bugün

CEP TELEFONUYLA KARiZMA YAPTIĞINI ZANNEDEN ERGEN GERiZEKALILARDAN ZiHNEN YILLAR YILLAR ÖNCESiNDE OLAN KiŞiDiR.
hep peşimden geliyor. nerde unutursam unutayım mutlaka beni buluyor diye karizmaya karizma katılır. hayranlık uyandırır.
genelde takoz niyetine kullanılabilecek telefonlardır. ama sakın utanmayın bundan bir gün müzeden antika için aranıp köşeyi döndüğünüzde siz onlara güleceksiniz.
doğal bir davranıştır. şarjı daha uzun gittiği için özellikle telefonla çok konuşulan iş yerlerinde bu tip telefonlar tercih edilir. şarjın aniden bitmesi gibi dertler yaşatmayan telefondan neden utansın kişi.
cep telefonunun statü göstergesi olamayacağını bilen insandır.
telefonu, telefon özelliği için kullanan insandır. ayrıca niye utanmalıdır diye de sorulması gerekir.
telefonun amaç değil araç olduğunu bilen baba insandır.
dedemin telefonu nokia 3310 ama 80 tl'lik bakiye var.*
(bkz: iphone a kafa tutmak)
sade( yalın) yaşamayı sevenlerin tercihi.

2003 de kendi kazandığım para ile aldığım ilk telefonumu kullanan biri olarak hiçbir zaman utanmadım. hatta yeni çıkan son model telefonları kullanmaktan utanırım desem yeridir. iphone, internet, 3g, tv gibi saçma salak özelliklerden hiçbirini kullanmadığı halde binlerce tl verip telefon alanlara acıyorum. hem yeni dokunmatik telefonlara karşı antipatim var. dokunmak için sevgilimi tercih ederim.
gösteriş dünyasını sallamamak.

ama yinede yeni teknolojiyi takip etmek gerekir. örneğin geçende arkadaşın şu dokunmatik tel nunu aldım msj atmak için bunun tuşları nerde diye şaşkın şaşkın etrafa sordum. rezil kepaze oldum.
dayanıklıdır. düşse bile üzülmezsiniz. utanılcak bişey yok, sevinmek lazım!
hemen hemen her annenin kullandığı bir cümle yüzünden değişen psikolojinin getirisidir efendim.

- yaa anne alalım diyorum işte. son model bu makina, 2 megapiksel. offff herkes alıyor.
+ olmaz oğlum! o kadar para verilir mi?
- ya anne! lütfennnn. derslerime yardımcı olacak diyorum sana.
+ ?..
- öhöm.. ya hesap makinası falan işte.
+ oğlum ikiside aramıyor mu? mesaj çekmiyor mu? aynı işi görüyor işte. ayrıca yeni aldık o telefonunu daha.
- offf tamam yeaa..

sonuç? hala aynı telefonu kullanıyorum ve uzun bir süre daha kullanmaya devam edicem. herkes iphone unu, black berry sini masaya koyarken ben takozumu (evet takoz. isim bile koydum oğlummm ne sanıyosun sen.) koyuyorum. çok mutlu bir beraberliğimiz var. *
telefonu gerektiği gibi yani ilk üretildiğindeki amacına uygun kullanan insandır. Gocunmaz, neden gocunsun ki zaten? herkesin elinde son model telefon olacak diye bir şey yok, telefonla da sidik yarıştırılmaz bunu bilen insan.
feriha gibi de, telefonun artık bir kişinin imzası olduğunu düşünmez.
(izledim, evet.)
önemli olan işlevi şeklinde düşünen, şekilci olmayan insandır.
önemli olan elli liralık telefona gelen 200 liralık faturayı gık demeden ödeyebilmektir.
Arasın mesaj atsın yeter kamerayı müzik çaları napıcam diyen insanların eski model cep telefonu kullanıp utanmaması.
utanılacak bir şey değil düşük model bir cep telefonu sahibi olmak. insanların sana verdiği değer cep telefonunun modeliyle değil, kişiliğine verdikleri değer ile ölçülmeli.
telefona vereceği parayı kontör alarak daha akıllı bir hareket yapan birinin zaten utanmaması lazım. asıl utanması gerekenler benim gibi 1000 tl den pahalı telefon kullanıp kontörsüz dolaşanlardır.
içinde kontör/lira olmayan iphone yerine istediğim konuşma ve mesaj paketlerini bulunduran unlock beklerken kullandığım nokia 1110'u yeğlerim.*
geçen seneye kadar içinde oldugum durumdu. 2003 yılında aldıgım siemens mc60 model cep telefonumu gururla her ortamda çıkartıp kullanmışlıgım vardı. taki telefonum rahmetli olana kadar.
yenilerinin hiçbir işe yaramadığını düşünerek utanmamaktır. ör: eski telefonlarda numara engelleme var ama yenilerde yok...
(bkz: nokia 7250)

ilk çıktığında kameralı tek telefon özelliğini samsung marka bir telefonla paylaşıyordu. o zamanlar babaya ait olan telefona dokunmak yasaktı, baba uyudutan sonra yada yemek yerken falan gizlice telefon ele geçirilip 0.3 megapixel fotoğraflar çekilip eğlenilirdi. bounce oynanırdı yakalanma korkusu ile...

ve birgün baba yeni telefon aldı, o efsane büyük kardeşin elindeydi artık, bana ise kardeşimin eski telefonu verilmişti. hayalimdeki telefon bu sefer de abla farkında olmadan ele geçirilir ve oyun oynanırdı. abla yakalayınca oyunları silmişti ve uzunca bir süre o telefon ablada mahsur kalmıştı.

aradan yıllar geçmişti.üniversiteye başlanmıştı, mevcut telefon dikkatsizlik yüzünden tuvalete düştüğü için yeni bir telefon alınmayacaktı. ilerleyen günlerde abla kendine yeni bir telefon almıştı, o efsane telefon arada bir kapandığı ve bazen çalmadığı hatta cevapsız aramaları göstermediği için dışlanmış, bir çekmeceye atılmıştı. oysa o bir efsaneydi! bu şekilde ölmesine izin veremezdim.

8 buçuk yıl süren bekleyişin ardından efsane benim olmuştu. arada bir kapanıyor,kamerası çalışmıyor, cevapsız çağrıları göstermiyordu, hatta oyunları da yoktu. ama o ilk kameralı telefondu. ve o artık ölene kadar hakettiği saygıyı bulacaktı. işte bu yüzden bu telefonda hiç bir zaman utanmadım, utanmayacağım...
telefonu asıl amacıyla kullanan insanlardır.
"ben hiç kimseyi umursamıyorum." izlenimi yaratmaya çalışmaktır.