bugün

türk sinemasında 1969 ve 1986 olmak üzere 2 defa çekilmiş filmdir. 1986 yılında çekilen filmde, müjde ar, yalçın dümer, ismet ay oynamıştır.

pınar kür romanıdır aynı zamanda.
pınar kür'ün yasaklanan romanı. seks içerikli olduğu için yasaklanmış, sonra tekrar baskısı yapılmış. ben şahsen milliyet'in yasaklı kitaplar setinde bulup okudum. gayet güzel.
milliyet'in yasaklı kitaplar setini aldığım da o setten okuduğum 2. kitap. beni ağlattı diyebilirim. harika bir roman. herkes okumalı.
pınar kür' ün gerçek bir olaydan yola çıkarak farklı bir teknikle(bilinç akımı tekniği) yazdığı ve bu farklı teknik yüzünden bana çok sıkıcı gelen romanı. asıl ilgimi çeken romanın zamanında yasaklanması üzerine pınar kür' ün yazdığı savunmanın kitabın sonuna eklenmesidir. 4 sayfalık savunmanın kendimce önemli bölümlerini aktarıyorum;

istanbul 2. asliye ceza mahkemesi sayın yargıçlığına
1979 yılından bu yana kitabı okuyanların sayısı yüz binlere, filmi sinema ya da videoda seyredenlerin sayısı milyonlara varmıştır. bunca yıldır, bunca insan arasında eseri müstehcen bulan, cinsel arzularının tahrik, ar ve haya duygularının incinmiş olduğunu ifade eden (resmi bilirkişi kurulunun on, sinema sansür kurulunun dokuz üyesi ve sayın savcı dışında) tek bir kişi çıkmamıştır. sayın savcının ''yalnıca cinsel tahrik amacıyla'' yazıldığını iddia ettiği bu romanı okuyan yüzbinlerce kişi böyle bir duyguya kapılmadıklarına göre, denek ki ya binlerce kişi okuduğunu anlamamıştır ya da sayın savcı, bu kitabı okumak zahmetine katlanmadan iddianamaesini kaleme almıştır.
melek' in acımasızca kurban edilişini cinsel tahrik oalrak görmek, asılacak kadın' ın ar ve haya duygularını incitmek amacıyla yazıldığını söylemek; örneğin, savaş aleyhtarı bir romanda, cephelerdeki perişanlığı, acımasızlığı, boşu boşuna ölmenin ve öldürmenin korkunçluğunu betimleyen sahneleri 'savaşa kışkırtma' oalrak nitelemek kadar akla uzaktır.
düşünce özgürlüğünü bir kavram olarak bile ortadan kaldırmanın en iyi yolu, düşünmeyi bilmeyen kuşaklar yetiştirmektir. işte bu yönden, bir süredir, bu ülkede okuyan, bağımsız düşünebilen insanların sayısını azaltmaya, gittikçe yok etmeye yönelik bir kültür politikası güdülmektedir. toplumu, yalnızca boğazını düşünen bir koyun sürüsüne dönüştürme amacıyla izlenen bu politikanın yöntemlerinden biri de, kitap düşmanlığı ve okuma korkusu yaratmak; yazarı, sanatçıyı, okuru yıldırmaktır.
günümüzde, uygar dünyada, kitap imha etmek, insan öldürmekle eşdeğer, hatta daha büyük bir suç sayılmaktadır. ortağçalardan bu yana, nazi almanyası dışında, batı' da kitap imha edildiği görülmemiştir. nazilerce imha edilen kitaplar da o rejim çoktan öldüğü ve lanetlendiği halde, hala yaşamakta ve edebiyat tarihinin altın sayfalarını oluşturmaktadır. çünkü sanat, fikir ve edebiyat eserleri, insanlığın en kalıcı yapıtlarıdır.
mahkemenizin hakkımda beraat kararı vererek, asılacak kadın adlı romanımın üstündeki yasaklamayı kaldırmasını talep ediyorum.
h. pınar kür 11 şubat 1988
okuduktan sonra pınar kür'e bir kere daha saygı duymamı sağlayan roman. oldukça hassas bir konuyu cesur bir tavırla ele alıp altından kalkabilmiştir.

arka kapaktan;

--spoiler--
Her gerçeğin iki yüzü vardır; bir görünen, bir de görünmeyen. Olayların yalnız görünen yüzüne bakıp bir yargıya varmanın kolaycılığına kaçanların acımasızlıkları, bir insanın yaşamını bile alabilir elinden. Kemikleşmiş önyargılarını aşamayan bir toplumda, kadının cinsel açıdan sömürülüp unufak edilmesi öyle başka şekillerde algılanabilir ki.. Pınar Kür'ün gerçek bir olaya dayanarak kaleme aldığı Asılacak Kadın, işte böylesi bir acımasızlığı gözler önüne seriyor. Doğduğu günden itibaren yaşamı hep başkaları tarafından belirlenen, hasta bir adamın sapkın güdülerini bedeni üzerinde tatmin ettiği Melek.. Onu bu hale düşürenler ve kurtarmaya çalışanlar... Asılacak Kadın, kimsesizliğin talihsizlikle birleşerek katmerlendiği, cahilliğin çaresizlikle kol kola yürüdüğü bir yaşamın ürpertici öyküsü..
--spoiler--
1986 yapımı bu filmde usta aktör müşfik kenter, melek in dedesinin sesine hayat vermiştir.
(bkz: ismet ay)' ın müthis oynadıgı film .
erdal tosun bu filmde gökhan meteyi seslendirmiştir. saygılarımla.