bugün

climax

gaspar noe işte yine bildiğiniz gibi. Filmi izlemek uzun zamandır aklımdaydı hakkında büyük metaforik söylemlerin olduğunu falan duymuştum. bir ara izler gibi oldum da kafam kaldırmadı kapattım neyse bugüne kısmetmiş.

Film hakkında hiçbir şey okumadım etkilenmemek için çünkü metaforları kendim keşfetmek istiyordum sonradan okuyunca vay be gerçekten de böyleymiş dedim.

Bence olay uyuşturulmakta değil olay hayatın ta kendisi. Film bittiğinde aklımda oluşan cümle direkt 'ne kadar var olmaya çalışırsan o kadar yok olursun' oldu.

Filmin tamamı, -her sahne normalde kurgularda beklenen bir ya da birkaç zirvedense- müthiş bir zirveler bütününden oluşuyor. Bu da filmi yoğun ve rahatsızlık verici yapabilir. Kafanızın açık olması gerek izlerken.

--spoiler--

Ana fikir selva'nın "burası bir parti süslemeler ve balonlar var" cümlesinde direkt verilmiş bence. Bir an bir gülme geldi orada. Boktan hayatlarımızın boktan parti süsleri işte temalı acı bir gülme.

--spoiler--

Filmde aşağı yukarı her konuya dokunuluyor, uzun uzun yazmışlar gidin okuyun. Siyasetten, insan psikolojisine, cinsellikten, ülkelere, dine bilmem bir sürü kaos besleyici şeylere kadar dokunuyor işte. Dans bunun için kullanılabilecek en iyi aletti. Sayfalarca hikâyenin anlatacağını dans ile anlatıyor noe hem de çok da uzun olmayan bir sürede.

Felsefesine gelirsek de bence asıl olay kaosa yüklenmemeli, asıl olay bilinç ötesinin "çürümüş vandalizminde".