bugün

hayirdan anlamayan ama yine de saygi duydugum kisilerdi ta ki 1 sene oncesine kadar.
birgun arkadasla geziyoruz karsida dergi satan cocugu gordum arkadasa gel su taraftan gecelim demeye kalmadan bizi gordu ve yanimiza geldi. Bak arkadasim almayacagiz bosuna yorulma dedim. Tamam olsun ben anlatayim diyor, gerek yok biliyorum ne anlatacagini diyorum yok az dinleyin deyip duruyor. Baktik kacis yok o ara da elimde yenmis misir vardi dur bari su misiri atayim dedim. Neyse attim geri donerken bir seye takildim, biraz hopladim zipladim falan neyse ki dusmedim ama cocuk hafif siritarak demez mi bak az kalsin sen de ozurlu olacaktin diye. Sadece cok komiksin diyebildim. Hala almayacaksin yani dedi. Almiyorum zorla mi dedim ve almadan gittik. Artik hayir istemiyorum bile demeden geciyorum yanlarindan.
bazılarında parayı kendi ceplerine indiriyorlarmış havası vardır. tabi sadece bazılarında.
insanların kafasında, hayır sever yada dolandırıcı olarak iki zıt çizgide ayrılmış olan kişilerdir.
destek olunmaması gereken ögrencilerdir. veya insanlardır. o dergilerin hepsi matbaayla anlasılıp 1 liradan az fiyatlara bastırılıyor ve satılmaya calısılıyor. insanların duygularıyla oynanarak para kazanılmaya calısılıyor. bunu da bilin mal mal is yapmayın.
ıspartada dörtyolda vardır bu öğrencilerden, dandirik dergiyi 4 liraya satarlar almayıncada trip atar gibi arkanızdan ''engelsiz günler dilerim'' diye bağırırlar. Bu satıcılardan bagzılarının askerlerle birlikte oldugunu duydum para karşılığı, günahları boynuna.
bir türlü inandırıcı gelemeyen tiplerdir. kızılay taraflarında çok var bunlardan mesela.
Yalan. Benden söylemesi yalandır. Efenim engellilere değil paralar ceplerine gider.
gerçekliğinden şüphe ettiğim kart satma olayıdır.
Geneli Kürttürler. Nezaketen demezler mi bi de, kıl oluyorum yeminle. Yerleri bellidir bunların aynı zamanda.
Satanların üslupları ve görüntüleri şüphe uyandırmaktadır.
Hiç hayır işi yapıyor gibi değillerdir.
Fakat direkt kendilerine dolandırıcı mısın diye sorulmayacağını bildikleri için rahatlardır.
Çünkü ellerinde "insanlık " kozu vardır.
Biz de buna yenilir belki de para veririz.
genelde makbuz da verirler. gerçekten o yere gitsin gitmesin genelde alırım o tür dergileri. çünkü kendine bile geçiyorsa para ihtiyacı vardır belki diye düşünürüm. iyi niyetinizle verin o parayı 3-5 lira fakir yapmaz ya sizi. hiç ummadığınız anda iyilik size geri dönebilir.
engellileri yardıma muhtaç insanlarmış gibi gösterdiği için kesinlikle para verilip alınmamalıdır. eğer birinin paraya ihtiyacı da varsa kendisi için para istemelidir. engelliler hayata katılırlarsa zaten ne paraya ihtiyaçları olacaktır ne de farkındalık yaratılmasına. komşusunun engelli olmasını istemeyenler ya da iş arkadaşının engelli olmasından rahatsızlık duyanlar, bu dergilere para vermeyi sürdürürler ancak.
bigün bu modellerden bi tanesi yolumu çıkmıştı eve giderken.öyle bir göz vardı ki kızda, ömrü hayatımda öyle şey görmedim.gözlerinde öyle bi boğuldum ki az daha cüzdanı vericektim 'al ulan al hepsini al ' diye.

sonra hemen toparladım kendimi ve yoluma devam ettim.ve o gün anladım ki ben böyle basit güzel kız oyunlarına gelcek adam değilmişim.
Itiraf ediyim bilmeden calistim 2 gun. O 2 gunde bu paranin engellilere gitmedigini ogrendim. Paraya ihtiyaclari yok. Engelliler adina dolandirdiklari paralarla ev araba alan var. 3 - 5 diyosunuz da gunde 100 kisiden 3 5 300 500 oluyor.
Sattıkları her 5 liralık bir derginin 3,60 lirasını kendilerine alan kişilerdir. Kalan paradan da ıvır zıvır masrafları çıktıktan sonra 50 kuruş civarı engelli derneğine kalır. Yeğenim bu işi 6 yıldır yapmakta ve geçimini buradan sağlamaktadır. Yeğenimin söylediği bir diğer önemli nokta ise bu dergiyi insanlar iyi niyetten alıp okumadan çöpe attığından belli makale ve resimler sürekli döndürülüp kullanılıyormuş.