bugün

mutluluğu 1.44 megabayt'a sıkıştırmayı becerememiş, flash belleklerle bilişim hayatına başlamış yeni yetme insan olmaktır...

yaşanan o ilk hayal kırıklığını unutamaz insan. bütün şarkıların ve oyunların kısayollarını diskete atarsınız ve eve gidince çalışacak sanırsınız. geldiğinizde her şey bomboktur... üzülürsünüz... word dosyaları ve fotoğrafları taşımaktan başka yapacak bir şeyiniz kalmaz. küçük flash oyunları parça parça bilgisayara kopyalamak ve disket sürücüden çıkan o ses...

paha biçilemez...
90 sonrası gençliğin geneline has durum.
o günler güzelidi.

windows 3.1 20 diskete sığardı o zamanlar.

soccer, street fighter, lotus oyunları bambaşkaydı.

excel word yokken pm, banner yazım çizim programları vardı.

21 iğneli yazıcılar vardı. cart curt ses çıkarırdı.

windows iki de bir bozulurdu.

o günler çok başkaydı.
okuldaki kıytırıktan bilgisayarlarda cd yazma yoksa kullanacak olan kişilerin durumudur.
3 1/2 floopy diskin ne olduğunu bilmemektir.
arj'ı bilmemektir.
2000 li yıllarda çocuk olmuş kişiler bu kitlenin içine girebilir yetişenler için tatlı bir meşakkat demekmiş.
1,44 mb ye sığdırılmış dünyayı bilememektir. cart gacur, curt gucur... disket taşırken bile sevinirdik. vay be.
cd`nin, flash bellegin vb. degerini bilemeyecek olan yeni yetme, hazira konmus tiptir.
bunlar cd`leri bardak altligi olarak kullaniyorlar ben sahidim. *
şanslı olmaktır. arkadaştan yüklenen lotus'un eve gelince çalışmadığında kafanın nasıl yendiğini bi ben bilirim , bir allah, bir de ı love 80's.
ilkokulda bilgisayar dersinde oynanan mario, prince of persia, icy tower gibi oyunları hocaya çaktırmadan diskete kopyalamanın heyecanını da yaşayamamıştır bu insan.**
Garip bir duygu olması muhtemeldir. Güzel günlerdi o günler vessellam. Mortal Kombat oyanamak için sürekli 3 disket taşırdım. Ayrıca iş bununla da bitmez, mortal kombat oynamak için prehistork'i silmek zorunda kalırdım. Bir de o zamanlar çiçek dilligil'in sunduğu lotus oyunu vardı. Turbo vites falan. Üstü açık arabayla yarış oyunu yalvar yakar onu arayıp buldurmuştum babamlara. Allah'tan o tek disketti. Sonra sensible adında 7 disketlik bir oyun getirince abim, bütün oyunlarımı silmişti, ben de akabinde odamdan aldığım devasa yastığı beynine eklemiştim.
işte bütün bunlardan yoksun olmak olsa gerek diye düşünüyorum.
1.44 lükleri kullanmamış yeni nesiller ve 8inc lik olanları kullanmamış eski nesiller olarak katagorilenebilirler.
90 ve sonrasında doğan insanlarda çok sık görülen durum. şüphesiz ki bir şarkıyı 3 diskete nasıl bölerim diye kafa patlatmayanlar bizden değildir.
Ya daha çok gençlerdir, yada bilgisayara çok geç geçmişlerdir...
yüksek ihtimalle hiç sensible soccer oynamamış insanla aynı kişidir.
hiç disket kullanmamış, dolayısıyla hiç disketin içini açmamış

ve disketin plastik yüzünün altından çıkan kahverengimsi

maddeyi monitöre, televizyona yapıştırma hazzını hiç yaşamamıştır.
*
milenyum çocuğudur. disket diyince boş bir ifadeyle bakarlar.
bir diske bir filmin en fazla tek karesi sığardı porno filmlerde en fazla bir giriş ve birde çıkış olurdu tkrar tekrar oynatınca sanki durum olması gerektiği gibi tekerrür ederdi. hatta o disketi diğer arkdaşlarla paylşırdık. size tekrar gelene kadar bozulurdu. şimdi öylemi dayıyorsun dvd lere divx leri izle izleye bildiğin kadar.
bir mp3 ü 4 diskete sığdırabilmekti o zamanlar mutluluğun tarifi.
başlangıç disketi' nin ne olduğunu bilmemektir. windows kurarken ms-dos' ta a: yazıp enter' a basmamış olmaktır. bunu takip edecek olan " tıkıt tıkıt tıkıt " sesini de duymamış olmaktır ayrıca. ulan cd-rom sürücüsü olmayan bilgisayarlar vardı be. onlardan önce de 3.5lik disket sürücülüler.*
punch card'ları ve 5.25 inç floppy disk'leri resimlerde bile görmemiş olmaktır.
1.44 mb evet. teknolojiydi o zaman yahu bunlar. birde sene 84 te görsel bilimteknik ansiklopedisi alırlardı. ansiklopedide bir gün cdlerden film izlenebilecek yazıyordu. ben daha videoyu yeni görmüşüm. 12 yıl sonra cdlerden porno izlediğimizde aklımdan gene geçti "teknoloji lan bu" .. ah ah nerden nerye. umarım bir gün tüm hayatımızı depolayacak kapasitede usb disk yaparlar. tabi matrixteki gibi karizmatik olmaz ama s.ktiret işlevsel olsunda. gerektiğinde hop kendimi bruce willsin gençliği gibi bir vücuda yükleyebilsem yeter.

yaşlanmışız lan disketten konuyu buraya çağrışa çağrışa getirdiğime göre tossuruklara geldik demektir. s.ktret hayat daimdir biz bitsekte aq.

zaten en iyisi format çekip sistemi yeniden kurmak değilmi len.
bozuk disketleri kirip icindeki filmle gunes tutulmasini izlememis olmaktir.
1 küsür megabyte'a birşeyler sığdırma çabasına girmemiş olmaktır bu da bir eksikliktir.