bugün

görsel
aslında gerçek ismi "arcade salonu" olan, çocukluklarını 90'ların başında yaşamış neslin aşina olduğu, ailelerin nedense kerhaneye gidiyor muamelesi yaptığı oyun mekanı.

pc'lerin yaygınlaşmasıyla birlikte %99'u yerini internet kafelere bırakmış, internet kafeler ise artık böyle modernimsi gibi havası olan playstation kafelere evrilmiştir.
Bir jeton şimdiki 25 kuruştu yani o zaman ki 250.000 tl 98-99 yılları. Basketbol, mortal combat ve futbol oynardık.

Tam oyunu bitirirken rekorunu egale ettirmek istemeyen abiler oyuna salça olur ikili kapışmada oyunu bitirirler tabelaya adımızı yazdırmazlardı.

Piçler.
ankarada sadece bir tane kalan mekan fantasia sanırım eskiden 7 jeton 5 tl şimdi 5 tl 2 jeton denk geliyor.
https://www.youtube.com/watch?v=a0Po3wZ7NM8
80lerin sonundan 2000lerin ilk çeyreğine kadar hüküm sürmüş olan arcade/oyun salonlarının genel adıdır.

en popüler dönemlerini 90lar başı ve ortasında yaşamıştır.

ailelerimizin deyişiyle bir çeşit para tuzağıydı bir zamanlar.
90 lı yıllarda çocuk olanların kendini dünyadan soyutlamaya başladıkları ilk mekanlardır. Atari2600 konsolları ile hizmet vermeye başlamışlardı.
heyt be, gidip street fighter, tekken oynardık, ismini hatırlayamadığım bi futbol oyunu bitane yukarı doğru uçan uçaklı savaş oyunu bir de haggar mı ne sağa doğru ilerlemeli dövüş oyunu vardı. bazen de jetona kıyıp müzik boxtan gaza getirici şarkılar açardık..
çocukken yediğim dayakların sebeplerinden sadece bir tanesi.
(bkz: 80li yılların çocukları)
o zaman küçüktük ve o salonlar bize dönemin en büyük sapkınlığı gibi gelirdi ve bu yüzden de korka korka gizli gizli giderdik.
çok küçükken nalburdan somun alıp onu oyun makinesine atarak ücretsiz river raid oynadığım yer.
küçükken gizlice takılınan yasaklı mekan. şimdiki internet veya playstation kafelerin aksine nezih olmayan mekanlardı. içerisi sürekli dumanlı olup her seferinde bir kavga çıkardı. bu yüzden ailelerimiz buralarda takılmamızı istemezdi. efendice koltukta oturup oyununu oynayıp gitmek yoktu yani. her an sert bir rakip çıkabilirdi karşına. burası bizi çok bozdu. aynı zamanda mücadeleci olma ruhunu da kazandırmış yerdir ama.
müjdem var beyler. o salonlardaki bildiğiniz jetonlu makinelerin minileri evlere geliyor.

https://www.cnnturk.com/t...m&utm_campaign=buffer

uygun bir şey olursa bir doksanlar çocuğu olarak kaçırmam diyorum.
Jetonla çalişirdi ve cebindeki tüm parani kisa süreli de olsa o jetonlara yatirirdin. Süresi kisa ama keyfi çok fazlaydi.
eskiden "bu bölümü geçemiyorsan ben geçeyim"lerle dolu olurdu.
istanbul'un avrupa yakasında herhangi bir yerde bir tanesinden hala var olup olmadığını deli gibi merak ettiğim mekan. bilen varsa yardım etsin.

16285 tane jeton alıp, nostalji yapmak istiyorum.
8-10 yaşlarında çocukken (doksanların başı ve ortalarına doğru) neredeyse hergün gidip küçük çapta servet ödediğimiz eğlence merkezleri. birde buranın beleşçileri vardı benim gibi zengin veletlerinin yanına üşüşüp zamanla oyunu ele geçirirdi bu tipler. *
sonra küfür öğrenmeyeyim terbiyem bozulmasın diye bana atari aldılar da gitmekten kurtuldum oralara.
ilkokuldayken 1 milyon harçlık alırdım 500 bini ile 5 tane jeton alırdım. Gittiğimiz yerde 5 tane makine vardı. maç oynardık arkadaşla. O pezevenk çok iyi kombo yapardı. topu vuracağı yeri seçme kısmı çıkardı hep, ben bir türlü beceremezdim. Velhasıl kelam sonradan her yer internet kafe oldu. Son makinelerle oynadığım için kendimi şanslı hissediyorum.
annemin tabiriyle mikrop yuvası dır.

herkesin tuvaletten çıktığı elleriyle boklu boklu kollara yapıştığını anlatıp dururdu.
"5 jeton alana 1 jeton bedava" kampanyası ile bir devri kapatıp, diğerini açan salonlardır. ondan sonra türedi bu 2 al 1 ödeciler...

artık yok maalesef. olanlarda da artık üç boyutlu oyunlar var, tat vermiyor eskisi gibi. ama şöyle bir vintage ateri salonu bulsam, her hafta 100 tl bırakırım, net. çok özledim lan.
90ların başında çocuk olanların sıklıkla uğradığı, dumandan geçilmeyen, Street fighter ve mustafanın gözüne gözüne vurulduğu eğlenceli salon.
bir tür çocuk kahvehanesiydi. duman altı olurdu hep. şimdi bu salonlardan kaldı mı pek emin değilim.
tekken oynamaya giderdim. hep bir tane fırlama gelirdi akıl verirdi.

"abi şimdi geriye bas, şu tuşa basılı tutup şuna da seri bas, paul'un ölümü oluyor"

" abi oyunu kapatayım mı yerine".

ulan fırlama sen zevk alacaksın oynamaktan, ben de kendi paramla bunu mu izleyeceğim.
Zamanında her mahallede olan salondur.

Hatta sahibiyle aram iyiydi adam dükkanı bana bırakıp tatile gitmişti iki hafta.

Rüya gibiydi. Tüm oyunlar bedavaydi.