bugün

bisiklet sürmeyi bilmiyorum.
ama mızıka çalabiliyorum.
bazen sadece şikayet etmiş olmak için şikayet ediyorum. sanki bir karizması var gibi geliyor.

nizamıcedit: şikayet etmek derken birilerini gammazlamak gibisinden değil. bir şeylerden şikayet etmek işte. olur olmaz böyle.. random..ortaya karışık..
solağım sözlük herkes bunun iyi bişi olduğu konusunda hemfikir ama ben yalnız kaldığımda sağ elimle yemek yiyor sağ elimle yazı yazmaya çabalıyorum. ama olmuyor olmuyor. çok zor saatler geçiriyorum. kendimi kötü hissediyorum. hani mutantlar da hep imrenilesi bir hayat sürmüş gibi gözükür ama dışı seni içi beni yakar bir durum içindedirler ya aynı bende öyleyim. o hissiyatlar dayım sürekli. bu durumu neden böylesine büyütüyorum. bu da ayrı bir itiraf konusu sanırım.
itiraf ediyorum sözlük,
kendime bile itiraf edemediğim şeyleri size itiraf edemem.

düzenleme: ney la? çok mu merak ettiniz?
bazen kimsenin, en yakınımdaki insanların bile, beni anlamadığı hissine kapılıyorum sözlük. işte o anlarda yalnız kalmayı çok istiyorum. alakasız bir hüzün çöküyor falan. acaba başka kimselerde de bu his oluyor mudur?
hani mecnun diyo ya leyla'ya sen içimde o kadar çok büyüdünki her yanım sen oldun diye; benim içimde ise bir boşluk var ve içimdeki boşluk o kadar çok büyüdüki her yanım boşluk oldu. koca bir boşluğum ben aslında.
götümün ayarı bozuk ve artık bunu hepiniz biliyorsunuz.
geçenlerde söyledim yine söylüyorum, benim saçma sapan başlıkları alt alta okumak entry'lerimi kim seri şukuluyorsa söylesin. ulen aralarında bir yada iki tane şukulanacak kalitede olan var. insanı umutlandırmayın durduk yere.

seri şukucu senin yüzünden koca dünyada kendi başına olan 7 kişinin alakasız ve tamamen tesadüf bi şekilde bir araya geldiklerini ve sırf beğendiklerinden dolayı arka arkaya söz konusu entry'leri şukuladıklarını sanıyorum. yapma, ayıptır, günahtır.
Gece, Gökyüzünün gereğinden fazla aydınlık olması beni gereğinden fazla huzursuz ediyor. Hatta resmen korkuyorum. anneee diye seslenip yanıma gelmesini rica etmem an meselesi.
4. katta oturup "eve kedi giriyor arkadaş yaa" şikayetinde bulunan tek kişi var o da benim.
Yüzümü yıkadıktan sonra, gözümün altındaki karalıkların makyaj kalıntısı değil de, bildiğin morluk olduğunu gördüğümde anladım, insan 20sinde de yaşlanır ve aynalar hep gerçeği söyler.
ne zaman gelincik çiçeği görsem lise aşkım aklım gelir duygulanırım ne günlerdi diye gerçi 1 ay sürmüştü ama olsun ben salak aşık olmuştum neyse geçenlerde gördüm bildiğin çok yakışıklı olmuş lan benim zamanımda sümsük bir şeydi böyle olacağını bileydim ben onu kaçırırmıydım.
bazı kitaplara başlıyorum.
öyle güzeller ki, hemen bitmesin diye gıdım gıdım okuyorum. Okuduğum kitabı soranlara, okuduğum diğer kitabın adını veriyorum.
Kitabınızı öyle de benimsiyorum yazar bey.
http://inciswf.com/scygp.swf
üniversite 5 sene aileden ayrı yaşadıktan sonra tekrar aile ile yaşamak en boktan durummuş.
bu hayatta kimse senden önemli değil. siktir et.
artık futboldan tamamen soğudum. türkiyede futbol sadece futbol değil. içinde çok büyük bir tiyatro mevcut. izlediğimiz futbol tiyatrodan ibaret. bu playoff falan hikaye sadece. bazıları birşeyler yapıyor. bakın şike demiyorum. birşeyler yapmış. bunu polis savcı takip edip belgelendirmiş. ardından mahkemeye vermiş. bazıları yaklaşık 1 yıldır içerideler. az önce açıklanan pfdk kararları tamamen bu tiyatroyu önümüze seriyor. büyük balık her zaman küçük balığı yutarmış bunu tamamen öğrendim artık. bazılarına ceza ver. ama ortada şike yok de. ceza verdiklerinde bazılarından daha küçükler.içeridekilerin dışarıda olmasını isterim. ama bu cezalar bildiğin tiyatro. bu saatten sonra kim şampiyon olursa olsun. yemin ediyorum umrumda değil futbol. en büyük aşkımı çaldılar benim. artık basketbol izleyeceğim. umarım orada böyle birşeyler çıkmaz.
şunu farkettim sözlük 1 aydır hiç entry girmemişim. artık sözlükte eski tat kalmadı sanırım...
Kendimi geri zekalı gibi hissediyorum sözlük. Kalbimi kıran çok şey var ama öyle yeteneksizim ki dışa vurmaya. Kendimi savunmaktan aciz oldum son günlerde. Haksız değilim ama bazen sadece susuyorum ve kendi sahamda yeniliyorum kaç kavgadır. Galiba bazen hepimiz gerçektende organize bir şapşallığın içine düşüyoruz. Belki de bir yerde kendine çok inanmakta aptallığın ta kendisi.
aslında kadın olduğumu gizlemek için sonu adamla biten bir nick aldım.
otobandaki çıkışı kaçırıp mersine kadar gitmiştim.
vakti zamanında bir hadiseydi...

dedim ki ona,

-meramın neticede malumum oldu, senin gözün yükseklerde, yani senin maksadın yukardaki çıtanın üstünden atlamak ama ben sana sırık olmayacam..

ve devam ettim,

-bana içinden pazarlık yapma, ölümüne sevmiyorsan cürümünden de istifade etmeye kalkmayacaksın..

kısaydı cevabı,

+artık sözlüm var, bittiyse onunla buluşacam.

sözlüm var dedi ya ama ortada yazılı bişiy bile yoktu..

kalktım gittim, hayatımda ki 0-0lık eşitlik bozulmuş değildi, aslında fena da oynamıyordum ama ah işte o golü atamayınca hayatın kalesine..

yüreğim bu sarsıntılara o zamanlardan alışmıştı..

şimdilerde, onu ne zaman görsem, üzerine sifon çekesim geliyor..
Dişlerimi kalemin ucuyla karıştırırım.ne olmuş yani ayıp mı
önemli bir görüşme için 2 aydır uzattığım sakallarımı kesmek zorunda kaldım,çok dertliyim.
bugün otobüsle eve gelirken cam kenarında oturuyordum, pencerede açıktı. o sırada henüz ismini bilmediğim bir böcek camdan içeri girdi, benim üstüme geldi. sakin kalmaya çalışıyorum yok olmuyor. yanımda da birisi oturuyor, en sonunda böcek yüzüme doğru gelince, saçma sapan hareketlerle birlikte yolculuğumu ayakta tamamladım.