bugün

köpek kovalayan oğluna kürekle vurarak köpekten kaçmamasını öğreten babalarda görülen garipliklerdir.
her gün gelip 'ne var o içine sıçtığımın bilgisayarında başından kalkmıyorsun?' diye sorması ve üç aşağı beş yukarı her sorusuna aynı cevabı almasına rağmen yine gelip aynı soruyu sorması.
babanın evlatları tarafından anlaşılamayan davranışlarıdır.
mesela para isteyince yüzünü ekşitmesi, tamam istemiyorum kalsın demenizi beklemesi, televizyon kumandasını hiç bırakmaması, sürekli aynı kanalı izlemesi, ev ahalisine 3 saat haber izletmesi falan filan. benim babam mesela, adam akşam 6'da ntv'den başlar 9'da kanal 7 ile final yapar. ab müzakere süreçlerini, entegrasyon, deklarasyon, fasıllar, mutabakat zaptları, üyelik sürecindeki ülkelere ayrılmış destek fonları filan...bunların hepsini yakından takip eder. hepsini takip eder ama hiç bir şey anlamaz. kanal 7'yi listede 39. sıraya kadar attım ama yine 1'den başlayarak yavaş yavaş gidip buluyor. 3'e ve 9'a basıp gidebilir ama o bunu yapmıyor kendi özel yeteneklerini kullanıyor yıllardır yüzgöz olduğu televizyona karşı. bir gün kalkıp tek başına avrupa'ya girecek diye endişeleniyorum.
çocukken uyku tutmayan gecelerde babanızın banyoya girip duş alması. ardından annennizin de aynı şeyi yapması tabi sizin anlamamanız. niye gece yapyorlar acaba bir hikmeti mi var demeniz. büyüyüp durumu anlayınca vay azgın teke demeniz.
dvd player ı salona bağlamamı istemesi. bağlama esnasında her işe karışması. o oraya olmaz, o öyle mi takılır gibi söylemlerle insanı germesi. sonra bırak ben yaparım diyerekten kendi halletmek istemesi. beceremeyince de bozmuşsun sen bunu diyip, azarlaması. sabır.
ablanızı arayıp dedikodunuzu yapması.
(bkz: aa vallahi ayıp)
(bkz: uyumuyordum ki ben hepsini duydum)
büyüdüğünüz de sizi dövme isteğinin küfür etme isteğine dönüşmesi. ben büyüdüğümde ne gibi bir evrim yarattı babamda anlamadım.
(#6618822)
leb demeden leblebiyi anlamamızı bekler babam,kendisinin zaman zaman dilsiz olduğunu düşünüyor olmasındanmı bilinmez, parmağını bir yöne döndürmesi ile ne istediğini anlamanızı ister bu nedenle..
masa üstünde bulunan onlarca objeden onun ne istediğini hemen anlamanız gerekmektedir.
leb demeden leblebiyi anlama yetimiz sayesinde gelişmiştir, minnettarız.
(bkz: paranoyak babalar)
Klasiktir...

baba:Cevap versene!
Ağzını açtığın an...
tekrar baba:Sus bana cevap verme.
telefonda konuşmanız daha bitmemişken birden yüzünüze kapatması.
babanın genel hiperaktif kompozisyonudur.

raund 1:

sabah 8 suları baba uyanır salona gelir, annenin hazırladığı kahvaltıya bakar:

-sen benim çorba içtiğimi bilmiyor musun, 35 yıldır öğrenemedin mi biyinsiz!!!

diyerek sofraya rest çeker, anneyi haşlanmış lahana kıvamına sokar sabahın köründe!!

raund 2:

öğlen 1 sularıdır, baba işyerindedir, son ödeme tarihi geçmiş telefon faturasını kontrol eder ve büyük erkek kardeşe:

-30 kişisiniz bir faturayı neyim yatıramadınız mı, sizden gelecek kerametin anuna koyum!!

diyerek büyük erkek kardeşi koyun gibi kırpar!!

raund 3:

akşama doğru 6 sularıdır,baba eve gelir, banyoya girer elini yüzünü yıkamak için, banyoda asılı duran havluyu beğenmez:

