bugün

penisim de bir ağrı var, sorma gitsin.
sırtıma battaniyeyi alıp evde dolaştığım sırada kendimi bülent ersoy sanıyorum.
bu kadar uzağa gidebileceğimi hiç düşünmemiştim. şimdi dönüp bakıyorum da ardıma, hiçbir şey yok. benim hatıralarım, acısını çektiğim aşkım, sevgisini kaybetmekten korkacağım insanlarım yok sözlük. kendimi dünyanın en yüksek binasından aşağı düşüyormuş gibi hissediyorum ama düşüşüm bile ağır çekim...
bi arkadasin arkadasinin arkadasiyla tanistim. adam 35 yasinda, evli barkli çocuğu var. gecen raki balik yaptik. ulan bu kadar mi abazanlik olur. herif kari da kari diyip duruyor. gençliğinde pek faal olamamis belli. ulan siz gencsiniz niye hatun getirmiyonuz diyor. biraz Cakir keyif oldu, sonra da cocuklarimi özledim diye agliyor.
bu adam da okumuş etmiş, müşavirlik ofisi olan biri yani.
ertesi gün de netten escort bakiyorlardi.
dusundum de evlenirsem ben de boyle olur muyum. hic vicdan azabi çekmeden sirf tatmin uğruna Karimi aldatir miyim..ama sanirim bu aldatma mi oluyor emin değilim...kendime cok guvenmiyorum, insallah gerek kalmaz ama aldatirim gibi de sanki. ilginç...çocuğun var, Karimi da seviyorsun ama yine de baskasiyla olmak istiyorsun. erkeklik garip...
bu seyi de niye yazdim bilmiyorum. ole iste...
moderator kalmamı istese de ben artık bu kalitesiz ve bayağı insanların bulunduğu sözlükte daha fazla yazarlık yapmak istemiyorum, hesap silinmese de dert değil, benim için bu sözlük bu akşam bitiyor, daha da uluya gelmem.

