bugün
- beli açıp kot şort giymek9
- ismail kartal9
- enes kanter'in cemaate 110 milyon dolar vermesi25
- sokak kedilerine örgütlü saldırı başlayacağı gün15
- siyasal islamcıların aslında kötü olmaması13
- sözlüğün en güzel kızından aldığım iltifat11
- tecavüz ettiği kızlarını müge anlı da arayan baba10
- icardi19059
- jose mourinho14
- barbara palvin'in aldatılması10
- ağızdan çiş kokusu gelmesi15
- erdoğan'ın mülteci sevdası18
- bir erkeğe nasıl aşık oldunuz30
- magicovento cesurluğu12
- kadir mısırlıoğlu seven mhp'li sorunsalı12
- üçten fazla dövmesi olan kız12
- sağlık bakanının suriyeli rakamları12
- türbanlıların açık kızlara çok öfkeli olması14
- fener niye şampiyon olmuyor diye ağlayan çocuk12
- fenerbahçe seneye sistemi yenebilecek mi13
- galatasaray'ın en son kırmızı kart gördüğü derbi10
- amında oyalanmak istiyorum11
- ahmet uğurlu15
- kadir mısıroğlu'na bir söz bırak13
- albay kemal19
- midyenin 20 lira olmasına şaşıran gurbetçi13
- kılıçdaroğlu'nun kuracağı partiye isim önerileri10
- ateistlerin zeka seviyesi düşüktür15
- jose mourinho nun fenerbahçe ye transferi14
- dinci zekası8
- magicovento38
- cennette ergenliğe yeni giren eşleriniz olacak30
- hoşlandığı erkek tezgahtar çıkınca ağlayan kız12
- ben 76 yaşındayım beni tahrik ediyorsun15
- avrupalılar niye mülteci istemiyor sorunsalı10
- sözlük kızları sözlük erkeklerine yazıyor mudur17
- pedofiller niye uyutulmuyor sorunsalı8
- bir erkeğin bir kadına çicek alması16
- almanyada hilafet gösterisi12
- 99 098 146 tl satılan saat12
- 28 mayıs 2013 taksim gezi parkı direnişi20
- almanya türkiye emeklilik karşılaştırması11
- atatürkün mason localarını kapattırması13
- atatürk'ün kuran'ı kerim'i tercüme ettirmesi8
- d varank21
- uzun entry giren erkek9
- ayak fotosu isteyen yazarlar9
- zalbert ramstein den alt dudak almak8
- hiç aldatmayan erkekte sorun vardır9
- kadınların erkeklerden üstün olduğu konular18
GEÇENLERDE Tınaz Titiz, hükümette bulunduğu yıllarda Başbakan Turgut Özal'la, Japonya'ya yaptıkları bir geziden söz ediyordu.
Aynı zamanda bir "hidrolog", yani gerek fiziksel, gerek kimyasal açıdan deniz sularını inceleme konusunda bir uzman olan Japon Prensi'yle konuşuyorlarmış.
Hem elektrik mühendisi olan, hem de matematiksel tutarlılıklara her şeyden; örneğin hukuk ve edebiyattan çok daha fazla önem veren Özal; bir yandan Türkiye'deki gelişmeleri anlatıyor, bir yandan da Japonya'daki kalkınma mucizesiyle ilgili bazı bilgiler alıyormuş.
***
Bir ara Japon Prensi:
- Siz de, dört yanı denizlerle çevrili bir deniz ülkesisiniz; denizleri değerlendirmede durumunuz nasıl, türünden bir soru sormuş.
"Elimizden geleni yapıyoruz"un ötesinde, pek de doyurucu bir yanıt çıkmamış Özal'dan.
Japon Prensi demiş ki:
- Sizin o iç deniziniz Marmara var ya; o Marmara, iyi değerlendirildiğinde 50 milyon insanı besler...
***
Bilmiyorum, bizim o zamanki hidrologlar; Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, Japon meslektaşlarıyla bilimsel bir ilişki kurup, Marmara'nın daha iyi değerlendirilmesi konusunda herhangi bir çaba gösterdiler mi?
