bugün
- allah'ın bilinci evrene yayılmıştır15
- 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı28
- otel denetleme yetkisi kimde 10 güne açıklanır24
- marmara depremi sonrası yapılacak açıklamalar25
- anın görüntüsü9
- grand kartal otel15
- türkiyedeki en gereksiz kurumlar14
- malum yazarın yürüdüğü yazarlar sıralı liste8
- ahmet beyin beyaz bareti10
- pardonadinizasizmi12
- 21 ocak 2025 harç yüzünden moskova tatilimin iptal8
- 22 ocak 2025 beşiktaş athletic bilbao maçı10
- yemekten kalkıp kitaba gitmek10
- isveçli birine açıklayamayacağınız olaylar22
- her şeyi en güzel şekilde yarattık11
- recep tayyip erdoğan16
- 100 yılda muasır medeniyet seviyesine uluşamamamız11
- mhp ne milliyetçisi sorunsalı22
- arkadaşlar nasıl olmuş10
- hala her şeyi devletlerden beklemek12
- 21 ocak 2025 bolu kartalkaya otel yangını101
- ev alma zorluğu hindistandan bile geri düzeyde12
- bir yazara telefon numarası vermek20
- ismet gürbüz17
- prunella25
- pandela34
- turizm bakanının turizm şirketinin olması15
- ismet gurbuz 20248
- deprem14
- 21 ocak 2025 ilk defa kayacak olmam12
- kent lokantası15
- ak partiden kurtulmanın yolları11
- true'nun yetkili olması13
- özdağ içeri apo dışarı20
- rizeliler niye böyle sorunsalı12
- edirne'ye gelmeyin13
- yazarların tiksindiği şeyler18
- ümit özdağ'ın tutuklanması13
- sabah sabah anıran eşekler17
- sözlükte sayın cumhurbaşkanımıza hakaret edenler19
- sivasyıldız dağında otel de patlama11
- ne yapıyorsun19
- ümit özdağ'in gözaltısinin gerçek sebebi41
- hyundai getz vs toyota yaris vs suzuki swift9
- matematikçiler arasında ateist yoktur9
- kamos9
- sözlükte kim kime yürüyor17
- ocak 2025 ak parti'nin taarruza geçmesi15
- napalım patates veya çubuk kraker gibi adamları ya9
- karınıza miyavlar mısınız8
(bkz: süryani)
hz isa'nın konuştuğu dil.
arapça, ibranice ve babil/asur dilleriyle akrabadır.
bu dili konuşanlar, suriye, kuzey ırak ve bizim güneydoğu anadoluda ağılıklı olarka yaşamışlardır. anadolu'da kendi devirlerinde yaşamış diğer bütün dilleri etkilemiş ve bu dillerden etkilenmişlerdir. aram dili konuşan halk, tek başına kendi kimlikleriyle özdeş bir siyasal örgütlenmeleri pek fazla olmadığından kategoric ve yanıltıcı tarih içerisinde maalesef kendine fazla yer bulamamaktadır. ancak bunların urfa civarlarında kısa bir süre süren bir siyasal örgütlenmeleri olmuştur.
bu dil, örneğin, iran'ın kullandığı bir resmi yazışma dili olduğu dönemler olmuştur. bizim süryani dediğimiz insanlar bu dili konuşuyorlar ve bunun kendine özgü de bir alfabesi vardır.
bu dili konuşanlar, suriye, kuzey ırak ve bizim güneydoğu anadoluda ağılıklı olarka yaşamışlardır. anadolu'da kendi devirlerinde yaşamış diğer bütün dilleri etkilemiş ve bu dillerden etkilenmişlerdir. aram dili konuşan halk, tek başına kendi kimlikleriyle özdeş bir siyasal örgütlenmeleri pek fazla olmadığından kategoric ve yanıltıcı tarih içerisinde maalesef kendine fazla yer bulamamaktadır. ancak bunların urfa civarlarında kısa bir süre süren bir siyasal örgütlenmeleri olmuştur.
bu dil, örneğin, iran'ın kullandığı bir resmi yazışma dili olduğu dönemler olmuştur. bizim süryani dediğimiz insanlar bu dili konuşuyorlar ve bunun kendine özgü de bir alfabesi vardır.
cartman'ın müridlerine göre "wir müssen die juden ausrotten!" cümlesini oluşturan dil. *
Yahudilerin en eski dili.Şu anda dünyada Aramicenin konuşulduğu tek yer Suriye'nin Malula şehridir.
dünyanın en güzel şiir gibi dili.
dünya üzerinde konuşabilenler bir avuçtur.
rivayete göre suriye'deki o köy de öğreten bir kurs da varmış. dil'e meyyaldim zaten. aramice daha da esrarengiz yaptı bu eğilimi.
sami dillerinin menşeidir. arap yarım adasındaki hakim dillerden biridir. çünkü arapça ve sami dilleri aramice kökenlidir.
bildiğim kadarı ile süryani ler tarafından konusulan bir dildir. ayrıca incilin ilk yazıldığı dildirde.
arami dili.