selametle....
guzel havayi buldugunda benimle olmak yerine motor kullanmayi tercih eden bir sevgilim (!) var...ya da vardi.
Bugun bi dostumla yuzlestim.iyi geldi bana.yuzlesmek iyidir.yalani ve rol yapmayi ortadan kaldirir .guven tazeler.Kendimi iyi hissediyorum .eminim oda oyle hissediyordur.Cok klişe olabilir.Ama sevginin iyileştirici gucune yurekten inaniyorum ben.Inanmak istiyorum.Inanmaktan vazgecmek istemiyorum.Sevgiden vazgecmek aslinda kendinden vazgecmektir.Kayboldugum zaman kendimi bulmak icin sevgiye ihtiyacim var ...
ev arkadaslarımla tartıstım simdi.. bir arada yasamak ne kadar zor yabancı insanlar için. üslup çok önemli bi kere. bana suçlarcasına bişeyleri anlatmaya çalışırsan tabi ki kafam atar kalp kırarım. sıkıldım ya ciddi anlamda çok sıkıldım kız arkadaslarımın sürekli tripli hallerinden, beni kimseyle paylaşmama isteklerinden, aptal aptal sanki sevgiliymisim gibi bugun sana cok kırıldım demesinden sonra benim anlamamı beklemesi falan. hayır ben neden kimseye yapmıyorum böyle şeyleri 'niye aramadın?', neden gelmedin?', 'maşallah x ile de pek kaynasmıssınız' gibi cümleleri ben niye sarfetmiyorum? çünkü sadece arkadas oldugumuzun farkındayım ve karsımdakinin hayatına burnumu sokmamam gerektiğinin de. fazla geliyor artık bazı seyler bana. kaldıramıyorum.
kızım ilk ehliyet sınavında dosyayı yaktı, yazılıyı ilk girişinde geçmesine rağmen direksiyon sınavında ise dördüncü girişinde de başarılı olamadı. bana göre çok başarılıydı direksiyonu süperdi aracı hiç gezdirmedi. sinyalleri yerinde verdi. o kahrolası geri geri iki duba arasına park etmek yokmuydu işte orada takıldı kaldı. ne diyelim hayırlısı olsun.
Tam tamına bir yıl olmuş. Ben nasıl olduğunu anlayamadan, sana nasıl alışıp, nasıl kaybettiğimi anlayamadan bir yıl geçmiş. Allah'tan tek dileğim günün birinde yeniden karşılaşmak.
Neyi çok severek alsam kırılıyor, çatlıyor, düşüyor ya da kayboluyor... Neyi istesem olmuyor. Neye heves etsem o kursağımda kalıyor. Neden böyle oluyor bilmem ama çok oluyor artık tüm bunlar. aşık olduğum adam benden kaçıyor, bana aşık olandan ben kaçıyorum. Vardır bir hayır diyorum ve susuyorum.. pofff!!!
ben bir sapyoseksuelim. umursamazım, istediğim her şeye sahibim. hayal kurmam. insanları tanımayı ve onların zevk aldığı şeyleri yapmaktan zevk alırım. acıyı severim seks de dahil. kitap okumayı severim yeni şeyler öğrenmeyi severim; insanın kendini geliştirmesi bir mastürbasyondur neticede. kadınlara karşı zaafım vardır, zeki olanlarına karşı. insanları eleştirmem, insanların eleştirilerini dinlemem, bir karar benim yaşamımı ilgilendiriyorsa ben karar veririm, dürüstüm yalan söylemem daha doğrusu söyleyemem, alışkanlık. ayrıca sonuçta olmuş olan olacaktır, değiştirilemez. affedici değilimdir pişmanlık duymam ama üzüntü duyarım. egoistim. tıpkı insanların kötü düşünceleri gibi iyi düşünceleri de benim için önemsizdir. daha güzel bir insan olmak istemiyorum çok fazla şeye sahip olmak istemiyorum hiç bir şeyin daha fazlasını istemiyorum ama daha iyi bir müslüman olmak istiyorum. bunları burada ifade etmemin tek amacı sahip olduğum şeylerden memnun olmam herkes bir nedenle yazıyor benim bir nedenim bunları kendime söylemekten zevk almak. daha söylemek istediğim çok şey var ama birazda üşengecim vs vs bu kadar itiraf yeter.
içini döktüğünde vaktini çalıyormuş gibi hissettirmeyecek birini bulmak ne zormuş. Ya da ben ne cenabet bir insanmışım. Hayatımdaki insanları çok seviyorum her an yanlarında olmaktan destek olmaktan keyif alıyorum ama kimsenin buna ihtiyacı olmayacak ki değeri yokmuş gibi tepki alıyorum. Büyümek yalnız olmak demekmiş.
ilkokul yıllarında favori şarkım cansever- isyanım var dı. O yaşlarda niye böylesi bir şarkıya hayranlık duyduğumu bilemiyorum tabi.

Cansever'in kara kuru bi çocuk değil de bayan olduğunu öğrendiğim gün hayatın bu kadar damara bağlanmaması gereken bir şey olduğunu öğrendim.

Not: yazar bu entryi girerken sedat sayan'dan ellere düş şarkısını dinliyordu.
şuan arkadaşım alkol komasına girdi yazarlarım ve benden iki kat ağır tuvalete kusmaya götürürken üstüme düştü bacağım sakat geziyorum. iki de bir ambulansı ara ölüyorum diyor geri uyuyor. o değil bir de yarın en kol gibi final var ya la.. bakalım..
seviyorum lan sizi.
Zencilerin üstün ırk olduğunu itiraf ediyorum.
Troll müsünüz ne boksunuz açtığınız başlıklardan, girdiğiniz entry lerden midem bulanıyor artık.. hiç bu kadar beyinsizi bir arada görmemiştim hepinizden iğreniyorum..
herhangi bir başbakanlık vasfı taşımayan, dünyaya karşı dik bir duruş sergileyemeyen, avrupa'nın ikinci sınıf devlet yöneticilerinin yanında bile pasif kalan, değişen dünyanın sözde "yeni süper gücü" türkiyemizin başbakanı ahmet davutoğlundan, gösterdiği acziyetten dolayı utanma durumudur aslında bizim yaşadığımız.

bu adam bu ülkenin başbakanı olduğu sürece, uzatılan eller havada kalır, türkiye arkaya itilir, iyi kötü (genelde kötü) sağladığı itibarı da kaybeder.