-goca evde bir tane mi havlu var, siz akşama kadar evde nörüsünüz, anasını avradını zikim emeklerim hep boşa!!

diyerekten bu kez aile bireylerinden herhangi birini pas geçer; kendi kendine kaynar su olup buharlaşır.

raund 4:

akşam 6 sularıdır, ailecek sofraya oturulur, baba ağzını şapırdata şapırdata yemek yerken küçük oğlu tarafından tv görme açısı kapatılır,ağzı tıka basa doluyken:

-eheueheuheueue çek lan gafanı, koca tarlada sıçacak yer bulamadın mı!!!

diyerekten küçük erkek kardeşi de ağzındaki yemek parçalarıyla yaylım ateşine tutar!!

raund 5:

akşam 7 sularıdır,baba klasik şekerlemesine yatar yemekten sonra, 4 yaşındaki torunu da dedesinin uyuduğu alanda bağırarak oyun oynamaktadır, baba ansızın küçük kızın bağırmasına uyanır küçük kıza bakarak:

-terbiyesiz eşşolleşşek!!!

diyerek torununu da çalar saat gibi zırıl zırıl ağlatır!!

raund 6:

akşam 8 sularıdır, baba bir elinde çay bir elinde kumanda, televizyonu seri tıklama yağmuruna tutmuştur, ansızın bir magazin programında serdar ortaç denk gelir, -zaten babanın kara listesine girmiş şarkıcılardan biridir-, bir an o kanalda durup:

-şu solucana bak hele hele şu neyim sanatçı olmuş, hele şu itnetora ne söyler ki bu, bunu kim dinler solucan!!!

diyerek allahın serdar ortaç ını bile popstar jürisi edasıyla joplar oturduğu yerden!!

raund 7:

akşam 9 sularıdır, baba, çayını bardaktan hortumlamış, meyve menüsünün hesaplarını yaparken, evin ortanca çocuğu babanın çay tabağından kaşığı alırken baba hemen püskürür:

-yav benim gıcık olduğum işleri yapmayın, götür şu bardağı cinleri tepeme yığdın hep!!

diyerek evin ortanca çocuğunu da bir güzel turşuya çevirir!!

raund 8:

akşam 10 sularıdır,baba kumandanın suyunu çıkarmış, uykusunu almıştır, kalkıp evin içinde bir tur atar, mutfağa doğru kırar dümeni, içeri girdiğinde mutfağın duman altı olduğunu görüp hemen evdeki tiryakilere basar kalayı:

-ciğara mı içersiniz,eşşeğin zikini için, bok için , çok kafanızı vurursunuz!!

diyerekten yine aile bireylerini toplu biçimde tarar,evdeki tiryakilerin dumanı kulaklarından çıkar!!

raund 9:

akşam 11 sularıdır, babanın maşallah boğazı hiç boş durmamaktadır, sobanın dibine geçer, ceviz -fındık -fıstık vb. yicekleri kavurup mideye indirme çalışmaları yapmaktadır, kardeşlerin en büyüğü yani evin ablası babaya çaktırmadan bir tane ceviz çarpmaya çalışır ama baba hemen tıkırtıyı duyup:

-babasına bir bardak suyu getirmeye erinen evlat işte utanmıyor şuraya koyduğum 3 cevizi almaya!!!

diyerek ablayı da bir güzel kabak çekirdeği gibi kavurur laflarıyla!!!

raund 10:

saat 12 sularıdır, artık baba esnemeye başlar, gün boyunca yürüttüğü psikolojik savaş onu epey yormuştur,usul usul yatağına gider, herkes derin bir oh çekmektedir neredeyse, şimdi derin bir sessizlik çökmüştür salona,ortası çökmüş bir yastık ve televizyonun kumandası öylece durmaktadır kanepenin üzerinde,ışıklar yavaş yavaş sönmeye başlar, arkasından arka odadan horultusu gelir:

-huhuuuuuuhuhuuuuuuhuhuuuuuu ayyy offff uyyyyyyy!

raund 11:

gece 2 sularıdır, baba uyku sersemi tuvalate kalkar, bir de bakar tuvaletin ışığı yanmaktadır, hemen bıraktığı yerden devam eder:

-kim lan o tuvaletteki, hiç boşalmaz mı bu avradını ziktimin malı!!!

diyerek taharetteki kişiyi bokun içine sokar sokar çıkarır!

