bugün

babadır.

edit: değildir.
bütlerin başlamasına az kalmasına rağmen hala finallerin açıklanmamasıdır.
beklentiler çok yüksek elimizdekiler çok küçük ise, insan mutsuz olur.
beklentilerimizi düşük tutmamız için egodan kurtulmalı, egodan kurtulmak için nirvanaya ulaşmalı, eğer ulaşamıyorsak ki zaten ulaşamayacağız o zaman mutsuz olur insan. b
kötü bir aileye sahip olmak. geçmişe bağlı yaşamaktır.
emekli bir o kadarda tonton amca ve teyzelerle dolu bir tatil beldesinde zaman geçirilmesinin örnek verilebileceği durumdur.
(bkz: silivri)
(bkz: sıkıntıdan patlayacak duruma gelmek)
45 geçme notu olan dersten 43 alıp kalmaktır.
aranın bozuk olduğu sevgili.
küçükken oyuncağın elinden alınmasıdır.
işsizlik.
parasızlık.
garibanlık.
fakirlik.
* *
(bkz: herkes en derin uykusundayken sokağa çıkmak)
Yaşamak..
aşırı çalışmak,
az uyku,
stres... vs.
çok sevdiğin sevgilinden uzun süre uzak kalmak.
mutlu olmaktır. şöyle ki, mutlu olan insan daima böyle olduğu için mutsuzluğun nasıl bir şey olduğunu bilmemektedir.bilinmeyen şey de merak hissini ortaya çıkarmaktadır.bu sebepten kişi mutlu olmanın verdiği rahatlığı,huzuru yaşayamayıp kendisini mutsuzluğa itecek etkenlere kucak açmaktadır istemsizce...
(bkz: aşk)
(bkz: basur) *
Karşılıksız aşk.
mutlu olmak için bir sebebinin olmaması.
doğup büyüdüğün topraklardan hiç bir neden yokken koparlıp hiç tanımadığın, sevmediğin ve belki de hiç sevemeyeceğin, nefes alamadığın bir şehirde yaşamak zorunda bırakılmak...ve özlemek..geride bırakılan her şeyi özlemek... işte budur en büyük mutsuzluk sebebi: sevdiklerini, sevmediklerini, anılarını ve alışkanlıklarını; kısacası tüm yaşantını geride bırakıp belirsiz bir geleceğe doğru yol almak...
başı çeken aşk'sızlık,
en fenası "iman"ı kaybetmek "aşka"a...
demir eksikliği ve kansızlık. soğuk havalarda üşümek, sıcak havalarda terlemektir. gereksiz yere nefes aldığını düşünmektir. en önemlisi de, hem ottur hem boktur!
(bkz: depresyon)
(bkz: şizofreni)
sakal traşı olurken adem elmasının olduğu yeri yeterince şişirilmediğinden jiletin değdiği an oranın oluk oluk kanamasıdır. hem durmuyo hem de acıyor orası.
yeni giydiğin çorabın ıslanması.

çoğu zaman üzerine kaynar su dökülmesinden daha çok can yakar.
tanrı inancı olmamak, hayatı boş, değersiz ve sıkıcı görmek. dünyayı gerçek ve uzun bir hayat zannetmek. bunlar mutsuzluğu getiriyor.