bugün

kırmızı oda

Çok abartılı ve fazla acite edilmiş, senaryo biraz yavan olup konunun derinliğini yok ediyor.

Yaşanan acı ve içinden çıkılmaz durumu sözler (senaryo-teks) değil vücut dili mimik doğaçlama ile tarif edilir.
Sanırım oyuncular senaryoya bağlı kalacağım diyerek kendilerini çok zorluyorlar.

Senaryo yazarı yapımcı yönetmen oyuncular (kimse) psikoloji üzerine yazı araştırma okuyacağına gidip ruh ve sinir hastanesi koğuşunda gözetimi altında kalan hastalarla 1-2 ay geçirselerdi daha başarılı olurlardı.

Geçenlerde can sıkıntısı içinde TV de zaping yaparken rast gelinmiş dizi.
Kadın kafayı yemiş rolü yapıyor.
Sade bir makyaj ama saçında cildinde elinde yüzünde dün gitmiş olduğu güzellik salonu kuaför bakım merkezinin izini girebiliyorsunuz.
Sadece saçları dağınık, biraz sinirli yüz ifadesi al sana ruh hastası rolü.

Veya yıllardır evinden çıkmayan kadın rolü.
Tüm dış dünyaya kendini kapatmış hayattan kopmuş bir hiçlik içinde kaybolmuş kadın ama elbise renk seçimi kesim stil olarak vücut proporsiyonu ile mükemmel uyumlulukta ev giyimi içinde.
Ulan benim hatun hepsinden akıllı (ruh sağlığı açısından) evde bunlar gibi giyinmiyor kendine bakmıyor. Hele ki şu pandemi döneminde...
Evde 4-5 ay geçirdik, hatun da ben de kendimizi saldık. Avcı toplayıcı dönemde ki aile gibi olduk.
Bunlar evde yoga pilates spor yapıp güzellik merkezi mi kurmuş psikoloji hastası olunca...

Kamera yakın çekim yapıyor.
Faulleri kaşları üst dudağı ensesine bakınca yeni epilasyon yaptığını anlıyoruz.
Saç uçları saç boyu, asimetriği kırıklar vs dikkat edince"dizi çekimim var, bakımlı olayım" diyerek kuaföre gittiğini gösterir.
Kadın iyi ki kafayı sıyırmış.
Kafayı yemiş hali buysa yememiş hali nasıl olur?

Dizi neymiş, kafayı yemiş kadınları anlatıyor.
Aaay çoh beyyendim yeaa!

Tipik yurdum kalitesizliği.