ben bu yazıyı sana yazdım

kendine iyi mi bakarsın, üstün açık mı uyursun, montsuz dışarı mı çıkarsın, allah belanı mı verir, beni hiç ilgilendirmez artık.

sen kadın hep güzeldin ve hep vahşi bi tarafın vardı, ben ise sana av olmayı hep sevdim.

çok zor be sevgili. seni sevmek güzel, kalanı çok zor.

şu anıların hep en güzellerini hatırlamak zorunda mıyım?
içimi acıtıyorsunuz işte yapmayın şunu.

bi küfür daha karanlığa..
bi kara bulut daha aydınlığa
kimim? neyim? enkazım nerde..
bulamadım yıktığın yerde..

adını anmayacaktım yine de..

rüyama girmeseydin..
duvarlarım olmasaydın her gece..

--spoiler--
erdemli cümleler
--spoiler--

5 gün kaldı doğumgününe. ikinci kez kutlayacağım doğumgününe. bu kez şehrinde olacağız elele. denize karşı şükrederken varlığına, saçlarının kokusunda sarhoşluk... insanlar yine çok yakıştıracak bizi birbirimize biliyorsun değil mi? boyu boyuna diyecekler. ben seni ömrüme çok yakıştırdım. acın acıma, gülüşün içime... seni çok seviyorum.

gecem radiohead ile başlayıp müslüm ile son buluyor belki gerçekten hastayım ama şu an senin için değil kendim için üzülüyorum.

kıskanırım seni ben kıskanırım her şeyden...

senin yüzünden terkettim sevdiğim küçük ıssız adamı. hayatın kargaşasından kaçıp sığındığım o sakin limanı. umarım mutlusundur şimdi. aman ne diyorum ben. diğerleri gibi senin umrunda da değilim ben. hatta senin için yaptıklarımı, hissettiklerimi bilmiyorsun bile ve iyi ki de öyle. bilsen havalara girerdin birde benimle dalga geçerdin. bu yazıyı da okumayacaksın zaten. gece gece saçmalamak iyi geliyor sanırım.

bazen içersin ya, unutmak için.
öyle silikleştin ki artık, anıların bile öyle uzak ki benden.
hatırlamak için içiyorum son zamanlarda.
kalbim acı çekmesin diye içiyorum.
delirmeyeyim diye içiyorum.
düşünsene, kalbinin var dediği bir şeyi beynin hatırlayamıyor.
eh be sevgili, hiç yapmam derdim,
sayende ilk defa kendim için dolduruyorum kadehleri,
kendim için içiyorum,
sana içiyorum,
ve yine bir ilk,
senden geçiyorum,
yardan geçiyorum.

sen benim mathilda'mdin. senin istedigin kadar sevemedim, senin istedigin kadar sevgimi belli edemedim. ama zamani geldiginde canimi verecek leon'nundum. sen benim kucuk mathilda'mdin totik.

su salak hayatta ne zaman prensiplerimden cizgimden dogal tavirlarimdan vazgecip romantik adam olayim kibar olayim empati kurayim dediysem hep pisman olmusumdur.

hayatini sikip birakacaksin, kaba olacaksin, kendin olacaksin, deger vermeyip avans vereceksin yeter amk. senden degerlisi yok.

fazlasi türk kizina cooook fazla.

ne söylemeye çalıştığını gayet iyi anladım, mesaj alınmıştır hocam.

sen sevmeye yeltenmemişsin çocuk
belki de kendine güvenmemişsin… işte bu yüzden kızgınım sana.

kaldırımları saymadan yürüsem, kaldırımın sonunda ölecekmişim gibi hissediyorum. ölecekmişimde onunla ne kadar yürüdüğümü bilmeyecekmişim gibi…bekle deyip giderse biri sakın beklemeyin
sesini unutursunuz, yüzünü, kokusunu.. yine dönmez o. hani arkasından su dökmeyi unutmuşunuz gibi.

her an her saniye aklimdasin, kalbimdesin. iste ben o aklimin da, kalbiminde amina koyayim.

Bazı insanları anlayamıyorum. içlerinde ne besliyorlarsa sanırım içeride çürümüş. *
işte o kadarsınız, kokuşmuş fikirlerin adamısınız siz.
Her gidişin bir dönüşü olduğunu düşünen zihniyet, senin de için çürümüş.
Hansel ve Gratel'den de mi öğrenemedin? '' geçtiğin yollara ekmek dökmeyi ''
şimdi nasıl döneceksin acaba? kuyruğuna baka baka geri dön bence hiç yanaşma bu tarafa, cadının evi var çünkü ormanın sonunda...

çok aptal ve çirkinsin keşke ölsen.

Sokağın köşesinde her sabah beklerken yanına geldiğimde gülerek gül istedim, ama senin kafanda hep sorular vardı. bana baktığında için titresin istedim, ama sen kendini bana hiç veremedin. hayatının değerlesi olayım istedim, ama sen hep beni geride sakladın. beraber kahkahalar atıp deli gibi eğlenmek istedim, sen bana dikkat çekme dedin. kendimi kollarına bırakıp 'biz' olalım istedim, sen hayatımı ele geçirmeye çalıştın. beni dolu dolu sev dedim, ben sevgimi belli etmem dedin. ben böyleyim beni böyle sev istedim, böyle olursan...
şimdi ben gidiyorum. Gitme dedin ama çok denedim, çok zorladım, çok istedim bir olmayı ama sen, ben tam gülecekken hep benden bir şeyler aldın. Tükendim. kapattım kalbimi aklımla. sustum. geri çekiliyorum. zorlama kalbimin kapılarını bile bile lades demek istemiyorum.

uyurken cebimden caldigin 100 tl icin cok tesekkur ederim amina koydumun karisi. ben de kac liralik hatun diye dusunuyodum lan, super yardimci oldun.

(bkz: dusurulen kizin orospu cikmasi)

en degerli falan degil tek degerli varligim iyi ki varliginla hayatima anlam katan hayatimi guzellestiren sensin herseyinle o kadar asigim o kadar seviyorum ki seni...
senin olmak icin bir an bile dusunmedim, iyi ki seninim tum benligimle
her gun yeniden yine asik oluyorum sana bu gece oldugu gibi
seni cok seviyorum
herseyden
ve herkesten cok
hayatimda hicbir seye iyi ki demedigim gibi
iyi ki hayatimdasin iyi ki hayatimin anlamisin herseyim

Yumurtayı kırmayı bile bilmiyosun ama çok güzel iftira atmayı biliyon amk?

börek ister misin?

börek ister misin? kaldı da misafirden.

bir insandan hem tiksinip hem de nasıl sevebilirsin ki? Nasıl becerebiliyorum bunu bilmiyorum.