bugün

Planlar, oyunlar, strejiler içinde, hayat denilen oyun parkındaki bir salıncakta hiçbir şey düşünmeden sallanmak ne kadar zor. beynimin bazen hesap makinesinden farksız olduğunu düşünüyorum. sevgi, nefret kavramları arasında kaybolmak. Kimsenin senin hakkında bir fikri olmamasını bilmek. Mutlu olabilmek için iyi biri mi yoksa kötü birimi olmak gerektiğini bile bilmiyorum artık. hayatın akışına neden kapılamıyorum. diğer insanlar neden çok rahat bir şekilde maniple olurken ben neden olamıyorum. belkide başka fikirlere saygı, empati gibi şeyler mahvediyor hayatımı. sevdiklerimi yanımda tutmak yerine neden hayatımdan çıkarıyorum. "çıkıyorsa sevmiyordur zaten" bunun testini mi yapıyorum. yoksa yalnızlık mı benim sevdiğim tek şey.

eski hayatıma dönmek en iyisi sanırım affetmek yok. ver insanların eline bir çıkar, takip etsin seni. bir problemi çözmen için köpeğin olsun. ama iyi olmamam lazım bu hayatta, istediğini yaparsam gider. ama artık iyi olmam lazım. yok mu bunun bir ara yolu ölmek dışında. ölmek yok daha burada yapılması gereken şeyler var.

Çocukluğumdan beri sakladığım not defterimden 2 yıldır tek yaprak bile eksilmemişti, vazgeçmemek ümidiyle, yazılanlar doğrudur ümidiyle. artık sayfaları eksiltmenin zamanı geldi sanırım. yazılanların izleri kalır belki ama bende çok yara izi var, varsın defterde de olsun.
çok kesin olmamakla birilikte ; birazdan sıçabilirim sözlük.
Sevgili sözlük, bu zamana kadar tüm millet buraya gelip sana sorunlarını anlattı, derdini açtı. Seninde derdin varsa gel söyle bak. Bu hayat sanada çok yükleniyordur. Dinleriz, hallederiz tamam mı?. Hadi çok öpüyorum, selamlar.
ayrılmak değil ayrılırken son mesajı benim atmış olmam koyar. eğer son mesajı ben atmamışsam ordinaryüs profesörden bile ayrılsam gam yemem. gururumdan kan kusarım, kızılcık şerbeti içtim derim.
hala gangnam style dinliyorum.
daha önce terkedilmiş ya da aldatılmış erkeklerin gözümden düşme süresi trafik lambasının sarıdan kırmızıya geçişi kadar kısa.
Guzel siirlerin zorla bestelenmesine karsiyim ben.

Aslinda ben siirlerin hepsinin bestelenmesine karsiyim.

Siir o; onun ruhunu yazan bilir, o onun agzindan, kendi yureginin bestesinde guzel cikar.

Birakin oyle kalsin.
bu aralar -heralde ramazandan- deli gibi yemek yiyorum.
Sadece elde ettıgım ıcın mutluluk duydugum. yaz eglencesı nıyetıne konustugum cocuga asık oldum.o bunu hıcbır zaman bılmeyecek .bugun artık onunla konusmak ıstemedıgımı ve farklı bır hayat planladıgımı soyleyecektım fakat senı sevıyorum yazdıgı anda kendımı zor frenledım az kalsın bendeee dıyecektım.ne yapmam gerektıgı konusunda hıcbır fıkrım yok.onu bır daha gorursem ısler daha kotu olacak dıye en ıyısı hıc baslamadan son vermek (bkz: onun ıcın yazdıgımı bılse kalp krızı gecırır)
kendimi hala anlayabilmiş değilim. ne ayağım lan ben?

Müslüman ve örtülü kadınları hep takdir ettim. hatta eşimin böyle olmasını istediğimi düşünüyorum fakat örtülü kadınlara karşı gram sevgim aşkım olmadı. çirkin olmalarından kaynaklı galiba. buna nazaran solcu kadınlar hep ilgimi çekiyor. güzelliklerinden ziyade olaylara farklı gözlerle bakabiliyorlar fakat onlarla da beraber olabileceğimi düşünmüyorum. ikisinin karışımı gibi bir şey olması lazım galiba.
Ve ben yine her zaman oldugu gibi soranlara konusasim yok sonra anlatirim deyip neseli gunlerime donecegim. Sonra da anlatmayacagim tabi.
*çok acı çekiyorum bu aralar sözlük.
*oturup içmeye çok ihtiyacım var.
*beş kuruş param yok.
*şu hayatta her şeyi yaşadım. aşk, ayrılık, kanser, parasızlık, ailevi sorunlar, sevgilinin ölmesi, tecavüz vb.
*artık sıkıldım be sözlük. merak ettiğim hiçbir şey kalmadı.
*şunu da yaşamadan ölmeyeyim dediğim hiçbir şey yok.
*tam tersi, ölmeye çok derin bi açlık var içimde bu sıralar.
*meraktan çatlıyorum! ölmek nasıl bişey acaba diye...
*kabuslar görüyorum, bitmek bilmiyorlar. susmak istiyorum böyle, doyasıya susmak.
*sonra hıçkıra hıçkıra ağlamak istiyorum, olmuyor bazen.
*oturup anlatmak istiyorum bütün yaşadıklarımı. kimseye anlatamıyorum ama.
*büyük acılar dilsizdir sözlük. anlatamazsın. beni de yazmak rahatlatıyor.
*şu sözlükte bugüne kadar yazdığım her şeyi okuyan herkes beni gayet iyi tanıyabilir.
*çok sıkıldım şu hayata susmaktan. bana bu kadar acı çektirdiği için çok kızgınım hayata.
*bi an önce bit artık! yoksa ben bitirmeyi de bilirim, içimi baydın be hayat.
DEPREM OLDU ULEN ÇOK TIRSTIM YEMiNLE.
Az önce bi entry yazdım hiç hoşuma gitmedi sildim. Eksilenme kaygısı mı oluştu acaba :(hep beraber yenelim yardım edin bana.......
Aslında bu entry gece 02:00 da girecektim. Yani saate baktığımda bunu gösteriyordu. Ama uzunca yazmayı planladığım için sabaha erteledim.

