bugün

oldukça büyük bir şehir olsa da eski ve sükunetli havasını kaybetmemiş, etrafı yemyeşil, ortasında tarihi bir kaleye sahip, millennium stadına rugby ya da futbol izlemek için sokaklarından formalı insanların aktığı galler başkenti.
bir stone sour şarkısı..

This fluid feels like pain
This stoic mood is all in vain
I reach into the dark
I tear the sun and me apart
How many years ago
How many deaths I can't let go
My flesh is temporary, my God extrodinary

you.. can't.. kill.. MY... MIND
a man delivered can never make his way in darkness I know tonight will end but I won't give this life away again

Sifting through the seen debris
Oh my father call to me
This smoke is in my blood
This ? is just no good
Save me from my bitterness
Give me up I did my best
Chalk this system full of shit
Lock this fucker ?

you.. can't.. kill.. MY MIND
a man delivered can never make his way in darkness I know tonight will end but I won't give this life away i won't give this life away

a man surrendered can never find his own forgiveness i know my life will end but i won't give tonight away.. i won't give tonight away!

Oh yeahh!
icinde tek turk restorantı olan, cardiff korfezinde kendi kucuk iskelesi uzerine kurulmus ''bosphorus turkish restaurant''ı barındıran doga harikası ulkenin guzel kenti.
chelsea'nin en büyük düşmanlarından biridir . şehir olaraksa çok güzel bir şehirdir , büyüktür , eski yapısını tüm haşmetiyle korur .
buraya gidecekler mevsime bakmaksizin yanlarina kazak falan almayi ihmal etmemelidir. zira hava durumu her an degisebilir. zaten genelde kasvetli bir havasi var. ayrica merkezinde antalya cafe ve bosphorus adinda harika iki turk kafesi var.
kanada'nın güneybatısında yer alan alberta eyaletinde bir hamlet*.

eyaletin ve ülkenin tüm yerleşim birimleri için:

(bkz: alberta/#8798176)
(bkz: kanada/#8794084)

(government of canada)
(hometowncanada)
galler şehridir, futbol takımı cardiff city fc'dir, sözlükte cardiff city olarak geçer.

