bugün

yılbaşında napıyoruz, yılbaşında napcan, yılbaşında beraber takılalım, yılbaşında şuraya gidelim, yılbaşında buraya gidelim gibi sorular başlamıştır, başlarım lan yıl başınıza bi siktirin gidin.
hayatımda ilk kez holdingim oldu. avcılar'da satın aldık, çok müthiş ya. iyi eyitim almış üniversitey okumuş talebeler önümde diz çöküyo nerdeyse yavşaklar. analarını iyi belliyom. babam sağolsun gerçekten arsaları sattık tokattaki. iyi para etti.
the mentalist çok çılgın rüyalar görmeme neden oluyo; bi keresinde rüyamda polisim, yerdeki cesedi kaldırıyolar altından bi sürü red john gülen suratları çıkıyo. ter içinde uyandım.
feysbuku babam sayesinde öğrendim.

senin feysbukun yok mu diye küçümseyerek bakmasını unutamıyorum *

halbuki bilgisayar hakkında bildiği tek şey ; sağdan tek tık, soldan çift tık.
en yakın arkadaşlarıma yıllar önce bir yalan söyledim ama bu kadar dallanıp budaklanacağını nereden bilebilirdim? o zamanlar bir kalabalıkta tanıştığım birkaç insandı onlar. sonradan böyle yakın olacağımızı bilemezdim. ve dergilerde, kişisel gelişim kitaplarında anlatıldığı gibi dürüst, yanındakileri kaybetmeye dayanabilen bir insan olmadığım için bu ağırlığın altında sürekli ezileceğim. ve bu yalanın etrafında sürekli hikayeler yazmaya devam edeceğim. umarım ileride beni affederler.

not: resmen bir feriha vakası.
bu gerçekten hiçbir şeye benzemiyor. az kaldı hayat biraz daha zorlarsan pes ettireceksin beni.
Şarap bardağı ile mercimek çorbası içtim. Temiz kase bulamadım mutfakta.
yorgunluktan ölüyorum, değse içim yanmayacak sözlük, höyküre höyküre ağlamak istiyorum.ön yargılarınızda boğulun emi!hiç bir zaman isme puan veren bir öğretmen olmayacağım, hiç, hiç!kendimi aciz hissediyorum matematik karşısında, yapabildiğimden, çalıştığımdan, kendimden şüpheye düşeceğim artık o derece.başka seçenek kalmıyor bana, kul hakkı lan bu, etmiyorum helal!
bilgisayarda sadece ders çalışıldığını zanneden anneannem, bilgisayara her oturduğumda dualar okuyup allah emeğini hiç etmesin demiyo mu ölüyorum vicdan azabından.
beyle arada bi' gelip sonra baya uzun süre kayboluyorum ya; 1 gb'lık mobil internet paketi kullanıyorum amk. bazen işin ucunu kaçırınca dengelesin diye 3-4 gün fm falan oynuyorum, dandik filmler izliyorum. sonra kullandığım miktarının karşılığı olan gün geldiğinde gelip burda patlıyorum.
ben aslında hep böyleydim hiç değişmedim;

