bugün
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak27
- anneler günü8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar27
- anın görüntüsü16
- ismet gurbuz 202411
- türkiye den soğuma sebepleri21
- sözlüğe kız getirmek10
- 2024 eurovision şarkı yarışması12
- okul müdürü nasıl korunabilirdi16
- sözlüğün en güzel kızı olmanın dezavantajları16
- bir kızı kucakta zıplatmak11
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek8
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması14
- erkeklerin sadakatsiz olması13
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim11
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne20
- tamirciye veren kadın13
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- şu an hissedilen duygu12
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- niyetin ciddi mi klişesi13
- uludağ sözlük kapatılacak11
- yorgun mermi8
- icardi1905'in sözlüğü bozması31
- beni özlediniz mi doğru söyleyin13
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız16
- libido düşmesi18
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- karşı cinse giyim önerileri15
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek9
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- motosikletle 210 km hız yapmak15
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü8
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- platonik aşkın kalp kıran davranışları17
- eric bana9
- sözlük yazarlarının tatlıları13
- psikolog fiyatları16
laikliğin, yeniden tanımlanması.
the refinition of secularism.
bir hocam, birden fazla dil bilmenin düşünce yollarını açtığını söylerdi. keşke fransızcaya da yeterli vakit ayırabilsem.. zira laiklik fransa menşeli bir kelimedir."laïque, séculier/ière"
ingilizce üzerinden başlamak zorunda hissettim, zira daha kolay olacak.
secularism'den bir köke inelim, secular : "laik. 1. (sıfat) dünyevi, cismani; layik, dini olmayan, ruhani olmayan; manastır sistemine bağlı olmayan; yüz yılda bir vaki olan, asırlık; asırlarca süren.2. mahalle papazı."
tanıma göre, bu bir sıfatmış.
hmm. sıfat neyi ifade eder? bakıyoruz : "Bir adı, nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımından niteleyen, belirten kelime"
dolayısı ile "laik" kelimesi bir önad. yani örnek : "Laik Devlet" konu ile de uygun.
biraz daha düşünce turu atalım ;
Laik kelimesi fransızca kökenlidir. Kardinal richeliau (rüşü) gibi dini olmasına rağmen, dünyevi bir kişilik, yani laikliğe yakın olan bir devlet adamını bünyesindne çıkarmış, ihtilaller ülkesi, eşitlik ve ulus devlet kavramının tarihteki en büyük ve tutarlı savunucularının literatüre kazandırdığı bir kelime.
türkçe çeviri ile onların kullandığı anlamdaki anlamı :Dine istinad etmeyen. Ruhanî olmayan kimse. Dini olmayan şey. Dinî olmayan fikir, dinî olmayan müessese, sistem veya prensip. Devleti dinî esas ve hükümler ile idare etmeyen sistem. Temel esasların ve kanunların menşeini ve teşri'de (kanun yapmakta) hareket noktasını ve değer ölçüsünü dine isnad etmeyip insanın ve cemiyetin sadece dünyevi menfaat ve anlayış ölçüsüne terkeden; diğer tâbirle: ilâhi kanunu terkeden, beşeri nizamla cemiyeti idareye çalışan sistem.
Dolayısı ile tanım açık, ancak devam edelim. Laik kelimesi, tanımlardan da anlaşılabileceği gibi, uygulanan sistem/veya devletin onu algılayışına göre değişir. ama tek yönde => kelime doğarken diyor ki "Ben totaliter, kilise adet ve mantığına aykırıyım." şimdi, türkiye cumhuriyetinde bunun bizi yönlendirdiği kök mantık, uygun mu? hayır. zira biz "Hristiyan kök-mantığından yaklaşan bir devlet kurmadık". bilakis, müslüman kök-mantığından yaklaşan bir devlet kurduk. Ancak, bir diğer, ihtilalci, zincirsiz, özgür ve demokratik kök mantığımıza aykırı "olmayarak" islam'a hitabeden/yüzünü çeviren, bir devlet de istemedik. Biz istedik ki, kanun önünde ve devlet nezdinde ve dahi politikalarında, insanların inançları eşit olsun. ve laiği bu şekilde tanımladık.
Türkiye Cumhuriyeti anayasasının ilke maddesinde bu tanım : "MADDE 2. : Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir." şeklinde bulunmaktadır.
Peki, bu önadın tanımını tekrar yapmak ne demektir? ki özellikle bu cümle bir siyaset adamından çıktıysa, hele ki anayasa değişikliğinin konuşulduğu şu günlerde?