------------------------------------son--------------------------

11 raundluk mücadeleyi her halükarda baba kazanmıştır,kimi zaman moral bozmuş kendisinden soğutmuş ama her şeye rağmen varlığıyla gönüllerde taht kurmuştur; kamyon arkası yazıların bile kahramanı olmuş bir sıfata sahip olmak kolay değil, bu kadar şey üzerine söylenecek tek şey:

(bkz: babam sağolsun)
...
*: Ben huzursuz oluyorum gitme.
/: iyide neden?
*: Ben dediğimi dedim bitmiştir.
/: Off...!
*: Tartışma benimle!...
sürekli eşşoğlu eşşek demeleri!!!
-babanın ak-donla dal-başak yatması ve tam o arada komşu kızlarının evin balkonuna hücum etmşken defne yaprağı rüzgarda uçan adem gibi yastıklardan birini kapıp iki bacağı arasına alması.
(bkz: babanın anneye portakal fırlatması)
35 yaşına gelmiş evlada "ye oğlum ye çocuum bundan da ye şundan da ye demesidir". 35 yaşına gelmiş adam yese nolacak büyüyecek mi. hatta yemese daha iyi olur sağlık açısından.
kendisi öğlene kadar uyuduğu halde bi haftasonu uyuyabilen çocuğa bu saate kadar uyunurmu diye fırça atması.
anneye ismiyle hitap edememesi.
istanbul takımlarından nefret etmesi her türlü spor tarih belgesel doğa ot ve et konulu programları izlemesi.
televizyonda ne izlersen izle, sesi çoktur, kısılmalıdır. kendisi izlerken tüm ses kulakları sağır dahi etse, normaldir.
kızının doğum gününde ölüp,kızına hediye olarak kendisine cenaze töreni düzenletmesi, gelecek her doğum gününü zehir etmesi. karşısına geçip :"ben her doğduğum da sen de hep yeniden ölüyorsun baba! vazgeçtim artık büyümüyorum sende artık bir daha ölme" denilmek istenen davranış.
babanın şaşkınlık içinde takip edilen davranışlarıdır.var mısın yok musun kutusu gibidir arkadaş, ne zaman nerde ne çıkacağı belli olmaz.bi bakarsan mavi açar moral verir bir bakarsın kırmızı açar demoralize eder.yalnız eğer içkiyi sigarayı bıraktıysa o zaman işiniz var hep çenesine hep çenesine vurur, her şeye konuşur insanı çileden çıkarır!!!her dakka sinir stres yüklü bir varil gibi gezer etrafınızda, bavulu alıp kaçmak istersiniz!!!o değil de valideye allah sabır versin, kadının çenesi çekiliyor da erkeklerin çenesi çekilmiyor arkadaş, ben erkeğim ondan biliyorum,hayırlısı bakalım.
daha bir gün önce para yolladığı biricik oğluna ertesi gün "paran var mı" diye sorması. hani insan ikilemde kalıyor, gerçekten de iyi niyetle yine para yollamak için mi soruyor, yoksa laf mı sokmak istiyor, yediğin paranın haddi hesabı yok dün yolladığımı bir günde bitirmişsindir diye.
- paran var mı my mooncum?*
+ ya var; ama az kaldı be baba.
- uhh. daha yeni verdiydim yahu. ne çok harcıyosun.
+ *?!
+ yine mi su içiyorsun sen?
- evet, nolmuş?
+ demin içmedin mi sen?
- susadım, susadım.
+ bıktım lan senin suyundan.
- eeeeeee, karışma bana!
+ lan sen ne biçim bir evlatsın, ölsem de kurtulsam senden!*
banyonun, tuvaletin, salonun ışıkları aynı anda yanıyorsa ikide bir 'bu ışıkların hepsi neden yanıyor?' diye sorması. tasarruf etme bahanesiyle bu ülkede ışık düşmanlığı yapması. faturaların geldiği günlerde patlamaya hazır serseri mayın gibi dolaşması.