(bkz: aramek)
Lafzatullah, yani cenabı hakkın yalnız zatına mahsus ismi olan allah lafzı, diller üstüdür. Arapça da dahil (aramice de dahil) hiçbir dile ait değildir, hiç bir dilden türememiştir.
--spoiler--
Büyük islam alimlerinden imam Şafii, Ebu’l- Meâlî, el- Hattâbî, el- Gazzali ve meşhur dilcilerden Halil b. Ahmet ile Sibeveyh, Allah isminin başındaki “el”in marifelik için getirilmiş lam-ı tarif olduğunu da kabul etmezler. Onlara göre bu takı kelimenin aslındandır. Bunun isbatını şöyle yapmışlardır: Eğer Allah isminin başındaki “el” lam-ı tarif olsaydı, başına direk nida harfi getirilemezdi. Örnek, ya allah. (Bu duruma göre arapça el-ilah sözünden türediği varsayımı tamamen yanlıştır.) Bu söyleyişe göre “el” lam-ı tarif olmadığından başındaki hemze de, hemze-i vasıl değildir. Çok kullanıldığı için cümle ortasında bulununca -nida edatıyla kullanılışı hariç- dile kolaylık olması için, hemze-i vasıl muamelesi görmüştür. (bk. el- Kurtûbî, Muhammet, b. Ahmet, el- Cami’ li ‘Ahkâmi’l- Kur’an, Beyrut, 1985, c.1, s. 103; el- Vasitî, Muhammet Murtezâ, Tacu’l-‘Arûs, Beyrut, 1994, c.19, ELH maddesi
Allah; Yüce Yaratıcının özel ismidir. Bu isim, O'nun kemal, cemal ve celal sıfatlarının ifade ettiği anlamların tamamını kapsar. Allah'ın diğer isimleri ise Allah'ı tasvir eder.
Allah özel isminin hiçbir dilde tam karşılığı yoktur. Arapça ilah, Türkçe tanrı, Farsça hüda, ingilizce god, Almanca gott kelimeleri "Allah" kelimesi gibi özel isim değildir. Bunlar, ilah, ma'bûd, rab gibi cins isimlerdir. Allah kelimesi ikil ve çoğul yapılmaz. Bu isim sadece hak ma'bûdu, varlığı zorunlu olan yaratıcıyı ifade eder. Başka bir varlığa, Allah ismi verilemez. Yani Allah'ın adaşı yoktur (Meryem, 19/65). Diğer isimler çoğul yapılabilir. ilahlar (âlihe), tanrılar, rablar (erbab) gibi. Çünkü hak veya batıl ma'bûda tanrı, hüda, ilah denilebilir.
"Allah" isminin çeşitli asıllardan türediği ileri sürülmüşse de "el-ilah" kelimesindeki hemze olan elifin düşürülmesiyle elde edildiği görüşü tercih edilmektedir.
Yüce Yaratıcı'nın ism-i a'zamı yani en ulu ismi olan "Allah" lafzının her harfi O'nu ifade eder. Allah lafzının elifi kaldırıldığında "lillâh" olur. Yine o yüce Yaratıcı'yı ifade eder. Elif ve lam birlikte kaldırıldığında "lehû" olur. Yine O yüce Allah'ı ifade eder. Elif ve iki lam birlikte kaldırıldığında "hû" kalır. Bu da Allah'ı ifade eder. "Allâhü lâilâhe illâ hû (Allâh ki, O'ndan başka ilâh yoktur)" (Bakara, 2/255) âyetinde olduğu gibi.
insanlar, Allah'ın zatını, hakîkat ve mahiyetini bilemezler. O'nu eserleri ve eserlerin delalet ettiği sıfatları ve isimleriyle tanıyabilirler. Allah'ın eserleri isimlerine, isimleri sıfatlarına, sıfatları da zatına delalet eder. Allah'ın isim ve sıfatları zatı gibi ezelî ve ebedîdir. Zatı ile birlikte vardır. Sıfat ve isimleri zatından ne ayrı ne de gayrıdır. (bk. Esmâ-i Hüsnâ) (i.K.)
http://yedikulemescidi.com/allah-lafzi-celali/
http://www.gulbeste.com/e...htektir/makale/allah.html
--spoiler--
--spoiler--
Büyük islam alimlerinden imam Şafii, Ebu’l- Meâlî, el- Hattâbî, el- Gazzali ve meşhur dilcilerden Halil b. Ahmet ile Sibeveyh, Allah isminin başındaki “el”in marifelik için getirilmiş lam-ı tarif olduğunu da kabul etmezler. Onlara göre bu takı kelimenin aslındandır. Bunun isbatını şöyle yapmışlardır: Eğer Allah isminin başındaki “el” lam-ı tarif olsaydı, başına direk nida harfi getirilemezdi. Örnek, ya allah. (Bu duruma göre arapça el-ilah sözünden türediği varsayımı tamamen yanlıştır.) Bu söyleyişe göre “el” lam-ı tarif olmadığından başındaki hemze de, hemze-i vasıl değildir. Çok kullanıldığı için cümle ortasında bulununca -nida edatıyla kullanılışı hariç- dile kolaylık olması için, hemze-i vasıl muamelesi görmüştür. (bk. el- Kurtûbî, Muhammet, b. Ahmet, el- Cami’ li ‘Ahkâmi’l- Kur’an, Beyrut, 1985, c.1, s. 103; el- Vasitî, Muhammet Murtezâ, Tacu’l-‘Arûs, Beyrut, 1994, c.19, ELH maddesi
Allah; Yüce Yaratıcının özel ismidir. Bu isim, O'nun kemal, cemal ve celal sıfatlarının ifade ettiği anlamların tamamını kapsar. Allah'ın diğer isimleri ise Allah'ı tasvir eder.
Allah özel isminin hiçbir dilde tam karşılığı yoktur. Arapça ilah, Türkçe tanrı, Farsça hüda, ingilizce god, Almanca gott kelimeleri "Allah" kelimesi gibi özel isim değildir. Bunlar, ilah, ma'bûd, rab gibi cins isimlerdir. Allah kelimesi ikil ve çoğul yapılmaz. Bu isim sadece hak ma'bûdu, varlığı zorunlu olan yaratıcıyı ifade eder. Başka bir varlığa, Allah ismi verilemez. Yani Allah'ın adaşı yoktur (Meryem, 19/65). Diğer isimler çoğul yapılabilir. ilahlar (âlihe), tanrılar, rablar (erbab) gibi. Çünkü hak veya batıl ma'bûda tanrı, hüda, ilah denilebilir.
"Allah" isminin çeşitli asıllardan türediği ileri sürülmüşse de "el-ilah" kelimesindeki hemze olan elifin düşürülmesiyle elde edildiği görüşü tercih edilmektedir.
Yüce Yaratıcı'nın ism-i a'zamı yani en ulu ismi olan "Allah" lafzının her harfi O'nu ifade eder. Allah lafzının elifi kaldırıldığında "lillâh" olur. Yine o yüce Yaratıcı'yı ifade eder. Elif ve lam birlikte kaldırıldığında "lehû" olur. Yine O yüce Allah'ı ifade eder. Elif ve iki lam birlikte kaldırıldığında "hû" kalır. Bu da Allah'ı ifade eder. "Allâhü lâilâhe illâ hû (Allâh ki, O'ndan başka ilâh yoktur)" (Bakara, 2/255) âyetinde olduğu gibi.
insanlar, Allah'ın zatını, hakîkat ve mahiyetini bilemezler. O'nu eserleri ve eserlerin delalet ettiği sıfatları ve isimleriyle tanıyabilirler. Allah'ın eserleri isimlerine, isimleri sıfatlarına, sıfatları da zatına delalet eder. Allah'ın isim ve sıfatları zatı gibi ezelî ve ebedîdir. Zatı ile birlikte vardır. Sıfat ve isimleri zatından ne ayrı ne de gayrıdır. (bk. Esmâ-i Hüsnâ) (i.K.)
http://yedikulemescidi.com/allah-lafzi-celali/
http://www.gulbeste.com/e...htektir/makale/allah.html
--spoiler--
Aramice, bugün Süryanice olarak anılan dildir. Aramice adının bırakılmış olmasının ardında Aramilerin Hıristiyanlığı tercih ettikten sonra halen pagan olan akrabaları ile karıştırılmamak için Süryani olarak anılmaları yatar. Süryanice ya da eski ve yaygın adıyla Aramice de tıpkı Arapça ve ibranice gibi Semitik ve doğal olarak büklümlü bir dildir. Ve adları sayılan bu iki dille çok açık benzerlikler barındırır.
