bugün

klasiklerde ve keynesyenlerde farklı anlamlar ihtiva eder. şöyle ki,

keynesyen iktisatta, merkez bankasının tekelinde olduğu kabul edilen bir husustur. bu sebeple grafiklerde gösterilirken, dışsal bir değişken olması sebebiyle, düşey eksene paralel bir doğru biçiminde çizilir. düşey eksene paralel olan para arzı ile negatif eğimli para talebinin kesiştiği noktada, yani denge noktasında, denge faiz oranının belirlendiği varsayılmıştır.

eğer ki merkez bankası düşey eksene paralel bir doğru biçiminde çizilen para arzını arttırmaya karar verirse, bu doğru paralel olarak sağa doğru kayar. bu da denge faiz oranlarında bir düşme anlamına gelecektir. bunun tersi de söz konusudur. faiz oranlarının düşmesi toplam harcamaların yatırım bileşeninde etkili olacaktır. çünkü yatırım oranları ile faiz oranları arasında ters yönlü bir ilişki mevcuttur. yani üretim artmıştır, bu durum ekonominin reel cephesinde etkili olup işsizliği de azaltmıştır. yani para arzını arttırarak üretimi arttırmış oluruz. buna dolaylı etki adı verilir.

klasik iktisatçılar ise doğrudan etki görüşünü benimsemişlerdir, buna göre,

klasikler değişim denklemi adını verdikleri '' mv=py '' denklemi aracılığıyla yukarıda bahsetmiş olduğum tarzda bir etkinin olmayacağını ifade etmişlerdir. yani para arzındaki artışlar üretimi değil aynı oranda fiyatlar genel düzeyini artıracaktır. buna göre, direkt kanalı savunan iktisatçılara göre para yansızdır, ekonominin reel cephesi üzerinde etkili olmaz. etki sadece nominal yöndedir.
(bkz: arz talep ilişkisi)