bugün

bina çiziyorum. iyi hoş tamam çatısı bacası her şey normal. apartman girişi bile koyuyorum.
ama o pencerenin içinden görünen floresan lambasını ne diye çizerdim hala aklım ermiyor.
en bariz hata perspektif anlayışının olmayışıdır.

insan bize bakarken ayakları başka parmakları. avuç içi farklı yönlere bakar.
Hava günlük güneşlik ama evin bacasından duman çıkıyor. Her cizdigimiz adamin gülümsemesi.
iki evin ortasından dere geçtiği nerde görülmüş. bari koy araya bi köprü de komşuluk yapsınlar. yan yana çizilmiş sıradağlar çok çekici. hep dagların tam birleşim yerinde bir güneş var. adamlar çöp ama el ve ayakları normal çizim. ne kadar normalse artık. evlerin önünde de 3 tane çiçek. en verimli toprak o 3 çiçeğin olduğu yerde çünkü.
m harfinden kuşlar yapmak, güneşi ya çeyrek daire olarak sol köşeye ya da 60 derecelik daire dilimi olarak iki dağın arasına çizmek. bunlar en belirgin örneklerindendir.
çizilen evden yaz kış duman çıkması.
martıları kaş gibi çizmek bu hatalardan biridir..
dağlar hep üçgen, ayaklar hep sola bakıyor, daha sonra sürrealist bir bakış açısı getirip diz kapaklarımı keşfettim , onlarda sola bakıyor..
*
Gülen çiçeklerle ayni boyda olan çöpten ucubikler.
benden başka yapan var mı bilmiyorum, kocaman güneş çizsem bile çizdiğim arabanın farlarını yakıyordum böyle sarı sarı, fıldır fıldır.

edit: tc yyyy işbirliği ile insanlık ayıbının üstü örtülmüştür.
dikdörtgen vücutlu insanlar.
Gece-gündüz, yaz-kış bacadan duman çıkardı.
turuncu, kirmizi görünen günes isinlari.
yoktur. küçükken dünya öyledir ve biz o dünyayı çizeriz...
gülümseyen güneşler. teletabiler bilinçaltımıza nasıl girdiyse artık..
daha önce defalarca yazılmış ama yine yazayım. bulutların mavi çizilmesi olayı en bilinenlerden biridir. bu duruma isyan eden ben bir keresinde açık mavi boyamı bitirme pahasına gökyüzünü mavi, bulutları beyaz yapmıştım. öğretmene gösterdiğimde ise "bu ne biçim resim bulutları niye beyaz yaptın" diye bir tepkiyle karşılaşmıştım. hatta resmi baştan yapmamı söylemişti. yanlışa yanlış dedim diye başta mal öğretmenim olmak üzere tüm sınıf bana geri zekalı muamelesi yapmıştı.*
çöp adamların ellerinde 3 parmak olurdu hep.
trt 2'de bob ross'un öğrettiği tekniklerle resim yapma hevesi içine girip, resmi arka plandan öne doğru çizerken, kullandığı sulu boyanın, ross'un yağlı boyasından farklı olduğunu ve arkadaki boyayı kapatmadığını fark eden küçük ressamın şevkini kıran yanlışlıklardır.
Yaz kis bacasından duman çıkardı tabi 4 mevsim gezen kuşları unutmamak lazım..
Benim resimlerde pek olmazdı ama birinci sırada güneşli havada tüten baca gelir. Ben genelde savaş çizerdim ne bicim çocukmuşsam artık askerler savaşırdı benim resimlerimde bide kutuphane yapardım. ama elin çocu çiçek böcek yapardı.
hepsinin tek boyutlu olması.

http://sketchtoy.com/46236511
Havucu ağaca çizmek, şahsen yaptığım hatalar arasındadır.
dünya'yı bir türlü elips şeklinde çizememek.
Yaz kış hiç fark etmez evin bacasından duman çıkması.
Güneş olmasına rağmen hep o bacadan duman çıkardı. Benim için ayrıca her çizdiğim insana kulak yapamamak en büyük yeteneksizlikti o zamanlar.