ölmeden gidilip görülesi, hatta yaşanılası bir yerdir. imkânım olursa gençliğimi cardiff'te, 40 yaş ve sonrasını berlin'de geçirmeye, her sene de 2-3 ay norveç ve isveç'te kalmaya niyetliyim. ha imkân olur mu? hehehe.
şehir merkezindeki çarşısında primark ve poundlandadında iki mağaza vardır. mutlaka ilkine ucuz ve kaliteli kıyafet diğerine de envai çeşit yiyecek içeceği sadece 1 pounda almak için uğrayınız.
An itibariyle 6 aydır yaşadığım şehirdir.Gezip, görülebilecek oldukça yeri vardır.Cardiff kalesi, Cardiff koyu* ,Llandaff katedrali sadece birkaçıdır.Mekan taş çatlasın dörtyüz bin nüfusludur fakat yeterinden fazla büyüktür.Bu kadar nüfusa göre gereğinden fazla bar,klüp,disco,canlı müzik mekanı bulunmaktadır*.En önemli mekanlar Glam,Revolution,Oceana,Live lounge bunlardan bazılarıdır.Gece hayatına önem veriyorsanız,kesinlikle doğru adrestesiniz demektir.Nerdeyse her gün "hadi bugünde kabotaj bayramını kutlayalım!" halet-i ruhiyesi içinde onbinlerce üniversite öğrencisi ve bir o kadar da galler ahalisini,hayatınızda görmediğiniz hallerde görebilirsiniz.Gündüzleri gezip görülebilecek yerleri olan güzide bir avrupa kentiyken,geceleri kendinizi Sanitorium oyununda hissedebilirsiniz(eğer gece hayatına o kadar takmıyorsanız).Genel olarak ingilizlerin aksine rugby,galliler için futboldan daha önceliklidir(her ne kadar pek iyi olmasalarda).Yeme içme baabında Tesco ve Sainsbury marketleri mabet halini alır uzun süre kalanlar için."Ben yemek yapamam,en iyi ihtimal yumurta kırmak." diyorsanız, buralar tam size göre.Çünkü mikrodalgada hazırlanan hazır ve enteresan ki güzel yemekler mevcut.Buradan tüm sözlük ahalisine söyleyeyim ki bilindik mevzu doğrudur,hem de sapına kadar,o da buraların pahalı memleket olması.Yok Cardiff Londradan daha ucuzdur geyiğini bir kenara itin.Tesco'ya gittiğinde "Ha sen Londrada olmadığın için Londrada 2 pound olanı ben sana 1 pound'a vereceğim." demez kimse.Genel bir bakışta da(kira,ulaşım,...)çok az bir oynama harici bütün birleşik krallıkla aynı haldedir ekonomik açıdan.Tütün mamulleri tüketen arkadaşlara önerim ise,eğer uzun süre kalıyorlarsa sigara sarma becerilerine başlasınlar,çünkü fena pahalıdır(en ucuz 20'li bi paket sigara 5.28 pound,yaklaşık 13TL'ye gelmekte,şemsiye fena halde açılmaktadır).Birkaç Cardiff barında (ki tescolarda da) Efes bira mevcuttur fakat rakı isterseniz türk restorantlarına gideceksiniz.Mart'ın ilk haftasına milletin yakasında nergis ya da pırasa(aynen bildiğiniz pırasa) görürseniz şaşırmayın.Galler'in ünlü azizi St. David Günü kutlamaları yüzündendir.Hava şartlarına gelirsek,genelde bütün birleşik krallık içinde en ılıman iklime sahip mekandır,fakat bu sizi yanıltmasın.Banko kazak,hırka bulundurun.Yağmurluk alın ve yağmurluğu da paraya kıyıp ingiltere ya da gallerden alın(Adamlar neyle uğraştıklarını biliyorlar).En basit örneğiyle; 4 gün önce yağmur başladı ve 2 gün sürdü bu yağmur.Ertesi gün sabah günlük güneşlik iken 2 saat sonra fırtına başladı,yağmura döndü,dolu yağdı,sonra 23 derecelik mükemmel bir bahar havası oldu öğlen 2 gibi.istanbul havasına küfreden kişiler,buraya geldiğinde dilde tüy biter.Karamsarlığa da kapılmayın,2 haftada 1 ya da 2 kez olur böyle manyak havalar.Cardiff'e direkt uçuş sadece KLM yapıyor ve biraz tuzlu,londradan ya da çevre illerden gelecekler otobüs şirketlerini tercih etsinler,çünkü bu birleşik krallıkta en ucuz ulaşım otobüs.Londra-Cardiff 3 saat 10 dakika sürüyor.
britanya ziyaretimizde bir saatliğine de olsa şiddetli yağmura yakalandığımız güzel galler kenti.

yemyeşil doğası, şehrin hemen her yerinden geçen kanalı(özellikle millennium stadium'un bu kanala yakın oluşu hoş bir görüntü doğuruyor) cardiff castle ve katedraliyle turistik bir şehir kesinlikle.

şehirde dikkatinizi çeken şeylerden biri şüphesiz ki gaelceoluyor. oldukça karmaşık geliyor kelimeler, telafuz etmek gerçekten başarı.

edinburgh kadar güzel bir şehir değil ama sakinliğiyle ve telaşsız ortamıyla zaman zaman londra'dan çok daha fazla keyif verecektir bu şehir sizlere.

stadyumun kanala bakan kısmında yani kanalın diğer tarafındaki cadde hostel ve otel kaynıyor. hem temiz hem de uygun fiyata kalacak yer bulabilirsiniz buralarda. ama önceden internetten ayırtmak daha avantajlı tabii ki.

şehir aynı zamanda çoğu ingiliz şehrinin aksine akşamları da hareketli(town centre)

güzel vakit geçirebileceğiniz, orta büyüklükte, şirin bir galler kenti diyebilirim. sabah gelip o gün şehri dolaşmak, gece orda konaklayıp ertesi gün akşama kadar şehirde vakit geçirip başka bir şehre geçmek ideal bence. (1 gece 2 gün gibi düşünebilirsiniz) daha fazla vakit ayırmanıza gerek yok.
Alkol tüketiminin çok fazla olduğu şehir.

görsel
Championship'i ikinci sırada bitiren Galler ekibi Cardiff, 4 yıl sonra Premier Lig'e çıktı.

http://www.haberturk.com/...emier-lig-de-1952079-spor
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar