bugün

ygs'de 523,000 öğrencinin 180,000 puan barajını geçememesidir.

yahu hiç mi birşey öğretilmiyor bu çocuklara , okula ne için gidip geliyorlar.

edit :eksilemekle olmuyor malesef...
her yere baraj yapılmasından dolayıdır.
sınava 2 milyon kişinin girdiğini düşünürsek yaklaşık 4/1 nin barajı geçememiştir. bu da ülkemizde eğitim seviyesinin ne kadar altlarda olduğunu gösterir. üstelik birde bu na 200 puan civarı almış öğrencileri de başarısızlıktan sayarsak bu sayı 1 milyonu bulabilir. bu eğitim sistemiyle daha doğrusu eğitim sisteminin başındakilerle olcak iş değil bu. üstelik bu sene sınavın geçen seneye nazaran daha kolay olması da cabası.
eğitim sisteminin şeklini değil içeriğini değiştirecen bizde 6.sınıfta başlıyorlar kitapla fen bilgisi anlatmaya elin avrupalısı öyle mi yapıyor okullara bir sürü labaratuvar kurmuşlar yolluyorlar öğrencileri oraya 6.sınıf öğrenciside olsa, konular çok basitte olsa olabildiğince deney ve gözlemlerle işliyorlar derslerini daha sonra ulusal çalgılardan milli yemeklere kadar bir çok yetenek gerektiren konudada bu okullarda sanki sadece bunlar öğretiliyormuşcasına eğitimlerini veriyorlar okula gelmeyen adam bile sonra gidip rahatlıkla barajı geçiyor.
niye herkes okumak zorunda olsun ki. su an üniversitede okuyanlarin %99'u okumus olmak için okuyor. yani gelenek görenek gibi bir sey oldu üniversite okumak. buna ben de dahilim. ben belki çakmak doldurucusu olmak istiyorum ulan. çok sinirlendim. kim istemez doktor olmak? ben istemem amk. üzülmüyorum bu çocuklara. ekmeklerini kazansinlar mutlu olsunlar ve iyi bir insan olsunlar kafi. baska ne için yasar ki zaten insan. türkiye'de iyi diye adlandirilan bir meslegim olacagina isveç'te issiz kalirim daha iyi. hiç olmazsa refah düzeyi yüksek bir issiz olursun.
eğitim sistemine yapılan yamaların derde derman olmadığı, köklü bir değişimin şart olduğu kanaatine vardıran istatistiktir. Herkesin matematik,türkçe,tarih bilgisinin engin olması gerekmediği, mesleki eğitime yönlendirme ve mesleki eğitimde yükselmek için farklı yolların aranması gerektiğinin kanıtıdır. barajı geçemeyenler gerizekalı değil sistem mağdurudur. çoğu belki de çok çok iyi tekniker, çok çok iyi kalifiye eleman olacaktır. bunların mahiyetini anlamayanların kurduğu sistemde boğulan insanlara saygı göstermek gerekir. yüksek öğretim ile lisans eğitimine giriş sınavlarını ayrı ayrı sınava tabi tutmak gerektiğini düşündüren olaydır.
Bilgili değil imanlı nesil isteyen hükümetin eğitim politikalarının sonucudur.
(bkz: türkiye nin yüzde 50 sinin akp ye oy vermesi)
bir sürü nedenlerle açıklanabilecek durum. ama en önemlisi eğitim sistemi ve öğrencide sorunun olmasıdır.
(bkz: ygs sınavı) ygs sınavı yazan bir yazarın, barajı geçemeyen öğrencileri eleştirmesi de ayrı bir ironidir. barajı geçemeyenler de büyük ihtimalle türkçe'yi yapamamışlardır.
sebebi, başarılı olabilecek öğrencilerin dışında kalanlara, okullarda ve dershanelerde adam gibi eğitim verilmemesi ve bu öğrencilerle ilgilenilmemesidir. bir eğitimci olarak söylüyorum, 8. sınıf öğrencileri içerisinde isim ve fiili ayırt edemeyenler hatta alfabeyi sayamayan öğrenciler var. bu öğrencilere evladım neden öğrenmedin denilmemiş, baskı yapılmamış, yol gösterilmemiş ve bu garibanlar kendi haline bırakılmış. bunun sebebi ise idealist olmayan ve üniversitede kesinlikle bu erdemi almamış öğretmenlerdir. üniversiteleri ıslah etmeden bu durumu çözmek mümkün değil. profesörü ne ki, yetiştirdiği öğretmen ne olsun. üniversiteler yorumlamadan, inovasyondan, idealizmden uzak köhne kurumlar. hocaların egoları, derslerin doğrudan ezberle alakalı olması, bilgilerin sadece teoride kalması bunu hazırlıyor. hocalar düşüncelerinin aksinde bir bilgiyi tartışamaya bile gelmiyor.

neyse bence çözüm şu: yurt dışından kaliteli hocalar ithal edeceksin. öğrencisiyle ilgilinen, diyalog kurabilen, gelişime ve yeniliğe açık, eğitimi ezberle-gel yönteminden uzaklaştırabilecek, insanların mesleklerini sevmelerini sağlayacak öğretim görevlileri. belki örnek teşkil ederler ve bazı şeyler değişir. ya da bütün öğretim görevlilerini sandalyeye bağlayacaksın yola gelene kadar aralıksız 3 idiots'u izleteceksin.
ösym nin sınav sorularının kazıklıgından kaynaklanır. düşünürsek yani önceki yıllar niye bu kadar yüksek rakamlara ulaşmamıştı dedirten bi olaydır.
eğer doğru istatistik ise;
12 sene nasıl okudun sen diye sorarlar adama! gerçi mallık o adama o karneleri, diplomaları verende ya neyse. olaya bak lan sen 12 sene hiç bir bok mu öğrenmedin lan. hadi 23 bin geyik yaptı desek, 500 bin nedir arkadaş?
emin olun ki o barajı geçemeyen adamlar sınav için 1 tek kalem oynatmamış beklentisiz giren kişilerdir. ya da beyin özürlü. çünkü baraj 180 puan ösym 100 puaN veriyor herkese türkçeden 20 net diğerleri 0 olsa Ya da türkçe 10 matematik 10 sosyal 10 yapsa barajı geçer insan. hiçbir şey bilmiyorsun diyelim ne sosyal ne mat ne fen sadece türkçede 32-33 tane okuma anlama sorusu var sınav boyunca bunlardan 20 tanesini yapamayacak kadar mal mısınız be kardeşim?

uzun lafın kısası bu barajın altındakiler beklentisiz giren kişilerdir öbür türlü bunun bir açıklaması olamaz.
(bkz: beyin bedava)

yapboza çevirilen, bir halta benzemeyen eğitim sisteminin ürünü, tüketmekten başka bir bok beceremeyen neslin durumu.

edit: cebinde babasının aldığı iphone, elinde anasının aldığı ipad, dersaneden dönen, ergenler rahatsız. bozulma yavrucak, şansını seneye denersin. açık öğretim yeter sana.
yahu merak ediyorum şu sistemi alıp başka bir ülkeye koysak onlar da bizlerin yaptıklarını yaparlar mıydı? Madem yüksek öğretime geçmeye niyetin yok niçin giriyorsun e canım? Sonra aileler " benim çocuğum iki milyonun içinden elli bin oldu, az mı?" dediğinde saatlerce laf anlatmak zorunda kalıyorsun. Yahu o iki milyon nasıl bi' iki milyon önce bi' onu değerlendirmeli.
Hiç mi bir şey öğretilmiyor bu öğrencilere deniyor, maalesef hiçbir şey öğretilmiyor. Öğretmenler öğrencinin öğrenmesini değil müfredatı yetiştirmeyi amaçlıyor. Test sınavına hazırlık klasik sınavlarla yapılıyor, milli eğitimin verdiği kitaplar ile çıkan sorular arasında hiçbir alaka yok. Kitapların çoğu verildiği hafta sobada yakılacaklar arasına katılıyor.

Okullarda hiç mi bir şey öğretilmiyor? E öğretilmiyor işte. Sen ingilizce konuşamayan öğretmeni atarsan, yazım kurallarını bilmeyen öğretmeni atarsan bir şey öğretilmez. Eğitim sistemine de, kırk yıl kölesi olunası öğretmenlere de saygı kalmaz sonra.
bir nesil göz göre göre kayboluyor.

türkiye'nin tartışması gereken öncelikli konudur.
lüksemburg nüfusu kadar.
dini bütün olmadığı için, nefsine uyup sınavlara gereken önemi vermeyen gençlerin, gerçekleşmesinde en büyük pay sahibi durum. bu ahlaksız ve tembellerin suçunu devlete atmak kesinlikle vatan haini moskofların işidir.
okullarda gösterilen derslerin, sınavda çıkmamasından kaynaklanan sonuçtur.

ayrıca amaç cahil nesil yetiştirmek değilmiydi? oluyor işte efendim.
hic sasirtmadi beni 523 000 kisinin baraji gecemeyisinden cok 200 000le hatrisayilir bi muhendislige girenler sasirtmistir beni. bu adam mezun olunca buyuk ihtimal kendi alaniyla ilgili is yapmiyacak. ygs de 200 000 olan adam uni zaten okuyamaz zira kok bile alamiyodur henuz. ozetle luzumsuz bi muhendislik yogunlugu cikiyo ortaya.
okullarda gösterilen derslerin sınavlarda çıkmaması ile alakalı olmayan sonuçtur. eline iki kitap alıp okumayan öğrencinin sorunudur. aralarında soruları okumayıp rastgele işaretleyenleri de vardır. bütün cevapları sadece 'a' veya 'b' işaretleyenleri de.

not: sınavlardan sonra birincileri ekrana çıkartacağınıza sonuncuları ekranlara maskeli şekilde çıkartın da başarısızlığın sebebi nedir, birinci ağızdan öğrenelim.
bu malların yaptığını eğitim sistemine ya da akp' ye mal etmek bence haksızlıktır. bu durum, bu 523 000 bin öğrencinin su katılmamış mallığından ileri gelir. barajı geçememek nedir lan?

not: kaydırma yapanları, heyecan ya da sağlık sorunu sebebiyle böyle bir durumla karşı karşıya kalanları tenzih ederim.
türkiye de nüfusun niceliksel olarak arttığının ancak niteliğinin yerinde saydığının göstergesidir. eşeği bağlasan o lise sıralarına 4 yılda geçer lan 180i.