***
Gerçi ucuz uçak, "charter" turizminde, örneğin Fethiye gibi tatil yörelerindeki acentelere ayrılmış 10 - 15 biletlik kontenjanlara karşın; aynı uçağın bir koltuğunu 2, hatta 3 kişiye birden satma sorumsuzluğunda büyük aşamalar oldu. Ucuz uçak yolcularının bir bölümü Dalaman Havalimanı'nda, kendilerine acenteler tarafından hiçbir uyarı yapılmamış olduğu halde, "yedek yolcu" olarak hâlâ daha bekletilip duruyorlar; kıyametler kopuyor, bir perişanlıktır yaşanıp gidiyor Dalaman'da...
***
Ne var ki Marmara, 50 milyon kişiyi besleme yerine, içinde yaşayan balıkları da besleyemez oldu ve balık türü azala azala 44'ten, 7'ye indi.
insin...
Yargı yılının açılış konuşmalarında, Onuncu Yıl Marşı'nın güftesinden de, nostaljik bir ses tonuyla şu mısra dalgalandırıldı ya:
On yılda on beş milyon genç yetişti her yaştan.
O bize yeter...
Faruk Nafiz, vaktiyle "Çamdeviren" mahlasıyla, hamaset alkışçılarıyla da dalga geçerdi:
Yaşasın... Kim yaşasın? Ömrü olan... Şak şak şak...
***
Beylik birkaç plağı döndürüp durmaya yumulmamış, karikatüristlerimizdeki "non - konformist" zekâya sahip bir muhalefetimiz olsaydı; hep birlikte ne kadar eğlenirdik kimbilir...
Örneğin şöyle bir kara mizah belgeseli yapılsaydı:
Önce Başbakan Tayyip Bey'in "at binme" deneyiminden görüntüler; arkasından hızlı tren seferleri denemesinde sağa sola savrulan vagonlar; arkasından üst düzey kadrolardaki gizli ilişkilere ait yapılan açıklamalar; arkasından 4 yıldır iskenderun Körfezi'nde bekleyen, zehirli atık yüklü geminin batışı...
***
Bizdeki ünlü masal başlangıcına benzer bir hayatın içinde, kıçın kıçın yüzmeye çalışmak, hoşunuza gitmiyor mu?
"Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; pire berber iken, deve tellal iken; ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken; az gittik uz gittik; bir de arkamıza baktık ki, bir arpa boyu yol gitmişiz..."
Tam bir sürrealizm şah yapıtı...
Bir de bunlara dağa taşa yazılmış "Önce vatan"ı ekleyin...
***
Japon Prensi, açıklayadursun Marmara'nın iyi değerlendirildiğinde 50 milyonu besleyecek bir iç deniz olduğunu...
Diyarbakır'ın Tuzla köyünde yaşayanlar, dertleşedursunlar, AB'nin Türkiye gözlemcisi Verheugen'le...
Başbakan Tayyip Bey de, dilerse sürdüredursun at binme deneyimlerini...
***
Bir de, şikâyet üstüne de olsa, zina; polislerle savcıları harekete geçirecek bir kamu hukuku suçu sayılırsa...
Turist olarak Türkiye'ye gelmiş evli bir çift ingiliz, yahut Alman, yahut Rus, yahut Belçikalı, yahut isveçli, yahut italyan, yahut Kanadalı, yahut Danimarkalı, yahut Yunanlı; eşini Türkiye'de zina yapmakla suçlar da, Türk polisine şikayet ederse...
Türkiye'de işlenmiş kamu suçları TCK içine girdiğinden; siz o zaman seyredin gümbürtüyü...
***
Doğrusu harika bir yerdir şu bizim Türkiye...
Folklor edebiyatında aşk ilanı bile, çok değişik bir espride; öyle değil mi?
iki çeşme yan yana
Su içtim kana kana
Seni doğuran ana
Olsun bana kaynana
çetin altan
Aynı zamanda bir "hidrolog", yani gerek fiziksel, gerek kimyasal açıdan deniz sularını inceleme konusunda bir uzman olan Japon Prensi'yle konuşuyorlarmış.
Hem elektrik mühendisi olan, hem de matematiksel tutarlılıklara her şeyden; örneğin hukuk ve edebiyattan çok daha fazla önem veren Özal; bir yandan Türkiye'deki gelişmeleri anlatıyor, bir yandan da Japonya'daki kalkınma mucizesiyle ilgili bazı bilgiler alıyormuş.
***
Bir ara Japon Prensi:
- Siz de, dört yanı denizlerle çevrili bir deniz ülkesisiniz; denizleri değerlendirmede durumunuz nasıl, türünden bir soru sormuş.
"Elimizden geleni yapıyoruz"un ötesinde, pek de doyurucu bir yanıt çıkmamış Özal'dan.