sadece bu şekilde tepki vereceğim olayların gelişmesini bekliyormuşum meğerse.
izlediğim filmlerin komik bölümleri olur olmadık yerlerde aklıma geliyo ve kendimi tutamıyorum sözlük.
Mesela şu an aklıma Çalgı Çengi'de adamın "böyle bir dayak şekli yok ya,adam elini ateşe sokup yüzüme bastı ya" repliği geliyo ve odada hayvan gibi gülebiliyorum.
itiraf ediyorum
-lise 2'de bile ishal olup altıma yapmıştım.
bugün çok üzüldüğümü, çok kırıldığımı ve çok bozulduğumu şu an burada itiraf edip rahatlamak istiyorum sözlük. hatta ağlama duvarın olsa oraya da giderdim vallahi. nasıl bi tuhaf haksızlık yaşadım bugün? aklıma geldikçe tüylerim diken oluyo. sinirden gidip muhatap kişinin boğazını sıkmak istiyorum. mümkünse lütfen senin allah belanı versin. amin. oh.
Küçükken güdük necmiyi düdük necmi sanıyordum inşallah yalnız değilimdir.
ben kıskandıkça inadına oluyo sanki herşey, üzerine titrediğim ilişkimin içine sıçmaya uğraşan ve sürekli kıçımızda dolaşan bi yavşak var ve ben buna engel olamıyorum abi ya, gel de çıldırma şimdi, hayır tamam ikimizin de umrunda değil aslında ama ben bıktım rol yapmaktan! yok yani bazen yerlerde kilometrelerce sürüklesem, ağzını yüzünü yırtsam ciddi ciddi rahatlayamıycakmışım gibi hissediyorum, aman ya saçmalıyosun boşver diyip geçemiyorum ne yazık ki, çünkü ne ben o kadar geniş biriyim ne de bu aşk o kadar değersiz, hiç bu kadar çaresiz kalmamıştım sanırım, yok yok, belki en son çarem bu olucak ama yapılması gereken tam da bu eminim, gidip ağzına sıçıcam, çok bile bekledim.
mağaza kabinin de kıyafet denedikten sonra dışarı çıkarsın ya oradaki müşteriler veya satış danışmanı alımına bakar ya ki onlar genel de yakışıklı olurlar ne hikmetse hıh işte onları tam o an da tutup kabinin içine atmak istiyorum .
hiç entry giresim yok amk.
edit: sonradan kararım değişti giriyorum. hemen eksilemen mi gerekir seri eksi veren ibne ?
edit 2: iş bu entry'i seri eksi veren ibneler olarak değiştiriyorum.
gelen eksiler üzerine son edit: niye eksiliyonuz acayip merak ettim. bi msj atın da söyleyin. *
sanırım 14 yaşında idim babamın kaza yaptığı ve maddi olarak çok büyük bir krize sürüklendiğimiz yıllardan biri işte. okuldan sallana sallana eve dönerken bir mağazanın vitrininde yürüyüş ayakkabıları gördüm ve hemen fiyatını sormak için içeri girdim 237 tl idi hala dün gibi aklımda hiç alamayacağımı biliyordum çünkü önce amcamın babamı dolandırması sonra kaza sonrası ameliyat masrafları derken kıt kanaat geçinir olmuştuk. 3 hafta her gün o ayakkabıyı izledim dışarıdan, ayağıma nasıl yakışacağını düşündüm. sonra o satıldı ama hep aklımın bir yerinde kaldı. şu an ondan 5 6 çift alabilecek maddi duruma sahibim her şeyin üstesinden gelen babam bu durumu atlattı ve ailemizi ekonomik krizden çıkardı. ama ne acıdır ki cesaretim yok o ayakkabıyı almaya. alt tarafı ayakkabı diyeceksiniz haklısınız da. ama o alt tarafı ayakkabı benim en büyük hayalimdi. bi gün mutlaka alacağım! cesaret edebildiğim zaman.
ben mutlu olmayı da, birini mutlu etmeyi de bilmiyorum...
gerizekalı gibi sabahdan akşama kadar mesaj atan sevgililere bile küfredemez oldum, okadar yalnızım.
senin güzin abla olduğunu düşünüyorum sevgili itiraf başlığı...
bu seri eksi veren ibnelerin kafalarını pompalı tüfekle uçurasım var. be insafsız pezevenk nerene ne kaçıyo da deminden beri entrylerimi eksiye boğuyosun. hayır derdin sıkıntın neyse söyle halledelim amına koyayım. akşam akşam strese soktunuz beni lan. vicdansız ibneler.
halil sezai ve cem adrian kimdir haberim dahi yok.
bazı yazarların nick altlarında entrylerini okumadan güne başlayamadığım yazar yazıyor ya hani o ne demek ne saçma bir olay çözemedim.
umut sarıkaya yı sevmiyorum. biri sorunca he iyi falan diyorum. baskı işte bunlar hep.

şimdilik bu kadar.
çok iyi umursamıyormuş takliti yaparım. öyleki kendim bile inanırım.