bugün

tüm bilboardlarda reklamları olan fotoğraflardır. samatyadan floryanın sonuna floryadan büyükçekmeceye kadar her reklam panosunda evet afişleri var. eskiden sinemada vizyona giren filmler falan olurdu son 5 senedir özellikle sürekli bunların reklamları var..

bir allahın kulu da çıkıp sormuyor "15 senedir neden güçlenemediniz" diye. dün akşam binali bey vardı bir şeyler anlatıyordu ne dediği ne anlatmaya çalıştığı da belli değil siyasi bir dili yok karşısındaki sıradan vatandaş olarak benim bile sormak istediklerimden bir tanecik soracak mı diye 20 dakika kadar izledim elindeki kağıtta yazmayan bir tek şeyi soramadı gene.

nerede tarafsızlık nerede demokrasi nerede eşitlik. hayır afişi astırtmıyorlar reklam panolarına koydurtmuyorlar ekran karşısına çıkartmıyorlar. nasıl olacak peki bu referandum adaletli bir şekilde..
bizim burda seçim bürosu camına kocaman sticker yabıştırmıslar. 18 madde yazıyor.
lan dedim helal olsun. hiç beklemezdim. yanaştım okumak için, sağolsunlar yüzümde koca bi tebessümle ayrıldım ordan.
adamlar maddeleri değil, kendilerince yorumlarını yazmışlar.

kendi teklif ettikleri ve referanduma götürdükleri maddeleri, secmeninden saklayan parti reklamlarıdır.
Sosyal medyada Demokrasi din düşmanlığıdır, demokrasi masonluktur, demokrasi allah'a karşı gelmektir, demokrasi kafirliktir diye bar bar yırtınan yobazların temsili tiplemelerinin demokrasi havarisi kesildiği güldüren reklamlar.
yürütme gücünün belli kişide ve dar çevresinde yığılmasıyla (ve bunların diğer iki erke mümkün olduğunca hakim olabilmesini/müdahale edebilmesini sağlayan düzenlemelerle) otomatikman ülkenin de güçleneceğini varsayan ve empoze etmeye çalışan reklamlardır.