bugün

güzel olduğu kadar da gerçekçi bir Cemal Süreya eseri:

kadinlar susarak gider!
çok uzun emekler verir ilişkisini yürütmek için. birinin kadını olmayı yüreği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez. erkek gibi, çorbanın tuzu eksik diye kavga çıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der. erkekler de en çok bu cümleye sinir olurlar. ertelenir o konuşmalar, maç bitimine, yemek sonrasına ve daha birçok lüzumsuz şeyin ardına ötelenir.

kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar. bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar. sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır. genellikle ne cevap alır? abuk sabuk konuşma! gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır. yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.

bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala ümidi vardır kadının. yürütmek, birlikte yaşamak, sorunları çözerek mutlu olmak istiyordur. daha önemlisi, o adamı hala seviyordur.

kadın susarak gider!

en önemli detaydır, erkeklerin hiç anlayamadığı durum işte bu kadar basittir. o gün gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir. ne zaman ümidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir. yüreğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden çıkıp gitmiştir. kadın, gerçekten gitmişse, çok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir. her akşam eve geldiğinde, kapının açıldığını gören adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider. ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye çalışan kadın, artık o kadındır. bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.
Çünkü bağırıp çağırma kısmında hep "talep" vardır. Ama sessizlik bir sonraki adımdır.Her şey yolundaydı zanneder adam, daha dündü mutluydu öyle büyük bi kavga da yoktu.Adam sürekli ilişkiyi ayakta tutan şeylerin üstüne basmasın diye geçtiği her yeri uyarı levhalarıyla doldurmuştur oysa kadın.Yine de basmıştır hep aynı cümleler döner durur zihinde " şimdi affetsek birbirimizi yarın yine..." Evet yarın yine aynı şiddettte kıracaktır önemsenmemek .Tartışacak bişey de kalmamıştır çünkü tartamaz birbirini tarafların elinde kalan; hep biraz eksik biraz fazla. Kadın susar adam soru işaretleri edinmeye başlar.Geçmiş ola.
bazen de içindekileri kusarak gider.
kusmaları: boynuzlayarak olur (erkek için boynuzdur; çünkü devam ettiğini sanmaktadır; ancak kadın zaten kafada çoktan bitirdiğini aslında çok noktada yorumsuz kalarak, suskunlaşarak belirtir)

susmaları ise, erkeğin kendisi ile birlikte olduğunu sandığı ancak kadının gerek hayallerinde, gerek fiili olarak başkaları ile sevişmelerini takiben gerçekleşir...

basit(simple) bir şekilde anlarsın!!!

yüreğine bıçak girer çıkar; akıllıysan, kafanı toplar kadınla kadın tarzı ile başa çıkabileceğini öğrenirsin.
kadınları daha asil kılmak için söylenmiş bir sözdür.konuşması gerektiği yerde susması onu büyültmez aksine küçültür.
ilişki sırasında da susabilse, gitmesine gerek kalmayacak kadın eylemidir.
Genelde böyle birşey yoktur ama arada olabilirde tabi. Bu arada cemal süreyya nın hayranlık uyandıran okunulası eseri.
bu tür kadınlar vıdı vıdı yaparak ilişkiyi saçma mecralara sürüklediği için kurabilecek doğru cümleleri hiç kalmamıştır.
cemal süreyya'ya ait değil cemal süreya'ya ait bir yazıdır.

--spoiler--
kadınlar inatçıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip çıkarlar. bu yüzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar. sonunda pes eder adam, bir ışık görür kadın, tüm derdini paylaşır. genellikle ne cevap alır? abuk sabuk konuşma! gereksiz ve saçma gelmiştir adama anlatılanlar, hiç de üstünde durmamıştır. yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geçiştirilir ve adam gün gelip bunların kendisine ok gibi döneceğini bilemez.
--spoiler--
asil kadının yapacağı iş. cazgır kadın kendini parçalar ya da karşıdakine zarar vermeye çalışır veda zamanı ama asil kadın susar ve çeker gider.
kadınların vefat ettiklerinde gerçekleştirdikleri eylem. *

edit: düzenleme.
kadınlar susarak gider ilk durak kanyon avm dir.
Kadın konuşuyorsa çabalıyordur.Yanınızda yaptıklarınıza sürekli yorum yapan, sizi eleştiren bir kadın varsa, durumunuzu düzeltmek, daha dikkatli olmanız için konuşur.

