bugün
- en sevilen su markası22
- israi le türkiye ve iran baş edebilir mi14
- sevgili olunan kızın çişini içmek20
- birleşmiş milletleri küçümseyen beyinsiz piç9
- yahudi olmak istiyorum17
- son yapılan yemek24
- uzun saçlı erkek8
- menuet'in sufle yapıp beni çağırmaması8
- mariyya8
- doktor bir abiye sahip olmak8
- havaların soğuması21
- telefon özelimdir diyen sevgili12
- anın görüntüsü31
- türkiyede gençler aile desteğiyle yaşıyor24
- hiç yaladınız mı10
- uyumayın ulan9
- nervio17
- eloande11
- bütün uludağ sözlük yazarlarının boktan yazması31
- güzel bir kadın eli yalamak8
- arkadaşlar sizce bu alınır mı12
- sözlük yazarlarının tatlıları26
- bahar candan9
- piyangodan para çıkanların sonunda parasız kalması11
- bazı yetkili kadınların ağzının çok bozuk olması12
- frekansı yüksek insanlar19
- bikbikin sakalları9
- 26 eylül 2024 ajax beşiktaş maçı26
- kadınların gereksiz canlılar olduğu gerçeği18
- sevilmek için gidilen en uzun mesafe9
- iş yerinde zamanın geçmemesi9
- true yu neden evlendiremiyoruz8
- karı gibi laf sokan sözlük erkeği12
- larisalisa16
- sevişmek için gidilen en uzun mesafe22
- 25 eylül 2024 galatasaray paok maçı30
- herkese nude atan kadın yazar20
- suriyelilere özel doğum hastanesi14
- cuma namazından foto paylaşmayan yazarı hoplatırım14
- vapurda denizi izlerken dinlenecek şarkılar8
- şimdiye kadar size sorulan en zor soru14
- hepinizin cuma namazına gitmesini emrediyorum15
- kadınınızı kalkındırır mısınız12
- marmara ereğlisi vs şarköy8
- oruspuda sevgili şefkati arayıp hüzünlenmek16
- muhtemelen canabar12
- türk topraklarına yunan botu değmesi24
- ülkede iyi giden tek şey14
- sinemada gidilen ilk film27
- eski akp'li belediyenin milyon dolarlık şatafatı16
artık bitti mi keçeli kalem dönemi ne. ya da var da biz mi denk gelmiyoruz. eskiden böyle bir sürü renklisi o şeffaf çıtçıtlı kaplarda satılır kuru boyanın solgunluğuna, pastelin ince ayar tutmaz dağınıklığına, suluboyanın aman şimdi kim uğraşacak üşengeçliğine kapılan biz zaman zaman boyama kitaplarımızı bu keçeli kalemlerle renklendirirdik. her seferinde kağıdın arkasına nüfus eden mürekkebi yüzünden sayfanın arkasındaki diğer resmi kaybettiğimize yanar, o cırtlak resme bakar bakar ya enine ya dikine çizgiler ziyadesi ile göze battığı, boyamadan çok taramaya benzediği için resmimiz ve boyama babında adilane, estetik bir dağılım kağıtta sağlanamadığı için içimize sinmeden kapardık içine sıçılmış boyama kitaplarımızı. işte o, şimdiki gibi hani ders çaılışırken mühim yerlerin üstünü çizdiğimiz sarılı, pembeli kalemler gibi naif değil de olanca mürekkep zerketme potansiyeli ile dokunduğu yerde dağılan o ince, uzun, beyaz kapaklı faber castel keçeli kalemlerimiz bittiğinde arkasından kapağını çıkarır bir kaç damla kolonya eklerdik içine. bir müddet daha götürürdü bu son nefesini vermekte olan ve solgun solgun soluyan keçeli kalemimizi. kolonyayı bünyesine katan ve kısa bir coşumla eski günlerine geri döndüğünü zanneden keçeli kalemimiz bu defa eskisinden de beter bir sululuk, yavşaklık ve dağınıklıkla hepten kağıt katili olur, iyiden iyiye dağıtırdı kendini ve kolonyalı mürekkebini. artık kolonya kafa mı yapıyordu, hakkaten alkol tüm kötülüklerina anasıdır tezinin ilahi bir yansımasımıydı bu bilemiyorum. yine de hiçbir zaman tam olarak bitmemesini, ufak takviyelerle bir süre daha işlevini yitirmemesini seviyorduk işte. yine de mesafeli durduğum bir kalem çeşidi varsa keçeli kalamdir o da, kalın kalın uçları ile 0.9'cuların sevgilisi, biz 0.5'cilerin ise "benden uzak allaha yakın olsun" kalemi idi.
