kemalistlerdeki islam ve müslümanlık korkusu

tek bir nedeni var. küfürlerini ve günahlarını rahatlıkla işleyememe korkusu.

adamlar statükolarını küfür üzerine inşaa etmiş.

açılırsan modernsin. içersen medenisin gibi.

bahneleride hazır islam gericiymiş.

unutmayın, islam ezel kadar eski ebed kadar yenidir.

hem makinayı yapacak ruha hem de makinayı makina yapan mücerred oluşa hakimdir. yani gericilik falan yoktur.

gerici yaftası sizin küfürlerinizi rahat işleyememe korkusundan ortaya çıkmıştır.

birde utanmadan vatansever geçiniyorsunuz. vatan sever demek bu milletin değerlerine bağlı insan demektir.

sizler aleni bu milletin değerlerine sövüyorsunuz.

korkunuz sizi kudurtsada islam bu toprakalrın üzerinde münezzeh bir güneş gibi parlayacaktır. bu böyle biline.

kemalistleri tanımayan çevresindeki abicikleri ablacıkları tarafından dolduruluşa getirilen bebe söylemidir! daha kemalistin anlamını bilmez bunlar. onlara göre kemalist e kakadır. beyinleri yıkanmıştır ama lağım suyu ile!

(bkz: laikliğin bu defa harbiden elden gitmesi)

atatürkçülerin rahatsız olduğu şey islam ve müslümanlığın kullanılmasıdır.

bir şakirtlerdeki kemalist korkusu değildir.

(bkz: yiğit düştüğü yerden kalkar)

çok şükür kemalistim, çok şükür müslümanım. bizim korkumuz din maskesi altında atalarımızın canlarıyla kazandıkları bu toprakların elden gitmesi.

(bkz: islam ülkelerinin geri kalmışlığı hak etmesi)
(bkz: evrim teorisi yasaklandı)

atatürk'ü anlayamamış olmalarındandır.

zira mustafa kemal atatürk islamdan kaçan veya islama karşı biri değildi. tam tersi, islamiyeti kurtarmıştır. islamiyeti sahte ellerden, sahte dervişlerden kurtarmıştır. islama ve müslümanlığa çok katkı yapmıştır.
bugün ise onun izinden gittiklerini söyleyenler, islamdan bu denli korkmalarının nedenini kendileri de verememektedirler. islam yanlılarını, gerici olarak suçlamışlardır. suçlamaya da devam ediyorlar. ne yazık ki yanlış yapıyorlar.

mustafa kemal gibi bir dahinin islamiyete ve müslümanlığa bir düşmanlığı yokken, onun izinden gittiklerini söyleyenlerin islama ve müslümanlığa karşı olmaları veya islamdan uzaklaşmaları çok büyük bir hatadır.

"ana yurdun demirağlarla örülü olduğu varsayılan marşlar"la büyütüldüler ve bazı şeylerin aksini düşünemezler,
bilinçaltları öyle şeylerle dolu ki, gözleri ile doğruyu görseler dahi, bu sefer de kendilerini vatan hainliğiyle suçlar, kendilerine düşman olurlar, o kadar kıt düşünmek üzere yetiştirildiler,
daha doğrusu hepimiz öyleydik bir zamanlar,
halide edip e alel acele yazdırılan vurun kahpeye deki imam tiplemesiydi müslümanların hepsi çünkü bana da,
ama sonradan anladım o tiplemelerin bilerek resmedildiğini, hem de koca bir ülkenin bilinçaltına,
bilerek bir ayyaşa menemen de kubilayı katlettirdiklerini, bunu da islama saldırabilmek için bahane yapmak için tezgahladıklarına uyandım sonra, istiklal mahkemelerini halk tarafından talep edilir hale getirmek için,
hani, aynı 28 şubat döneminde, madımak ta yakılanlardan sonra "darbe artık şart" diye sokağa dökülüp darbe talep eder hale gelen halkın bilinçaltına sokulanlara uyandım,
ama dedim ya, bazıları değil uyanmak, gözüyle görse kendini suçlar, o derece kapalı gözleri, ama gözünü kapayan yalnız kendine gece yapar

kemalist diye geçinenler atatürk'e en büyük zararı veren kesimdir.atatürk şu an kalksa baksa ülkenin haline en çok onlara kızar.atatürk laiklik getirirken herkese getirmiş.ve islamın temelinde yatan hoşgörüyü yeniden canlandırmıştır.bir çok kez müslüman olduğunu vurgulamıştır ('allah birdir şanı büyüktür.peygamberimiz efendimiz hazretleri,allah tarafından insanlara dini geçekleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiştir kaynak;atatürkçülükc1,s455)ancak şu anki atatürkçü veya kemalist kesim sürekli islam düşmanlığını dile getirmiş ve müslümanlara kan kusturmuştur.

gözle görülen çarpıcı gerçeklerden biridir. bunların tek derdi islamla uğraşmak. harbiden yazık..

10 kasımlarda saygı duruşunda bulunurlar ama m. Kamal'ın ruhuna değil yasin, bir fatiha bile okumazlar.

Ama olur mu, saygı duruşunda bulunulması m. Kamal'i mezarında daha huzurlu kılacak(!)

yadsınamaz acı ama çarpıcı gerçeklerden biridir. öyle olmasa camiler kapatılıp ahıra çevrilmezdi.. net..

Boşuna olan korkudur. Zira yaklaşıyor yaklaşmakta olan.