şahsım adına söylüyorum, son günlerde davutoğlu'na bakış açım çok değişti. top oynayan mahalle abilerinin yanında oyuna alsınlar diye bekleyen küçük çocuktan farksız, avrupa'nın liderleri karşısındaki duruşu...

http://galeri.uludagsozluk.com/r/722245/+
http://galeri.uludagsozluk.com/r/632886/+
(bkz: 11 ocak 2015 davutoğlu nun iplenmeyişi)

ve içimin almadığı daha nice fotoğraf ve video kareleri. bunlar durumu en iyi anlatanları.

tek kelime, "yazık..!"

(bkz: ahmet davutoğlu ndan utanmak)
komik yazarlar görüyorum sözlük. benden önce o başlığa girmiş aklımdakini belki benden bile daha iyi anlatmış adamlar görüyorum. ve sanki ona gıcık oluyorum. aramızda kalsın ama hatta bazen ona eksi basıyorum sözlük.
sokakları evleri bilen hastalıklı neslin oluşmasında benimde bir payım var mıdır acaba diye düşünüyorum.
ne kadar çok heavy dinlesem de türk gruplar arasında mor ve ötesini fazlaca seviyorum. yaptıkları müzik piyasaya göre fazla kaliteli geliyor bana.
kendimle ilgili konularda kimseye güvenmem. her zaman bir şekilde ayağa kalkarım.

hayatımda ilk defa emanet aldığım bir can konusunda birine güvendim.

dünyanın en tatlı köpeğiydi belki de. ilk evinde sevilmemiş sokağa atılacak 4 aylık bir beagle.

öyle talihsiz bir dönemde geldi ki bana..

gelişinin ertesi günü babam yoğun bakıma yattı, onuncu günü babamı kaybettim.

bana o birisi ben bakarım demişti, ona güvenmiştim.

hastane günleri ve beklenmeyen ölüm sonucunda bakamadım ona..

ve tabiki ben bakarım diye coşan eleman, daha sevdiği bir cinsi bulup o bebeği yarı yolda bıraktı.

olmamış insana güvenmeyeceksin! ham meyva olayı, karın ağrıtır sadece, başka da bir boka yaramaz.
Türkiyenin en doğusunda askerlik yaparken ilk 10 entry'i girip yazar oldum
Gündüz uyumanın gece uyumaktan daha güzel olduğunu düşünüyorum. Bence biz hayatı çok yanlış anladık.
Bugün de uyumadım. Çünkü şu amk hayatında beni yönlendiren birileri yok beyler. Bi günüm öteki günüme uymuyor. Tek başıma hareket edemiyorum. Akıl hocası olmadan bu hayat inanın çok ama çok zor. Ayakta duramıyorum beyler. Herkes beni güçlü sanıyor.

Halbuki ben, destek vermekten çok destek almaya ihtiyacı olan bir insanım. Erkeğim, ama yok erkeklikle alakam. Yanlış doğurmuş beni anam. Ben, tepemde biri olmadan bu hayata devam edemiyorum beyler. Milletin nazını, kaprisini, aptallığını zihnimden çıkaramıyorum. Destekçim yok çünkü. Akıl hocam yok. Etrafımda çok insan var ama, böyle bir insan yok.

Bir zamanlar vardı böyle bir inaan. Karşılaştığım problemlerin ne kadar kolay olduğunu öyle duru, öyle nazik anlatırdı ki, gözümde büyüyen en ufak şey bile birden küçülüverirdi. Ve ben zorlanmaksızın yoluma devam edebilir duruma gelirdim. Rüzgar gibiydim, hiçbir şey umrumda olmuyordu. Bir hedefim vardı o da ailemi mutlu etmek. Benim ailem gitti beyler. Ailem gidince her şeyim gitti. O gitti, elim ayağım kesildi. Benim ne denli şefkate ihtiyaç duyduğumu bilen vicdan gitti, beni nasıl tekrar mücadele yoluna sokabileceğini bilen akıl gitti. Gitti gideli mutlu nefes aldığım bir an yok beyler. Şimdilerde sahte insanlarla, sırf yalnız kalmamak adına muhatap olmaktan başka bir gayem yok. Bile bile bütün bir ömrümü, bütün enerjimi beni zerre düşünmeyen, fındık kadar da beyni olmayan adamlara ayırmak durumundayım. Sırf yalnız kalmamak için.

Ailenizin, dostlarınızın kıymetini bilin beyler.