ne günlerdi be. ülkeye bırak keçeli kalemi, sıvı sabun girmezdi o zamanlar.
her türlü yeniliği yazları gelen alamancıların veletlerinden öğrenirdik. akşam ezanına kadar top oynardık, sonra gece tvde istiklal marşının okunmasına tanıklık eder uyurduk.
o günlerde keçeli kalem müthiş bir şeydi. çok uzun süre şaşkınlığımı muhafaza etmiştim ki ben bi o zaman, bir de nurgül yeşilçay cem özerle evlendiğinde bu kadar uzun süre şaşkın kalmıştım.
pastel boya desen değil, sulu boya desen değil. yağlı boya desen abartma amına koyim. rengarenk, bir düzine.
eninde sonunda biterdi. sonra hangi sivri zekalı bulduysa ilk, helal olsun, arkasındaki kapağı çıkartıp kolonya dökmeyi öğrendik. sulu mulu yazıyordu yine, işe yarıyordu belli bir yere kadar. sonra hepten salıveriyordu kendini.
çok duygasıl lan bu aralar. sende de oluyor mu? mevsimden herhalde..
her türlü yeniliği yazları gelen alamancıların veletlerinden öğrenirdik. akşam ezanına kadar top oynardık, sonra gece tvde istiklal marşının okunmasına tanıklık eder uyurduk.
o günlerde keçeli kalem müthiş bir şeydi. çok uzun süre şaşkınlığımı muhafaza etmiştim ki ben bi o zaman, bir de nurgül yeşilçay cem özerle evlendiğinde bu kadar uzun süre şaşkın kalmıştım.
pastel boya desen değil, sulu boya desen değil. yağlı boya desen abartma amına koyim. rengarenk, bir düzine.
eninde sonunda biterdi. sonra hangi sivri zekalı bulduysa ilk, helal olsun, arkasındaki kapağı çıkartıp kolonya dökmeyi öğrendik. sulu mulu yazıyordu yine, işe yarıyordu belli bir yere kadar. sonra hepten salıveriyordu kendini.
çok duygasıl lan bu aralar. sende de oluyor mu? mevsimden herhalde..
halen daha geçerli olandır.
annemin kolonyayı fazla dökmesiyle kalemimi mundar ettiği olay.
kağıda bastırıldığında çıkardığı ses düşünülürse intihar sebebidir.
boyanın rengini açar. hiç bir zaman eskisi gibi olmaz.
Bir Türk'ün tarihi boyunca en büyük icatlarından birisidir.Özellikle savaş yıllarında yoklukla baş edebilmek sebebiyle yapıldığı da söylenir.
genellikle ilkokulda yapılan olay. ama bi boka yaramazdı ben yaptığımda.
kuntizce bir hareket.
severek yapardım ama rengi bozulurdu. sonra hemencecik biterdi de zaten. yine de kuntizce bir hareket.
bizim zamanımızda keçeli kalem almak kolay değildi.
severek yapardım ama rengi bozulurdu. sonra hemencecik biterdi de zaten. yine de kuntizce bir hareket.
bizim zamanımızda keçeli kalem almak kolay değildi.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar