bugün

Bunlar sembolik hikayelerdir ders ibret maksatlı,yinede haddini aşmış bi örnektir.
Lüks yaşamı müridleri tarafından söz konusu olmasın, tepki çekmesin diye bir tarafından uydurduğu hikayedir.
Uçtum şahitlerim var. Şüphesiz balikesirli uçar.
yalnız yedikten sonra içinde diriltiyorsa sıkıntı büyük.
Hikmetli bir olaydir.

görsel
Meshepler tarihini oku,orda her fırka kendinin hak olduğunu ispatlamak için yüzlerce hadis uyduruldu.
bence harika bir olaydır, keşke tüm insanlık buna benzer kerametler göstersede kaynak sıkıntımız ortadan kalksa, doğa rahat bir nefes alsa.
aramızda hala hakikat diyen, doğru olduğuna inanan ve inandırmaya çalışan değişikler var.
bunlara inananın inancından daha inançlıyım şu halimle.
o değil, sözde, diriltip verdiği cevap daha tutarsız ve acınası.

ders çıkarmak için uydurulmuş hikayelerdir denmiş.
ben dersimi çıkardım. hatta dersimi çok öncesinde çıkarmıştım ama tekrar oldu.
(bkz: masal)

t: gerçeklikten uzak uydurma olaydır.
Hıristiyanlık anlayışını benimseyen tarikat cemaat tasavvuf ehli olarak geçinen müslümanların din anlayışı.
The walking davuk adını hak eden canlının oluşma hikayesi.
Bence asıl sorun tavuğun diriltilmesine inanmayıp, ayın ikiye bölündüğüne inanmak.
görsel
(bkz: cehenneme nasıl girilir)
Bu tarz hikayeler nereden geliyor bilinmez ama islam dinine zarar vermekten başka birşey değildir.
hayvan ithaline gerek kalmayacak olaydır. ye ye dirilt.

hz geylani'ye sözüm yok ama onu yüceltmek için dini de bu kadar alçaltmak ayıp ve yanlış.
"insanları nasıl salak yerine koyarım"ın uygulamalı hali. Cidden bu tür şarlatanlara inananlar var hala. Yazık, bi' dönem de yanmayan kefen satıyorlardı.
bir şeyi merak ettim

tavuk dirildiğinde pişmiş vaziyettemiymiş ?

yoksa çevirme kızarmış vaziyette mi ?

insan merak ediyor da.
sıçtıktan sonra mı diriltmiştir yoksa midesindeyken mi sorusunu akla getirmiştir. ya bir siktiriniz gidiniz efendim. kaynak verdiği kitaba bak, risale-i nur. bütün fetöcülerin başucu kitabı lan o.
Sizi bilmem ama ben feyz aldim. Bu de su hikayesi vardi. Hani geylani hazretleri azrailin bogazina yapisiyordu, onu da anlatir misin muhterem ?
Din diye ne yaşıyor millet. Vay bu ümmetin haline.
dirilttiği tavuğu öldürebiliyor mu diye merak içerisindeyim.
ilginçtir.
enflasyonu da düşürüyo mu bu meret?
komik menzilci ve fetöcü iddalarındandır.

ya arkadaş hiç mi beyniniz çalışmıyor, koskoca allah dostu yediği tavuğu neden diriltsin?

beyinsizin birisi de geçenlerde hizmetçisinin canını aldı diye azraili tokatladı felan diyordu.

gerçek allah dostları asla yüce yaradanla polemiğe girmez, ona trip atmaz. o sadece sizin çük kadar beyninizle kafam kadar fikir üretmeye çalışmanızdan kaynaklanıyor.

(bkz: dağılabilirsiniz)
Bir 1986 daki challenger i havaya ucuran naksibendiler degildir.
islamda hem mucize hem de keramet var. Tabi bazıları buna bizzat şahit olmadıkları için inanmakta zorlanıyor olabilirler. Fakat dikkat etsinler inkar ettikleri bu keramet olayı sadece seyyid abdulkâdir geylâni ye ait değil. Ayetle sabit olanlar var. Mesela ashabı kehf hala uyuyor bu keramet değil mi?

--spoiler--
“KUR’AN’DA EVLiYA KERAMETi iLE iLGiLi AYETLER, MEALEN:

Ashâb-ı Kehf kıssasında zikredilen husus :

-“Onlara baksaydın görürdün ki, güneş doğduğu zaman mağaralarının sağ tarafına yönelir, battığı vakit de onların sol yanını kesip giderdi. Kendileri ise oranın geniş bir yerinde idiler. Bu, Allah’ın AYETLERiNDENDiR. Allah kime hidâyet ederse işte o, doğru yola erdirilmiş, kimi de şaşırtırsa artık onun için hiçbir zaman irşad edici bir yâr bulamazsın. Sen onlan uyanık kimseler sanırsın. Halbuki onlar uyuyanlardandır. Biz onları gâh sağ yanma, gâh sol yanına çeviriyorduk. Köpekleri de mağaranın giriş yerinde iki kolunu uzatıp yatmakta idi. Üzerlerine tırmanıp da hallerini bir görseydin, mutlaka onlardan yüz çevirir, kaçardın ve her halde için, onlardan korku ile dolardı. Onlar mağaralarda üçyüz sene eğleştiler. Buna dokuz yıl daha kattılar.”( Kehf, 17, 18, 25 )

Hz. Meryem’in kıssasında kuru hurma ağacının meyve vermesi ile ilgili âyet:

-“…Hurma ağacını kendine doğru silk, üstüne derilmiş taze hurma dökülecektir.” (-Meryem, 25 )

Zekeriyya’nın (a.s.), Hz. Meryem’in yanına girdiğinde, O’nun yanında rızıklar bulduğunu; kendisinden başka kimsenin girmediği bu yerde bulunan erzakın nereden geldiğini Hz. Meryem’den sorduğunda : “Allah’ın indinden” cevabıyla ilgili âyet:

-“…Zekeriyya ne zaman kızın bulunduğu mihraba girdiyse, O’nun yanında bir yiyecek buldu: “Meryem! bu sana nereden geliyor?” dedi. O da : “bu Allah tarafından, şüphe yoktur ki Allah kimi dilerse ona sayısız rızık verir” derdi.” ( Âli imran, 37 )

Hz. Süleyman’ın veziri Asaf b. Berhiya’nın bir anda Belkıs’ın tahtını Yemen’den Filistin’e getirmesini anlatan kıssa :

-“Nezdinde kitaptan bir ilim bulunan zat: “Ben dedi, onu sana gözün kendine dönmeden (gözünü yumup açmadan) evvel getiririm.” ( Neml, 40 )

Kerametle ilgili Hadisi şerifler:

1-Hz. Ebu Bekir’in(r.a.) pek çok misafirine yemek verdikten sonra, artanların eskisinden fazla olduğu haberi.

2-Hz. Ömer’in (r.a.) Medine’de, minber üzerinde hutbe okurken, islâm orduları komutanı Sariye’yi, düşman kuvvetlerinin kuşattığını görerek,” Ya Sariyel cebel”diye dağa çekilmesi için seslenişi ve Sariye’nin bu sesi çok uzaklardan işiterek yerine getirmesi hadisesi.

3-Hz. Osman’ın(r.a.) kendisini ziyarete gelenler içinde, birinin gözünde zina eseri bulunduğunu haber vermesi.

4-Hz. Halid b. Velid’in (r.a.) zehir içtiği halde, hiç tesir etmemesi

https://islamdergisi.com/...eramet-velilik-var-midir/
--spoiler--