Japon Prensi demiş ki:
- Sizin o iç deniziniz Marmara var ya; o Marmara, iyi değerlendirildiğinde 50 milyon insanı besler...
***
Bilmiyorum, bizim o zamanki hidrologlar; Atatürk ilke ve inkılapları doğrultusunda, Japon meslektaşlarıyla bilimsel bir ilişki kurup, Marmara'nın daha iyi değerlendirilmesi konusunda herhangi bir çaba gösterdiler mi?
***
Gerçi ucuz uçak, "charter" turizminde, örneğin Fethiye gibi tatil yörelerindeki acentelere ayrılmış 10 - 15 biletlik kontenjanlara karşın; aynı uçağın bir koltuğunu 2, hatta 3 kişiye birden satma sorumsuzluğunda büyük aşamalar oldu. Ucuz uçak yolcularının bir bölümü Dalaman Havalimanı'nda, kendilerine acenteler tarafından hiçbir uyarı yapılmamış olduğu halde, "yedek yolcu" olarak hâlâ daha bekletilip duruyorlar; kıyametler kopuyor, bir perişanlıktır yaşanıp gidiyor Dalaman'da...
***
Ne var ki Marmara, 50 milyon kişiyi besleme yerine, içinde yaşayan balıkları da besleyemez oldu ve balık türü azala azala 44'ten, 7'ye indi.
insin...
Yargı yılının açılış konuşmalarında, Onuncu Yıl Marşı'nın güftesinden de, nostaljik bir ses tonuyla şu mısra dalgalandırıldı ya:
On yılda on beş milyon genç yetişti her yaştan.
O bize yeter...
Faruk Nafiz, vaktiyle "Çamdeviren" mahlasıyla, hamaset alkışçılarıyla da dalga geçerdi:
Yaşasın... Kim yaşasın? Ömrü olan... Şak şak şak...
***
Beylik birkaç plağı döndürüp durmaya yumulmamış, karikatüristlerimizdeki "non - konformist" zekâya sahip bir muhalefetimiz olsaydı; hep birlikte ne kadar eğlenirdik kimbilir...
Örneğin şöyle bir kara mizah belgeseli yapılsaydı:
Önce Başbakan Tayyip Bey'in "at binme" deneyiminden görüntüler; arkasından hızlı tren seferleri denemesinde sağa sola savrulan vagonlar; arkasından üst düzey kadrolardaki gizli ilişkilere ait yapılan açıklamalar; arkasından 4 yıldır iskenderun Körfezi'nde bekleyen, zehirli atık yüklü geminin batışı...
***
Bizdeki ünlü masal başlangıcına benzer bir hayatın içinde, kıçın kıçın yüzmeye çalışmak, hoşunuza gitmiyor mu?
"Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde; pire berber iken, deve tellal iken; ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken; az gittik uz gittik; bir de arkamıza baktık ki, bir arpa boyu yol gitmişiz..."
Tam bir sürrealizm şah yapıtı...
Bir de bunlara dağa taşa yazılmış "Önce vatan"ı ekleyin...
***
Japon Prensi, açıklayadursun Marmara'nın iyi değerlendirildiğinde 50 milyonu besleyecek bir iç deniz olduğunu...
Diyarbakır'ın Tuzla köyünde yaşayanlar, dertleşedursunlar, AB'nin Türkiye gözlemcisi Verheugen'le...
Başbakan Tayyip Bey de, dilerse sürdüredursun at binme deneyimlerini...
***
Bir de, şikâyet üstüne de olsa, zina; polislerle savcıları harekete geçirecek bir kamu hukuku suçu sayılırsa...
Turist olarak Türkiye'ye gelmiş evli bir çift ingiliz, yahut Alman, yahut Rus, yahut Belçikalı, yahut isveçli, yahut italyan, yahut Kanadalı, yahut Danimarkalı, yahut Yunanlı; eşini Türkiye'de zina yapmakla suçlar da, Türk polisine şikayet ederse...
Türkiye'de işlenmiş kamu suçları TCK içine girdiğinden; siz o zaman seyredin gümbürtüyü...
***
Doğrusu harika bir yerdir şu bizim Türkiye...
Folklor edebiyatında aşk ilanı bile, çok değişik bir espride; öyle değil mi?
iki çeşme yan yana
Su içtim kana kana
Seni doğuran ana
Olsun bana kaynana
çetin altan
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar