bugün

akplilerin çok üzüldüğü olaydır. çünkü adam akıllı bir muhalefet yapacak birisi gelebilir yerine.
istifa etmeyi bile beceremeyen bir şahsiyet olduğunu öğrenmemize vesile olmuştur. istifa ederken bile siyaset yapması, kendi kaçamağının(gerçek yada düzmece) faturasını iktidar partisine kesmeye çalışması ve buna rağmen insanların "vay bee, önce mesai arkadaşıyla beraber oldu, sonra istifa etti. ammada onurlu adammış" demesi çok garip. birde tabi geri gelme potansiyeli var. partisi için hayırlı olmuştur.
yapması gerekendi ve yaptı.

kabul eder veya etmez o benim sorunum değil açıkcası. eşinin ve kiminleyse veya değilse onun sorunudur.

bu tip siyaseti midem kaldırmıyor.
doğduğumdan beri sol görüşe inanıyorum. hemde bunu aşırı sağcı bir ailenin içinde yapıyorum.
adnan menderes in uçkurunu bir tek bizimkiler (ailemdekiler) konuşuyor zannımca. ben chp saflarında iken hiç bir zaman uçkurunun derdine düşmemiştim doğrusunu söylemek gerekirse. çünkü önemli bir mevzu değil. siyaset bu şartlarla yapılmaz.

siyasette kimsenin özel hayatı önemli değildir. bu adamlar günlük yolda ki insanlar gibi sevişiyor sıçıyor ve bazı zamanlar eşlerini aldatıyorlar. çoğunun yasak aşkları var ama benim umurumda bile değil. insanlar gücü daha fazla şeye ulaşmak için istemezler mi zaten.
siyaset yapan adamların hiçbiri peygamber değil. hepsi küçükken kahraman olmaya çalışan çocuklar. kahramanlar her zaman ilgi görür.

ama bazen sıçarsınız sizinde normal bir insan olduğunuz anlaşılır. işte o gün zaten kahramanlıktan istifa etmişsinizdir.

deniz baykal türk siyaseti açısından hiçbir zaman kahraman olamadı. süpermenin devamlı gazeteci hali kaldı. hiçbir zaman süpermen elbiselerini çıkaramadı. türk siyaseti açısından önemli bir karakterdi ama hiçbir zaman başrollerde olamadı.
hep figüran olup başroldeki oyuncuyu yüceltti.

figüran öldü. başroldekiler düşünsün.
Benzerlik olarak; (bkz: Aziz yıldırım)
yıllarca uğraştılar, bir yolsuzluğunu, katakullisini, usulsüzlüğünü, para yemişliğini, bir ihaleye müdahalesini çıkarmak için. ama bulamadılar, 10 kuruşluk bir açığı yoktu çünkü adamın... 40 yıldır siyasetin içinde olmasına rağmen tertemiz bir geçmişe sahipti adam. onlara çok garip geliyordu bu, olamazdı bu kadar, olmalıydı muhakka bir falsosu. ama yoktu işte temizdi adam. hazmedemiyorlardı bu temiz geçmişi, çünkü kendilerinde yolsuzluğundan, rüşvetie, adam kayırmacılığından, ihale takibine kadar her türlü pislik vardı. milyar doları aşan servetler, çoluğa çocuğa alınan gemicikler, eşe dosta peşkeş çekilen televizyon kanalları, birilerinin gösterdiği yabancılara üç otuz paraya satılan memleketin varlıkları... bütün bunları zaten deriiin bir uykuda olan halkıma çok güzel yutturup yollarına devam ettiler çünkü baykal onlar için siyasi bir rakip olamıyordu, evet temiz bir adamdı fakat halk buna itibar etmiyor, bir köpeğe verircesine kapısnın önüne dökülen makarnaya, kömüre bakıyordu. ve baykal'dan en çok "onlar" memnundu.

taa ki asıl meseleye sıra gelene kadar. artık mesele ne seçimdi, ne siyaset, ne de iktidar. mesele türkiye'nin dönüştürülmesiydi ve bunun için başlatılan karşı devrim hareketi artık son aşamasına gelmişti. dış güçler ve içerde bunun için seçilmiş işbirlikçiler tarafından adım adım sona gelinen bu projede son iki engel kalmıştı. biri ordu, biri de chp. ilk ve en güçlü kale olan tsk, ergenekon kumpanyasıyla neredeyse düşürülmek üzereyken, bir adam çıkıp darbeci diye suçlanmayı bile göze alarak, durmadan bunların tekerine çomak sokuyor, bütün art niyetlerini bangır bangır bağırıyordu millete. millet anlamıyordu belki, uyanamıyordu bir türlü uykudan, itibar etmiyordu baykal'a ve chp her girdiği seçimi kaybediyordu ama artık mesele seçim kazanmak filan değildi. zira birilerinin miadı dolmak üzereydi ve kuklacı zaten kuklalarını sandığa kaldırmaya hazırlanmaktaydı. sadece bu sön dönemeçte hiçbir bok beceremese de doğruları çatır çatır söylemeye devam eden bu ayakbağı susturulmalıydı... belli mi olur, belki de bu kez uyanırdı bazıları uykulardan.

ve sonunda yıllar yılı debelenip bir falsosunu bulamadıkları bu adamın sikinden taşağından medet umacak kadar alçaldılar. çünkü tam da bu dönemde işlerini şansa bırakamazlardı. bırakmadılar da... eveeet şimdi baykal'ı da yolladılar evine. son don kişot'da susturuldu ve artık önleri açıldı... şimdi bu araba son hız uçuruma doğru gidiyor ve bunu durdurabilecek tek bir güç var...

eeeeeyyy türk milleti... uyan artık uyan... aç gözünü... yoksa hala makarna mı istiyorsun ha?
abdullah abdülkadiroğlu'na göre farklı bir yaklaşım:
http://www.samanyoluhaber...tifasindaki-sifreler.html
aziz yıldırım gibi geri dönecektir. kimseler merak etmesin.
iktidar savaşını kazanarak istifa etmiştir. çok mutlu görünüyordu. *
gereksiz birşeydir.
düşen uçakta bulunan gereksiz ağırlıkların atılmasına bir örnektir.
chp uçağı son sürat yere çakılmadan önce pilotunu aşağı atmıştır.
pilot zaten becerikli bir pilot olsa iş bu noktaya gelmezdi.
işinden başka herşeyle ilgilenmiş pilot efendi.
bunca yıl siyasete gönül vermiş bir insanın bu şekilde gitmesi, olmadı...
istemem yan cebime koyculuğun en belirgin göstergesidir.
(bkz: aziz yıldırım usülü istifa)
baykal karşıtı biri olarak söylüyorum ki böyle gitmesine üzüldüm.ama onurlu bir insan olduğunu göstermiştir istifasıyla.kesinlikle geri dönmemelidir.kendisine yapılan ne kadar aşağılık bişey olursa olsun bu adam cumhuriyeti kuran partinin lideridir ve türkiye'ye örnek olmak zorundadır.eğer geri dönme gafletine düşerse hem kendisi hem chp çok yara alır.bir kere sağ kesimden oy alma ihtimali kalmaz hatta kemikleşmiş kitlesini bile kaybedebilir chp.geri dönme baykal lütfen
ismail yk dan geliyor (bkz: neolur gitmee)
yine ismail yk dan geliyor (bkz: allah belanı versin)
ve son olarak yine ismail yk dan geliyor (bkz: doksan altmış doksan vücudum var hacı)
http://www.youtube.com/watch?v=wjYphZQXKtc
youtube'a giremeyenler için
kaset komplo dedi
istifa etti gitti.
ama dönerim diyor:
kaset komplo ise, dönecekse neden istifa etti?
ilişki yoksa neden yalanlamadı?
karısını aldattığı doğruysa siyaset hayatı bitti.
iyi ki istifa etti.
hıncal uluç un hala hakkında yorum yapmaktan çekindiği olay.
isabet olan durumdur.
tarafların hala açık ve net bir şekilde yalanlamamış olması nedeniyle gerçek olduğu düşüncesini kuvvetlendiren video kasetin ardından önce her zamanki gibi iktidarı suçlayıp daha sonra yerine kim gelecek tantanasına sebep olarak kaset olayını gündemden düşürmek, günün birinde ayağını kaydırmaya niyetenecek rkiplerini ortaya öıkarıp şimdiden ezmek vb. taktiklerle kurgulanmıi bür oyun izlenimi doğuran manevradır. aksi olsa adam partim beni sitiyor dedirtmek için elinden geleni yapmaz, parti başkanlığı için aday olmayı düşünebileceklerin önünü tıkamazdı. chp mevcut haliyle hiç genel başkanı istifa etmiş bir partiye benziyor mu sizce? tıpkı sosyal demokrat bir partiye benzemediği gibi hayır.
Bugün itibari ile tam 5 yıl olmuştur.
Bir takım kendini bilmezin, hiç bir değeri olmayan Deniz Baykal namlı şahıs TBMM başkanı seçilemedi diye, orasını burasını yırtarcasına Devlet Bahçeli'ye ve MHP'ye saldırmasını anlayabilen var mı? Deniz Baykal, çok değerliyse, niye CHP genel başkanlığından apar topar istifa etti? Kendisi evliyken, yine evli bir kadınla, genel başkanlık nüfuzunu kullanarak cinsel ilişkiye girdiği ortaya çıktığı için, apar topar istifa etmemiş miydi CHP genel başkanlığından? Bo kadıncağızın halini geçtim, kocasının halini düşünen var mı? Ben mi yanlış anımsıyorum, bunadım mı yoksa? Bu çok değerli (!) şahıs, niye TBMM Başkanı olsun ki? TBMM Başkanlığı, CHP genel başkanlığından değersiz midir? Asıl sorulması gereken soru, bu çok değerli şahsın (!) niye TBMM'nde vekil sıfatı taşıdığı olmalı? Bugünlerde en çok antalyalı chpli seçmene acıyorum. Yine umum reisleri KK'nin deyişiyle "tıpış tıpış", bu ahlaksızı milletvekili seçecekler. Kolay gelsin.