana, denize, kayalara ve kuşlara da dokunan aynı tanrı değil mi? bu kutla tanrının yönetkenliğinde, olmayan ellerimle bir yok-tanrı'yı tutuyor ve ölçüyorum yokluğun ağırlığını. kefelerinden birine onun oylumu pekâlâ sığıyor, diğerine duygular, duyumlar ve düşünceler yığılıyor, işte yetkin eşitlik. her gün, her gece bu eşitliğin bilgisiyle geçiyor. bir eskiciden satın alınmış bu teraziyi bir gün başka bir eskiciye vereceğim, o gün, tozanlarım her bir yana dağılıp toprağın suyun ölümsüzlüğüne eklemlenecekler ve ben özgürleşeceğim."