"laiklik" kelimesi, ılımlı islam modeli için anayasadan çıkarılma tehlikesi ile ve şer-i hukuk ve irticai faaliyet ve islam sentezi tehlikeleri ile karşı karşıyadır. laikliğin tanımı açıktır ve yeniden anayasal düzeyde yapılamaz.
ve tanımdan rahatsız olunamaz, tanımdan rahatsız olmak demek, apaçık bir şekilde, türkiye cumhuriyeti normlar rejimi düzeyinde değişikliğe gitme gayesi gütmek demektir.
kelime oyunlarının yerine, tüm kudreti elinde bulunduran iktidarın, çıkardığını iddia ettiği yeşil gömleği, gerçekten çıkarması gerekmektedir.
peh!
edit: sonradan tekrar dikkat edilen ilk tanıma göre, laikliği tekrar tanımlamak.. evet! rejim karşıtlığıdır. yukarda ispatı var, tuşlamak yerine okuyalım.
the refinition of secularism.
bir hocam, birden fazla dil bilmenin düşünce yollarını açtığını söylerdi. keşke fransızcaya da yeterli vakit ayırabilsem.. zira laiklik fransa menşeli bir kelimedir."laïque, séculier/ière"
ingilizce üzerinden başlamak zorunda hissettim, zira daha kolay olacak.
secularism'den bir köke inelim, secular : "laik. 1. (sıfat) dünyevi, cismani; layik, dini olmayan, ruhani olmayan; manastır sistemine bağlı olmayan; yüz yılda bir vaki olan, asırlık; asırlarca süren.2. mahalle papazı."
tanıma göre, bu bir sıfatmış.
hmm. sıfat neyi ifade eder? bakıyoruz : "Bir adı, nitelik, nicelik, yer, sıra vb. bakımından niteleyen, belirten kelime"
dolayısı ile "laik" kelimesi bir önad. yani örnek : "Laik Devlet" konu ile de uygun.
biraz daha düşünce turu atalım ;
Laik kelimesi fransızca kökenlidir. Kardinal richeliau (rüşü) gibi dini olmasına rağmen, dünyevi bir kişilik, yani laikliğe yakın olan bir devlet adamını bünyesindne çıkarmış, ihtilaller ülkesi, eşitlik ve ulus devlet kavramının tarihteki en büyük ve tutarlı savunucularının literatüre kazandırdığı bir kelime.
türkçe çeviri ile onların kullandığı anlamdaki anlamı :Dine istinad etmeyen. Ruhanî olmayan kimse. Dini olmayan şey. Dinî olmayan fikir, dinî olmayan müessese, sistem veya prensip. Devleti dinî esas ve hükümler ile idare etmeyen sistem. Temel esasların ve kanunların menşeini ve teşri'de (kanun yapmakta) hareket noktasını ve değer ölçüsünü dine isnad etmeyip insanın ve cemiyetin sadece dünyevi menfaat ve anlayış ölçüsüne terkeden; diğer tâbirle: ilâhi kanunu terkeden, beşeri nizamla cemiyeti idareye çalışan sistem.
Dolayısı ile tanım açık, ancak devam edelim. Laik kelimesi, tanımlardan da anlaşılabileceği gibi, uygulanan sistem/veya devletin onu algılayışına göre değişir. ama tek yönde => kelime doğarken diyor ki "Ben totaliter, kilise adet ve mantığına aykırıyım." şimdi, türkiye cumhuriyetinde bunun bizi yönlendirdiği kök mantık, uygun mu? hayır. zira biz "Hristiyan kök-mantığından yaklaşan bir devlet kurmadık". bilakis, müslüman kök-mantığından yaklaşan bir devlet kurduk. Ancak, bir diğer, ihtilalci, zincirsiz, özgür ve demokratik kök mantığımıza aykırı "olmayarak" islam'a hitabeden/yüzünü çeviren, bir devlet de istemedik. Biz istedik ki, kanun önünde ve devlet nezdinde ve dahi politikalarında, insanların inançları eşit olsun. ve laiği bu şekilde tanımladık.
Türkiye Cumhuriyeti anayasasının ilke maddesinde bu tanım : "MADDE 2. : Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir." şeklinde bulunmaktadır.
Peki, bu önadın tanımını tekrar yapmak ne demektir? ki özellikle bu cümle bir siyaset adamından çıktıysa, hele ki anayasa değişikliğinin konuşulduğu şu günlerde?
"laiklik" kelimesi, ılımlı islam modeli için anayasadan çıkarılma tehlikesi ile ve şer-i hukuk ve irticai faaliyet ve islam sentezi tehlikeleri ile karşı karşıyadır. laikliğin tanımı açıktır ve yeniden anayasal düzeyde yapılamaz.
ve tanımdan rahatsız olunamaz, tanımdan rahatsız olmak demek, apaçık bir şekilde, türkiye cumhuriyeti normlar rejimi düzeyinde değişikliğe gitme gayesi gütmek demektir.
kelime oyunlarının yerine, tüm kudreti elinde bulunduran iktidarın, çıkardığını iddia ettiği yeşil gömleği, gerçekten çıkarması gerekmektedir.
peh!
edit: sonradan tekrar dikkat edilen ilk tanıma göre, laikliği tekrar tanımlamak.. evet! rejim karşıtlığıdır. yukarda ispatı var, tuşlamak yerine okuyalım.
güncel Önemli Başlıklar