iki gündür elime almadığım kitabı okumaya devam ettim kaldığım yerden. Kütüphaneden aldığım bir kitaptı. Raftan aldıktan sonra içine bakmıştım bir not, kitap ayracı vs bir şey var mı diye ama o zaman bulamadım. Dün akşam yine baktım, bir kağıt buldum. Üzerinde italik çirkin bir yazıyla "27.07.2013 son günü kitap ver" yazılmış notu buldum. Hemen kitabın benden önce son getirim gününe baktım. 13 temmuz 2013. Yani bu kitapla alakalı değildi o not. Bilerek isteyerek yeni kitap almıyorum. Sahaflar da iyi tabi. O kitabın benden önce bir başkasında olması, onun kitaplığında, onun masasında olmasını bilmek, düşünmek hoşuma gidiyor sankı. Ben başkalarının hayatını çok merak ediyorum. O altı çizilen satırların, çizen insan için ne anlam ifade ettiğini düşünüyorum. Ben de çiziyorum beğendiğim, benim için bir anlam ifade eden satırları. Belki benim gibi biri okur o satırları. Hatta bunu bile düşünüyorum. O insan okurken bunun altı niye çizilmiş diye düşünür mü diye. En olmadık şeylerle ilgili hayal kuruyorum. Takıntı haline geldi artık bu ben de ya hayırlısı.
üniversitedeki hocam 'seksi sarışın hatun' videolarını izliyor.. facebook bunu ifşa ediyor.adamın karizması yerle bir oldu gözümde. siz siz olun öğrencilerinizi facebook'ta eklemeyin lan. şimdi arkadaşlarımı arayıp durumu onlara anlatacağım.. ibnelik yapmayı seviyorum..
banyodan çıktıktan sonra saçlarım kabarmasın diye ikiye ayırıp örüyorum.
sonra eşarp bağlıyorum. sabah uyandığımda düzleştiriyorum. sonra bir maşayla hafif dalga veriyorum. en sonunda saçımı bağlayıp çıkıyorum.
tüm bu işkenceyi hala niye yaptığımı çözmüş değilim.
Her gün itiraf okuyorum. itirafların %90 ını artı, %10 eh işte butonuna basıyorum.
MUHASEBEDE SAP GiBi DURUYORUM HERKEZ YEMEĞE ÇIKTI BEN BURDA TEK. REVAMI BU ALLAHIM YAA.
uzun zamandır itiraf yazmıyorum. çünkü artık günlük tutuyorum. bütün sıkıntılarımı, dertlerimi oraya yazıyorum. ve bu günlük benimle birlikte ölecek. kimse okuyamayacak. kimse sıkıntılarımı, dertlerimi bilmeyecek. zayıf noktalarımı kullanamacak. herkes beni güçlü ve mutlu biri olarak görecek.

günlük dediğim öyle defter filan değil. bilgisyarda yazıyorum yazılarımı. şifreyi girmeden günlüğe ulaşmak imkansız. bu yüzden çok güvenli. her istediğimi yazıyorum.

bazen şifremi gelecekte biriyle paylaşır mıyım diye düşünüyorum. ama eşim bile olsa paylaşmazdım herhalde. bir insanla ne kadar yakın olursan ol, herkesin kendine özel bir yaşamı olmalı bence. bu günlük de benim en özel varlığım. facebook, twitter şifrelerimi paylaşırım ama bunu paylaşamam.
kasiyer kızlar market kartımın olup olmadığını sorduklarında onlara hınzırca göz kırpıp fakir değilim ben diyorum. bayılıyorlar buna.
parasıyla yapmak istemiyorum acizler gibi,
ama işte, tam da o kadar aciz hissediyorum kendimi.
çok özledim çok. elini tutmayı, sarılmayı, gözlerinin içine bakmayı, yüzünün her kıvrımını ezberlemez için uzun uzun bakmayı. doyamıyorum da ne kadar yanımda olursan ol. sana sarılınca bütün dertler bitiyor, bütün sıkıntılar geçiyor. hayat yaşanabilir bir yer oluyor o zaman. çünkü hayat sen oluyorsun. Aldığım nefes sen oluyorsun. ömür boyu da böyle olacak bu. ömür boyu ellerini ellerimden, kalbimi kalbinden ayırmıcam.
seni seviyorum sevgilim.
oha ya ne hale geldik! bdp'nin demirtaş'ı kalkmış, türkiye 25 özerk bölgeye ayrılabilir diyor! üstelik sadece kürtler için değil, bütün türkiye için konuşuyor! ulan sen kimsin de türkiye'nin bölünmesi, yok bilmem kaç tane bölgeye ayrılması hakkında fikir ileri sürüyorsun? bu ne cesaret? ne hale geldik ya, bu ülkenin bölünmesi nasıl ciddi ciddi sözkonusu olabilir?
birisi otobüs şöförlerine gözlük takmanın her şey olmadığını söylesin sözlük
bende o özgüven yok zira.