bugün

Cem Yılmaz'ın, henüz yeni stand-up yapmaya başladığı zamanlarda yaptığı bir espri, seneler seneler sonra nihayet bu iddia sayesinde bir anlam kazandı benim için. Diyordu ki: "italya'nın dört bir köşesini gezdim, çizmeye benzer bir tarafını göremedim".
'budala' adlı romanı'ndaki bir alıntıyla yanıt verelim bu önermeye;

"Güzelliği dile getirmek çok güçtür. insanın buna hazır olması gerekir. Değerini bilmeyenler için güzellik bir bilmecedir."

dostoyevski, kahramanlarının portrelerini çizmekle yetinmez. dahası, onların fotoğraflarını çekip okuyucunun önüne koymakla da yetinmez. kişilikleri, düşünceleri, sevinçleri ve hüzünleriyle ete-kemiğe büründürerek yaşamakta oldukları çevrenin en ince ayrıntıları ile birlikte okuyucuya sunar. okuyucunun zihninde, kahramanları ve yaşam koşullarıyla ilgili tek soru işareti bırakmamaya özen gösterir. bu, ortam ve kişileri idrak ederek görmenizi sağlar ve o anı yaşamanız için mükemmel bir ortam hazırlar. kendinizi vererek okuduğunuzda siz de o romanın sessiz kahramanlarından biri oluverirsiniz.

onu okumak gerçekten güç iştir ama bir de alıştınız mı; ciddi bir bağımlılık yapar ve isim sahibi değme yazarların eserleri dahi size basit gelmeye başlar.

dostoyevski; okuyucusunu, yaşadığı dünyadan koparıp kurguladığı dünyaya alıp-götürme konusunda tanıdığım en büyük üstattır.
bu başlığı açan sözlükdaşımı tüm samimi duygularımla sövüyorum.
1877 de yazdigi the jewish question ile yahudlerin dunyada ne yapmaya calistigini ilk yazanlardan oldugu icin yanlis onerme. Buyuk bir yazardir.
fark şudur; dostoyevskinin kitaplarının yıllar sonra bile filmi çekilir, sayılan diğer yazarların kitabı anca okunup fesuphanallah deyip o saçmalıkları sineye çekilir.
böyle bir entry ve içeriğini ciddiye almak bile üstün insan ustaya ayıptır.
(bkz: Dostoyevski nin şişirilmiş bir balon olması)
sadece mars' tan dünyaya yeni gelmiş bir uzaylının onay verebileceği iddia.
hiç dostoyevski okuma zahmetine girmemiş insan söylemidir.

(bkz: başlık sıçmak)
cin ali hikayelerinden başka kitap! okumamışların katılacağı tespit!
carpilirsiniz len. adamin hayati bile bir basyapit gibidir. türkcenin kisir terminolojisiyle cok az yabanci dilden romanin tadina varilabilir.
nadya ile ivan diyerek katıldığım önermedir.
bahsedilen şahsa bu tür bir eleştiri abesle iştigaldir. (bkz: efendiler siz ibne misiniz)
büyük ihtimalle elif şafak, küçük iskender, canan tan vs. okuyordur. dostoyevski ağır gelir elbette.
suç ve ceza'yı okumamış insan söylemidir. oradaki hikaye örgüsünü, betimlemeleri yapan, duyguları hissettiren adam lan bu!
hocam "ayşegül tatilde" kitabından sonraki kitap olarak dostoyevski nin kitaplarından biri seçiliyor sonra bu ne biçim kitap ne güzel ayeşegül tatile çıkıyordu diyorlar. Tabi her şeyi geçiyorum insan beyninde geçerli bir kural var cern in tanrı parçacığından önceki projesi ve şöyle bir sonuca ulaştı (bilim dünyası sallandı) insanın bir şeyi anlayabilmesi için düşünmesi gerekir.
saçma sapan ve dayanaktan yoksun bir önermedir.
Sözlükte yazar olunca gerçek yazar havalarına giren gençler,
entry yerine yumurta çıkarıp, kendisini üstatla kıyaslıyor!
(serzeniş): forum-chat açıklaması: troller hezeyanlarıyla dikkat çekmek uğruna sözlüğün içine ederken, davranışları formata uygun görülüp; laissez faire deniyor olsa da biz doğru bildiklerimizi
Onlara defalarca dile getirmekten vazgeçmeyeceğiz!
"okuyayım dedim ama emin olun bi elif şafak, bir canan tan olamaz kendisi."

giriş cümlesinden sonrasını bile okumaya gerek kalmamıştır. bayağı bir trolleme çabasıdır. hatta okuma yazma bilip bilmediği bile şüphelidir.
dostoyevski dünya tarafından henüz keşfedilmemiş, değer verilmemiş bir yazar olsaydı hanginiz adamı övecektiniz? şu an verdiğiniz değerin onda birini bile vermeyecektiniz.dostoyevski sizin kötü yazar demenizle kötü yazar, iyi yazar demenizle de iyi yazar olmaz.adamın adı sırf 100 temel eserde geçiyor diye ve edebiyatçılar onu büyük yazar kabul ediyor diye onu büyük yazar olarak görenler var.koyun kültürünün sonuçları.bence de büyük yazardır.ama benim ona büyük yazar demem onu büyütmez, kötü yazar demem de onu küçültmez.sizin içinde aynı.
Dostoyevskinin mezarda ters donmesini saglayacak basliktir (bkz: kemikleri sizlamak)
kime göre neye göredir. görecelidir. bağıldır. relatiftir. okumayıvermek lazımdır beğenmiyosak.
kitaplarını ekonomik kaygıyla yazmasını düşünürsek vardır böyle bir durum. sayfa başına para aldığı için çok uzatır eserlerini.

bunun dışında nesi kötü bilemedim. kötü başka özelliğini bilen varsa benimle de paylaşsın.
(bkz: mal beyanı)
(bkz: entry nick uyumu)
saçma sapan ergen kitapları okuyan günümüz gençlerinin çamur at izi kalsın hesabı söyledikleri sözdür.