bugün
- 21 ocak 2025 bolu kartalkaya otel yangını85
- ümit özdağ'ın tutuklanması14
- otel denetleme yetkisi kimde 10 güne açıklanır16
- mhp ne milliyetçisi sorunsalı19
- sabah sabah anıran eşekler17
- deprem13
- sözlükte sayın cumhurbaşkanımıza hakaret edenler19
- recep tayyip erdoğan15
- isveçli birine açıklayamayacağınız olaylar19
- pandela29
- özdağ içeri apo dışarı18
- yazarların tiksindiği şeyler10
- sivasyıldız dağında otel de patlama11
- türkiyedeki en gereksiz kurumlar9
- ne yapıyorsun24
- ümit özdağ'in gözaltısinin gerçek sebebi42
- hyundai getz vs toyota yaris vs suzuki swift9
- allah'ın bilinci evrene yayılmıştır11
- matematikçiler arasında ateist yoktur9
- kamos9
- 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı25
- sözlükte kim kime yürüyor17
- ocak 2025 ak parti'nin taarruza geçmesi15
- prunella29
- napalım patates veya çubuk kraker gibi adamları ya9
- anın görüntüsü18
- karınıza miyavlar mısınız8
- bik bik'in kaslı erkek istemesi13
- mehdi istanbul da15
- memur bir erkeğe kız verirler mi sorunsalı12
- asansöre kadın binince hemen inmek10
- sözlüğün çok tırt yazarlara kalmış olması10
- apoyu hapisten sadece kemal çıkartır9
- erdoğan cumhurbaşkanı olacak adaleti getirecek8
- erdoğan'ın muhalif herkese dava açması22
- 21 ocak 2025 ilk defa kayacak olmam9
- açık büfe kahvaltı10
- feyki olanlar utanmıyor mu8
- 2008de emeklinin hakları hangi hakla azaltıldı14
- neden her gece uyumak zorundayız10
- kocanıza mercedes alması için para verir misiniz16
- 1 litre kola12
- parayı neye gömüyorsunuz18
- cuma günü istanbula gidiyorum orada cami var mıdır11
- tavuğun en güzel et türü olması10
- ölümden sonra asıl hayat9
- pilavı kaşıkla yiyen insan8
- seks yatağı11
- arkadaşlar bana türkçe öretebilirmisiniz12
- ak partili zekası15
entry'ler (119)
istanbul için delirmeme rağmen,bunun için çabalamama gereken enerjiden ve motavisyondan çok uzağım.sadece istiyorum.
model grubunun şirinlik abidesi vokalisti.ayrıca kendisi ve grubu hakkında merak edilen tüm soruları http://www.formspring.me/turgutfatma adresinden yanıtlamaktadır.
hakan günday'ın 12 Nisan'da çıkması beklenen yeni romanı.Kapağı için: http://www.facebook.com/p...22053854522904&ref=nf
gereklidir,faizdir.
sıkıntılı.
(bkz: ayça eren)
odayı toplamak.
toplama işini abartıp,hep görmezden gelinen makyaj malzemesi karmaşasına bir son vermek için,bir kutu hazırlamak,kutunun dışına -kendini derya baykal zannedip-yaratıcı uygulamalar yapıp,rezil hale getirmek.
internete girmek.
internetten çıkamamak.
internetten çıkıp,tv ye bakmak.
tekrar internete girmek.(a bunu yapmıştı zaten).
sonra entry girmek.(halen internette,bak ya).
uyuklamaya başlamak.
of çok yoruldum diyip,yatağa bakmaya başlamak.
toplama işini abartıp,hep görmezden gelinen makyaj malzemesi karmaşasına bir son vermek için,bir kutu hazırlamak,kutunun dışına -kendini derya baykal zannedip-yaratıcı uygulamalar yapıp,rezil hale getirmek.
internete girmek.
internetten çıkamamak.
internetten çıkıp,tv ye bakmak.
tekrar internete girmek.(a bunu yapmıştı zaten).
sonra entry girmek.(halen internette,bak ya).
uyuklamaya başlamak.
of çok yoruldum diyip,yatağa bakmaya başlamak.
behzat ç.dizisinde ''tanışalım mı ?;smim şule,jale,selma,berna ne fark eder ki'' diyerek ilk olarak görülmüş ve sonra dizide felsefeci,renkli ve bolca bulunan çatlak karakterlerinden birisi olarak oynamaya devam etmişir.ayrıca çok güzel fotoğraflar çekmektedir.(bkz: http://jazzrail.deviantart.com/)
hamallık.
(bkz: dr.who)
izlememekten ziyade,izlemeye dayanılamamış bir dizidir bence.
izlememekten ziyade,izlemeye dayanılamamış bir dizidir bence.
insana hayatta cehennem azabı yaşatır.gecelerini uykunu, gündüzleri canlılığını elinden alır.ruh gibi dolaşırsın etrafta,duyarsız, algıları kapalı.huyuna göre çok güzel sinir de yapar.sadece sana değil, çevrene de çektirirsin yani.daha çok psikolojik nedenler tetikler, kafandan atamadığın düşüncelere, sorunlara, kişilere, olaylara kinini uykundan çıkarır, nefes alan ama hiçbir şeyden zevk alamayan bir metabolizmaya dönersin.alışkanlık olmadan kurtulmanın yolları aranmalı, bazı içeceklerle(papatya çayı mesela,veya ılık süt vs.) ya da fiziksel olarak yorucu bir şeylerle uğraşılarak uykunun gelmesi sağlanmalı yoksa cidden can yakar bu hastalık.
bir süre bulamadıktan sonra aramaktan vazgeçtiğim bir anda karşıma çıkıp,beni her hakan günday kitabında olduğu gibi içine çekip almış,kafamı karıştırmış,tekrar ve tekrar daima düşüncelere itmiş,sonunda da yumru gibi bitmiş kitaptır.ne ziyanın konusundan ne de yazarın yarattığı kurguya uzun uzun övgüler düzeceğim.zaten bunlar okuyan herkesin okuduğunda içine çekileceği şeyler.ama şu var ki;öyle yazılar,öyle sözler var ki içinde yumruk etkisi yapabilecek.okunmalı,okutturulmalı.
--spoiler--
Peri ve şan kelimeleri bir araya gelir,bu toprakta Perişan adında kızlar yaşar.Dokuz yaşındaki erkek kardeşlerinin ayakta sürdüğü traktörlerin römorkları devrilince ölür ve bir daha doğarlar.Bu kez adları isabalı olur,Nazi olur.Ozo olur.Humina,Belkiza,Lezgi,Tükezban,Telli,Kübar,Adman,Adle,Ebedin,Vehta olur.Ne biz onların adlarını,ne de onlar bizi anlar.Doğu'da kızlar,kadın doğar.Ecellerinden önce ölürler.ilk yemeği anasının memesinden gelen ve yediği çanağa tükürmekte sakınca görmeyen erkek,o kadar çok kadın gömer ki toprak bile artık dişidir.Bu yüzden Toprak Ana diye bilinir.Perilerin şanı buradan gelir.Diri diri gömüle gömüle toprağı bile kadın yapmışlardır.Bu yüzden verimsiz ve çoraktır.Buna da,kadının intikamı denir.
Kendi başına doğuran mucizelerin kadını Kibele dönemi biteli çok oluyor.Spermlerin marifetini anlayan erkeğin çağındayız.Sik çağı!Boyundan büyük siki olan bereket tanrısı Priapos'un kullarının çağı!Bu çağda mal,sahibin zayıflatır.Bu çağda savaşları,kaybedecek kadını olmayanlar kazanır.Bu yüzden erkek,olabildiğince derine gömer kadını.Gökte,kadına ait ne varsa onu taşıyan şeytan,yerde,erkeğe ait ne varsa onu taşıyan kadın.Aralarında kalmıştır,sıkışmıştır erkek.Kızgındır.Bu yüzden gömer kadınını.Eşit olamayacağını bildiği için üstüne çıkar,tepinir.Çünkü sikini doğrultamazsa doğurtamayacağını,ama bir kadının kısırda olsa zevkten delireceğini bilir!Erkek,kadından nefret etse de peşinden koşan,yakaladığı yerde de yumruklayan bir doğa kazasıdır.Kendisinin de iddia ettiği gibi,sahip olduğu her şey sikinden küçüktür.Aklı,kalbi,insanlığı,her şeyi...
--spoiler--
--spoiler--
Peri ve şan kelimeleri bir araya gelir,bu toprakta Perişan adında kızlar yaşar.Dokuz yaşındaki erkek kardeşlerinin ayakta sürdüğü traktörlerin römorkları devrilince ölür ve bir daha doğarlar.Bu kez adları isabalı olur,Nazi olur.Ozo olur.Humina,Belkiza,Lezgi,Tükezban,Telli,Kübar,Adman,Adle,Ebedin,Vehta olur.Ne biz onların adlarını,ne de onlar bizi anlar.Doğu'da kızlar,kadın doğar.Ecellerinden önce ölürler.ilk yemeği anasının memesinden gelen ve yediği çanağa tükürmekte sakınca görmeyen erkek,o kadar çok kadın gömer ki toprak bile artık dişidir.Bu yüzden Toprak Ana diye bilinir.Perilerin şanı buradan gelir.Diri diri gömüle gömüle toprağı bile kadın yapmışlardır.Bu yüzden verimsiz ve çoraktır.Buna da,kadının intikamı denir.
Kendi başına doğuran mucizelerin kadını Kibele dönemi biteli çok oluyor.Spermlerin marifetini anlayan erkeğin çağındayız.Sik çağı!Boyundan büyük siki olan bereket tanrısı Priapos'un kullarının çağı!Bu çağda mal,sahibin zayıflatır.Bu çağda savaşları,kaybedecek kadını olmayanlar kazanır.Bu yüzden erkek,olabildiğince derine gömer kadını.Gökte,kadına ait ne varsa onu taşıyan şeytan,yerde,erkeğe ait ne varsa onu taşıyan kadın.Aralarında kalmıştır,sıkışmıştır erkek.Kızgındır.Bu yüzden gömer kadınını.Eşit olamayacağını bildiği için üstüne çıkar,tepinir.Çünkü sikini doğrultamazsa doğurtamayacağını,ama bir kadının kısırda olsa zevkten delireceğini bilir!Erkek,kadından nefret etse de peşinden koşan,yakaladığı yerde de yumruklayan bir doğa kazasıdır.Kendisinin de iddia ettiği gibi,sahip olduğu her şey sikinden küçüktür.Aklı,kalbi,insanlığı,her şeyi...
--spoiler--
son albümleri arıza'yla çok çok mutlu etmiş gruptur.dinledikçe bağımlılık yapası bir albümle dönmüş olmaları da cabası.mutlu şarkılarında ki 'ben mutluyum ulan!' diye bağırmalarına hayran bırakmış, yeniden şarkılarıyla ilşki analizini çok güzel anlatmış, olmazda 'olmaz,olmaz bu şapkadan tavşan çıkmaz' diyerek ayrılık sonrası arkadaşız düşüncesini realistce yerle bir etmiş...ve bunun gibi nice güzel şarkılarıyla, sözleriyle kaliteyi hatırlatan bir albümle geri dönmüşlerdir.
ahmet ümit'in haziran ayında yayımlanmış kitabıdır.polisiye tarzındaki yazılan kitabın konusu istanbul'da 7 gün içinde, istanbul'un her biri farklı bir hikayeye, farklı bir hükümdara uzanan anıtsal bölgelerinde avuçlarında o dönemin hükümdarına ait sikkeler bırakılmış cesetler bulunmaktadır.cinayet masası komiserlerinin bu cinayetleri çözme aşamaları, bulguları, her cesetle tarihin biraz daha içine hapsolmaları, çoğu zaman kaybolmaları, ama yine aynı tarihten yararlanarak katillere ulaşmaya çalışmaları anlatıyor.kitabın kaba özeti bu şekilde.ama okunduğunda görülecek olan şey şudur ki; yazar ne sizden bu cinayetlerin sorumlusu katili bulmanızı, ne de polisiye bir heyecanla bu heyecana katılmanızı istiyor.kitap daha çok sizi istanbul'u vicdanınızla dinleyin, bir durun ve söylediklerine kulak verin, istanbul can çekişiyor demeye çağırıyor sanki.çünkü tarihle günümüzün harmanlandığı kurguda her padişahla, her savaşla, her dönemle,her dönemin bir anıtıyla, kültürüyle, camisiyle,türbesiyle, sarayıyla, surlarıyla, sarnıcıyla tanıştırdığında cahilliğimizi, duyarsızlığımızı yüzümüze vuruyor adeta.belki de sırf bu duygu altında ben okurken katil hiç çıkmasın ortaya, devam etsin davasına, şaşırtmaya, bize belki de can alarak,istanbul'a can bağışlasın istedim.
güzel kurgulanmış, harmanlanmış bir kitaptı.belki de tek rahatsız edecek konu fazla mesaj kaygısı içinde kaleme alınmış olmasıydı.neden bilmiyorum ama okurken bir kaç kez dan brown etkisinde kalınmış gibi hissettim.ama bir yandan da mesaj bize bas bas bağırılmazsa, gözümüzü gözümüze sokulmazsa onu anlamayacak, yanlış yorumlayacak ya da görmezden gelineceği korkusu da oldukça geçerli bir neden.
güzel kurgulanmış, harmanlanmış bir kitaptı.belki de tek rahatsız edecek konu fazla mesaj kaygısı içinde kaleme alınmış olmasıydı.neden bilmiyorum ama okurken bir kaç kez dan brown etkisinde kalınmış gibi hissettim.ama bir yandan da mesaj bize bas bas bağırılmazsa, gözümüzü gözümüze sokulmazsa onu anlamayacak, yanlış yorumlayacak ya da görmezden gelineceği korkusu da oldukça geçerli bir neden.
gazetelerde ki tüm farklı ve aynı haberlerin yorum,ifade şekli ve 'memlekette hala hiçbir şeyin düzeltilemeyeceği karamsarlığı' altına girilmesine neden olur ve baş ağrılarıyla, sıkıntılarda güne devam etmeye neden olan eylemdir.tek iyi yanı olarak herşeyden haberdar olmak görülebilir ki insan bazen hiçbir şey bilmemeyi daha çok tercih eder hale gelebilir.