ben bu yazıyı sana yazdım

ortak olmayacağız ama eşit olacağız. bunu ben sevdim, sen ne yapacaksın bakalım... üstün olmayı seviyorsan sevmeyeceksin. aşşağılık olma korkun varsa bu sana iyi gelecek. sana iyi gelip gelmeyeceğini önemsemeden yazdığımı bilmeni istiyorum...çünkü biz insanlar hayallerle yaşıyoruz ve çoğumuz akşamın geç saatleriyle akraba...

eğer bir gün gidersen bütün gün evde kek yaparım.
müzik dinlerken keki fırında unuturum.
keki yakarım.
o yüzden gitme.
gitmeyi düşünürsen,üstüme sıkı bir şeyler giyinmeden dışarı çıkarım.
üşürüm,hastalanırım.
hastayken çekilmez biri oluyorum.
gidersen bütün müzikleri bitiririm.
müzik biter mi hiç deme.
sen gidersen biter.
o yüzden gitme.
sen gidersen dişlerimi fırçalarken aklıma gelirsin,ağlamaya başlarım.
bence beni öyle görmeyi istemezsin.
bu yüzden.
bence gitme.
eğer gidersen yağmur mu kar mı olduğunu bilecek zamanı kendinde bulamadan yeri çakılan dolu tanesi gibi olurum.

sevgilim.. hani bana diyorsun ya beni anlamıyorsun diye. evet ben seni anlamıyorum, anlamaya çalışmıyorum dümdüz seviyorum seni işte. bazen evinde bir sehpa olasım geliyor, bazen pencereni açtığında karşıdan görünen elektrik direği. o kadar yokluklarım var ki acısını senden çıkartıyorum herşeyin farkındayım. keşke kanarken seni de kanatmasam, keşke sadece yara bandın olsam yaran değil. mevsimlerimiz mi değişti yoksa sadece baharın içinde birkaç gün soğuğu mu yaşıyoruz bilmiyorum. tek başıma ne zor hayal kurmak bir bilsen üzüntüden migrenin azar eminim. miden de ağrır kesin. evinde bir sehpa olsam kenarıma ayağını çarpardın biliyorum. o kadar işe yaramaz, o kadar kötü biri gibi hissediyorum artık. azaldı gülüşlerin, beni gördüğünde hani o kafanı eğip, günlerdir susuz kalmış da suyu görmüş gibi mutlu olurdun ya olmuyorsun artık. hani her düştüğünde kaldırıyordum ya seni? bu kadar mı derine düştün sen? ben bu gece kötüyüm sanırım. belki de kuruntu yapıyorumdur ama kötüyüm. ben yarın gece de kötü olurum. tek başıma hayal kurdukça kötüyüm ben. ve çok fena düştüm. tut da kaldır beni hadi.

şt, şuanda bu entryi okuyan insan. limonlu cheesecake kazandın!

aşk diye bir şey vardı, ilk bindiğim trenin, son vagonunda kaldı.

sana o kadar çok söyleyecek söz biriktiki içimde şimdi başlasam günlerce susmam ama sadece bir şimdilik bir cümle çıkıyor ağzımdan: beni yine ağlattın ya seni tebrik ediyorum.

öbür türlüsü seni kandırmak olacaktı. başlarken de söylemiştik ya; ne olursa olsun dürüst olacağız birbimize karşı diye. işte bende sözümü tuttum.

sen o makamı hak etmiyorsun.

Sana yazacağım ama san kim lan ? Hayır tanısam tamam ama kim bu san herkes yazıyor san a. Amerikalı bir aktör falan mı ki hani bob , san gibi isimler olurya.

seni öyle seviyorum ki...peki kelimeler yetmiyor anlatmaya..en azından bu şarkı ikimizin şarkısı olsun..

http://www.youtube.com/watch?v=rxumzh4igKk&feature=related

yokluğumda aramayan, varlığımda sorar mı?

gönül kapısı içerden açılırmış.

Geçip gider içimden rengarenk arabalar derken duygusal bir cümle kurmadığını bil isterim altında gizli olan "motor" benzetmesini anlamadım sanma.

sen, bu entryi okuyan muhteşem insan. gel de geleyim. sıkıldım..

--spoiler--
" Ben neden senin avuçlarına bakarken kendi hayat çizgimi aradım? Ben neden hava durumu sunucularının bölgelerde ki gözyaşı miktarlarını da belirtmesini bekledim, yağmurlarla birlikte? Ben neden bütün süpermarket raflarında senin konserveni aradım? Ben neden senin telefon numaralarını kutsal kitaplarda bir şifreye denk düşürmeye çabaladım? Ben neden soğuk suyla yıkanırken hep sen üşüyorsun sandım? "
--spoiler--

Günde bir kez seni düşünüyorum.
O da 24 saat sürüyor.

artık sana yazmaktan gerçekten sıkıldım, insan bir kere bile olsa okumaz mı yazıları mı?
insan bir karşılık verir ya.*
nerdesin nerdesin...

yolun açık olsun.

aylar sonra gel göreyim dediğinde iyi ki gelmişim.gözümde büyüttüğüm o kocaman gördüğümün aslında minik bir tepecikten ibaret olduğunu anladım.

benim gibi asi ve sert bir insanı masum bir kedi gibi yapan insan ; seni öyle çok özlüyorum ki...

gönlüm hep seni arıyor... neredesin sen ?...

evleniyormuşsun, mutluluklar...

hadi gel sevişelim, eski köprünün altında.

hala bi belkiye sahibiz. gel, bak.

anladığım kadarıyla bu başlıkta yazar içini döker alkollü ya da alkolsüz farketmez.