bugün

beş duyu organımızla algıladığımız ya da algılayabileceğimiz ya da algıladığımızı sandığımız elde edilen ürün ya da ürünler.
anlamak, denemek sonucu elde edilebilecek hede.
(bkz: bilgi üniversitesi)
kutsaldır.
2 bilgi = 1 imkan.
sayısı 2 dir.
bir şeyin farkında olmak ya da onu anlamaktır. Bilginin, “kabullenme, onaylama” yeterliği olduğu da söylenmektedir.
Düşünceler ürünü..

Doğru veya yanlış.
insan aradığının ne olduğunu bilmeden, bulduğunun da ne olduğunu bilmez…
bilgi de iki çeşittir; biri,mevzuu bilmek, diğeri ise o mevzuu nereden öğreneceğini bilmek.

salih mirzabeyoğlu
"Biligsiz kişi köñli kum teg-turur
Ögüz kirse tolmaz ap ot yem önür"

-bilgisiz kişinin gönlü çöl gibidir;
-nehir aksa ne dolar ne de bir ot büyür

kutadgu bilig
ilim bir nokta idi. Onu cahiller çoğalttı.
Ebu Zer’den (ra) rivayetle;
“Kişi ilim öğrenirken ölürse şehit olarak ölmüş olur.”
bilgi mebzul, anlam kıttır.
Okullardan alınamayandır.
Bilgi sahibi olmak, insanın kendini mutlu ve iyi hissetmesini sağlar ve bu aristo'ya göre fiziksel mutluluğun üzerindedir.
doğru inançtır.
william kingdon clifford'un ''bir şeye yetersiz delile dayanarak inanmak, herkes için, her zaman ve her yerde yanlıştır.'' sözü dikkate alınarak doğru inancın doğruluğuna ahlaki bir özellik verildiğinde, yani; doğru inanç, bir önermeye yeterli delile dayanarak inanma olarak tanımlandığında sokrates'ın ''doğru inanç bilgidir.'' tanımına yaptığı itirazdan ve edmund gettier'in ''gerekçelendirilmiş doğru inanç bilgidir.'' tanımına yaptığı itirazdan etkilenmeyen bir ''doğru inanç bilgidir.'' tanımı elde edilir.
Sınırı olmayan, sahip oldukça, sahip olunamadığının farkına varılan şey.

Kimine göre yaradanın kodu.
Bu çağda en büyük güçtür.
ibn rüşd e göre bilgi düzeyleri üçe ayrılır:

1. Hatâbî bilgi: duyular kanalıyla elde edilen ilk bilgilerle yetinmek demektir.
Bu yolu tercih edenler duyu ve hayal gücünün ötesindeki şeyleri idrak edemez ve sadece "yok"derler.

2. Burhânî bilgi: duyu ve hayal gücü ile yetinmeyip aklı çalıştırarak, bilinenden hareketle bilinmeyeni öğrenmeye gayret eder. Aklî kıyas yaparlar.

3. Cedelî (diyalektiğe dayalı, tartışmalı) bilgi: bu düzeydeki kişi sadece gördüğü, hayal ettiği ve duyumsadığı ile yetinmekten ibaret hatâbî bilgi düzeyinin ötesine geçmeyi denemiş, bazı gerçekleri anlamış, ancak elindeki malzemeyi kesin aklî kıyasla destekleyecek bir hâle getirmemiştir.
Bu seviyedekiler, aklî kıyas yapabilecek nitelikte olduğu hâlde ilgilendikleri sahanın gerektirdiği temel bilgilerden ve yöntemi doğru uygulamaktan mahrum kaldıkları için önyargılarını atamamışlar; bu yüzden burhânî bilgi düzeyine erişememişlerdir.
insanları aydınlatan, merakları gideren ve yalnızca doğru olduğunda bu tanımlamanın geçerli olduğu sözcüktür.
farklı meslek dallarında ayrı ayrı tanımı yapılsa da, bilgisayar ortamındaki kısa ve net tanımı; verinin işlenmiş halidir.
Ben sana bir elma versem, sen bana bir elma versen, bende bir elma, sende bir elma olur. Ben sana bir bilgi versem, sen bana bir bilgi versen, bende iki BiLGi, sende iki BiLGi olur.
(bkz: KONFUCYUS)
nöronlara kodlanır.
En yalın haliyle bilme eylemine vesile olan süreç veya eylem. Özellikle son dönemde "Enformasyon" tanımı kullanılmakta. Bu tabir bilginin doğasında var olan araştırma veya okuyup tartışma ile kopuktur. Enformasyon internet üzerinde elde edilen bilgi olmayan bir veridir. Sadece bir veri özelliği taşır. Artan bilgi kirliliğine bakınca da enformasyona bağlı olarak böylesi bir felaketin yaşanması gayet doğal.

Ve kitap okuyun, korkmayın...
ulaşmanın, mutluluk ve heyecan muhtevasından oluşan bir his verdiği şey. bu hisse ulaştığım sürece yaşamı hep seveceğim.