bugün

ispark

zaten vergisini ödediğimiz yol ve kaldırımlardan tekrar para, hatta haraç olan kadir topbaş kuruluşudur. ayrıca dava ettiğim fakat kamu davasının 150 tl nin altında açılamayacağı gerekcesi ile dumur olduğum hadisedir.

bazılarınız diyecek ki: "ispark iyidir, güzeldir. değnekcilerden kurtarmıştır bizi, park edilemeyecek yerlere park etmekteyiz"

ispark vatandaşa hizmet etmek amaçlı değil tamamen kar amaçlı kurulmuş bir kuruluştur, aldığı boru gibi ücretler de bunun en büyük göstergesidir. ben taksim gümüşsuyu'ndaki işyerime arabamla gittiğim zaman bütün gün neden 10 TL para ödemek zorunda kalıyorum da başka yerde 2 ya da 5 TL ödemek zorunda kalıyorum ? gümüşsuyun'nda çalışıyor olmam zengin olmam anlamına mı geliyor ?

bir örnek vermek gerekirse ; eskiden gümüşsuyu'nda yol kenarına park yapmak yasaktı. sebebi ise "1. derece acil ulaşım yolu" şeklinde görülmektedir. peki şimdi soruyorum. ispark oraları parselledikten sonra kaçıncı derece ulaşım yolu olmuştur ki artık ceza kesilmemektedir ? eskinden acil ulaşım yolu olan bir yol 3 kuruş para için artık acil ulaşım yolu olarak görülmemekte midir ?

ispark'ın amacı gerçekten vatandaşa hizmet etmek olsaydı, değnekcileri kaldırmak olsaydı sembolik rakamlar alırdı. bütün gün 2 tl ya da bütün gün 3-4 TL gibi. bunda kimsenin şikayeti olmazdı. saat başı ücret almak nedir kardeşim ? o yüzden samimiyetsiz olan kuruluştur. vatandaşı tatmin etmemiştir.

yanlış hatırlamıyorsam 2007 cirosu 80 milyon dolardır. deli gibi ciro yapmasına rağmen ne kadarlık gideri vardır sorulması gereken kuruluştur.

ayrıca belediyeciliğin hizmet etme amaçlı değil ticaret yapma amaçlı olduğunu da göstermiş kuruluştur. ufak kentlerde de vardır bu otopark uygulaması sırf belediye para kazansın * diye de be kardeşim oraların gerçekten ihtiyacı vardır. kadir topbaş neyin hesabını yapmaktadır ki ispark dan 2010 yılı için 100 milyon doların üzerinde gelir beklemektedir.

(bkz: derdin ne aslanım senin)

bu soyguna birinin dur demesi gerekmektedir.