Arapça’da “Şimdiki Zaman” çekimi yapmak için köke bazı ön ve son ekler uygulanır vezne göre. Bu ekler 1.Tekil Şahıs’ta “elif”, 2.Tekil’de “te”, 3.Tekil’de “ye” ve 1.Çoğul Şahıs’ta “nun” ve benzeri gibi harflerden oluşur. ibranice’de ve Aramice’de ise bu sayılan ekler tuhaf bir şekilde Şimdiki Zaman için değil de Gelecek Zaman çekiminde gelirler. Yani, örnek verecek olursak:
Arapça’da yazıyorum eKTuBu
ibranice’de yazacağım eKToV
Aramice’de yazacağım aKTaV
ilgilenenlerin de yakından bileceği üzere Semitik ya da bize daha yakın adlandırılışıyla Samî diller, büklümlü dillerdir. Bu da genellikle üç, ancak sıradışı durumlarda 2 yada 4 sessiz harften oluşan köklerden belli vezinlere uydurularak türetilen kelime ve fiiller demektir. Basit bir örnekle H–K–M kökünden, hüküm, hakim, mahkum, mahkeme, tahkim, ahkam; V–L–D kökünden valide, veled, evlad, mevlid, tevellüd sözcüklerinin türetildiğini gösterebiliriz. Dikkat edileceği üzere hepsinde kök harfleri ortak çekim harfleri değişiktir. Kelime türetiminin yanı sıra Arapça, ibranice ve Süryanice gibi Sami dillerde fiiller de aynı kurala uygun biçimde çekilirler. Örneğin fasih Arapça’da yazmak fiilinin kökü olan K–T–B, şimdiki zaman kalıplarında:
yazıyorum eKTuBu
yazıyorsun teKTuBu
yazıyor yeKTuBu
şeklinde çekilir. Aynı fiil, ibranice’de de aynı köke (K-T-B) sahiptir. Ancak ibranice’de B sesini veren BET harfi aynı zamanda V olarak da telaffuz edilebilmektedir bu durumda ibranice’de aynı fiilin aşağıdaki gibi çekildiğini söyleyebiliriz:
yazıyorum KoTeV
yazıyorsun KoTeV
yazıyor KoTeV / KoTeVet
https://mahirunsal.wordpr...hirli-sozcuk-abrakadabra/
Arapça’da “Şimdiki Zaman” çekimi yapmak için köke bazı ön ve son ekler uygulanır vezne göre. Bu ekler 1.Tekil Şahıs’ta “elif”, 2.Tekil’de “te”, 3.Tekil’de “ye” ve 1.Çoğul Şahıs’ta “nun” ve benzeri gibi harflerden oluşur. ibranice’de ve Aramice’de ise bu sayılan ekler tuhaf bir şekilde Şimdiki Zaman için değil de Gelecek Zaman çekiminde gelirler. Yani, örnek verecek olursak:
Arapça’da yazıyorum eKTuBu
ibranice’de yazacağım eKToV
Aramice’de yazacağım aKTaV
ilgilenenlerin de yakından bileceği üzere Semitik ya da bize daha yakın adlandırılışıyla Samî diller, büklümlü dillerdir. Bu da genellikle üç, ancak sıradışı durumlarda 2 yada 4 sessiz harften oluşan köklerden belli vezinlere uydurularak türetilen kelime ve fiiller demektir. Basit bir örnekle H–K–M kökünden, hüküm, hakim, mahkum, mahkeme, tahkim, ahkam; V–L–D kökünden valide, veled, evlad, mevlid, tevellüd sözcüklerinin türetildiğini gösterebiliriz. Dikkat edileceği üzere hepsinde kök harfleri ortak çekim harfleri değişiktir. Kelime türetiminin yanı sıra Arapça, ibranice ve Süryanice gibi Sami dillerde fiiller de aynı kurala uygun biçimde çekilirler. Örneğin fasih Arapça’da yazmak fiilinin kökü olan K–T–B, şimdiki zaman kalıplarında:
yazıyorum eKTuBu
yazıyorsun teKTuBu
yazıyor yeKTuBu
şeklinde çekilir. Aynı fiil, ibranice’de de aynı köke (K-T-B) sahiptir. Ancak ibranice’de B sesini veren BET harfi aynı zamanda V olarak da telaffuz edilebilmektedir bu durumda ibranice’de aynı fiilin aşağıdaki gibi çekildiğini söyleyebiliriz:
yazıyorum KoTeV
yazıyorsun KoTeV
yazıyor KoTeV / KoTeVet
https://mahirunsal.wordpr...hirli-sozcuk-abrakadabra/
güncel Önemli Başlıklar