-Yanlış karar aldığınızı düşünüyorsa,
-Gereksiz gerildiğinizi görüyorsa,
-Hatanızı anlamanızı bekliyorsa,
-Düşünceli davranmanız için elinden geleni yapıyorsa,
-Sizi daha güzel, daha iyi görmek istiyorsa,
Kadın sürekli konuşur arkadaş.

Asıl korkulması gereken durum, kadının sustuğu durumdur;
-Kadın yanlışınızı görüp, susuyorsa, sizi sallamıyordur,
-Kadın acı çekmenize izin veriyorsa, size değer vermiyordur,
-Kadın flört etmenizi görmezden geliyorsa, umrunda değilsinizdir,
-Ve, yazık ki eskiden konuşan kadınınız, artık yaptığınız her şeyde, susuyorsa;
Sizden her şeyi bekler olmuştur, sizden vazgeçmiştir, aslında sizden çoktan gitmiştir...
susmak filli kadınlara göre değildir baştan yanlış bir önerme.
gidiyormuş gibi yapan kadındır. fırtına öncesi seslizliğe benzer. döner ve işini bitirir.
çünkü ağlıyorlardır.
çok sevdiğim, neymiş efendim kadın susmazmış gittiğinde görürsün dediğim zamanları çok güzel anlatan bir cemal süreyya şiirdir.
kadınlarının kendilerinden ümidini kestiğinde erkeklerinde belki anlayacakları şiirdir.
cemal süreya'nın hangi kitabında olduğunu bir türlü bulamadığım yazıdır.

an itibariyle elimde sevda sözleri kitabını tutuyorum ancak bunda dahi yok.
bir kadının çığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, çünkü kadının gidişi sessiz ve asildir.

http://www.youtube.com/watch?v=27QkLahf7kE
bir söz vardı: ' bir kadın size dırdır yapıyorsa korkmanıza gerek yok, onun bu ilişki için umudu var demektir. ama susuyorsa gitmesi yakıdır korkun.'
duyabileceğiniz en saçma sözlerden. hayır efendim, kadın susarak falan gitmez. kadın yakar,yıkar,acır,acıtır,kanar,kanatır,talan eder ve öyle gider. kadın zehrini akıtmadan gitmez,gidemez. gerek yok susmayı yüceltmeye çalışmaya ve kadının susmasını marifetmiş gibi göstermeye.
beylerin tabiriyle vıdı vıdı yapan kadınlar gerçekten susarak gitmezler onlar muhakkak kusup öyle giderler ama vıdı vıdı yapan kadınla vıdı vıdı(!) yapan kadını iyi ayırt edin bir giderse sessizlik yakar geçer ortalığı.
kadınlar, eğer gitmeye karar verdiyse konuşacak hiç bir şeyi kalmamış demektir. çünkü genelde yoluna sokacağı bir şeyler için konuşur, mücadele eder. her şeyin sonuna gelmiş, noktayı koymuş bir kadın; düzelteceği bir şey olmadığından susar. çünkü yorulmuştur.
bir laf uyduralım şeyimiz kalksın, kendimizi asil ve önemli hissedelim deryası bunlar. öyle de çemkire çemkire giderlerki o kuyruk acısıyla iki dakka susmazlar.
neden nereden(ya da kimden)nereye (ya da kime) gittiğine bağlı olarak değişeceği gerçeği atlanarak yapılan bir genellemedir. eğer canı yandıysa ve birinden gidiyorsa sessiz olmaz. eğer canı yandıysa ama teselli bulduğu bir yere (ya da kişiye) gidiyorsa az seslidir. eğer can yaktı ve gidiyorsa sessiz can yaktı ama bunu karşı tarafın hak ettiği düşüncesindeyse gülümseyerek gider. sıkıldığı için gidiyorsa senin yüzünden anlamı taşıyan bir bakış yeter giderken. büyük bir haksızlık yaparak gidiyorsa yine çok seslidir efendim çünkü biz kadınlar haksızken çok daha fazla patırtı kopartırız.
amma ve lakin eğer ki alış veriş, tatil yahut gece kopuşlarıysa kedi gibi çıkarız sessiz ve derinden.

(eksileyenin sadece cinsiyetidir efendim tüm merakım zira bir kadın ise kadınsal bir tepkidir erkek ise canı yakılıp haketmediği patırtıyı duyup bunu okuyunca kuyruğu biraz daha acımıştır)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar