bugün

ertuğrul kürkçü

68 kuşağının öğrenci liderlerinden. 2008 yılındaki bir söyleşisinden bizim neslin pasifliği üzerine bir pasaj:

--spoiler--
"şöyle denemez::"60ların gençleri harika insanlardı, 80lerin, 90, 2000lerin gençleri madara".böyle olduğu zaman gelecek tükenmiş demektir.oysa hikayemiz başkalaştı. birincisi, henüz bir devrimci deneyimle karşılaşmamış devletin reflekslerinin zayıflığı bize daha çok alan yarattı. biz daha kısa zamanda daha fazla etki uyandırabildik. ama ondan sonra, devletin karşı propoganda, tasfiye ve kontrgerilla mekanizmalarıyla beraber oluşan yeni bir savunma donanımı gördük. 12 eylül, 12 martta bitiremeyen işi bitirmek üzere geldi. bu sadece fiziksel şiddet olarak gelmedi. gündelik hayatı baştan sona örgütledi, üniversiteyi, milli eğitimi örgütledi. gayet iyi hatırlıyorum. o zaman rauf tamer diye sağcı bir yazar vardı. hala bu ucuz bulvar gazetelerinden birinde yazıyor. o şöyle demişti: "evet çok kötü oldu denebilirdi, darbe oldu, parlamento kapandı. ama biz bir kuşak kurtarırsak bu bize yeter". bir kuşak kurtarmak demek, bir kuşağı devrimci etkilerden kurtarmak demek. onu kurtarabilmek için insanları akıllandıran, bilgilendiren değil, onları ahmaklaştıran ve cahilleştiren bir yüksek öğrenim düzeni oluşturuldu.
--spoiler--

edit:not: copy paste değil, dergiden bakıp bakıp yazdım.