bugün

haciz gelen ev psikolojisi

cıktıgım ilk haciz ve muhafaza islemini hic unutmam.muhtemelen bir cok meslektasımda unutmamıstır. kenar mahallelerin birindeki evlerden birine gitmistik baba evde yoktu cocuklar ve evin hanımı bizi karsıladıç biz durumu izah ettik ama ben esinizi cagırın diye ısrar ediyorum hani adam gelsinde bir cozum bulunsun diye. adam kahvedeymis buldular geldiler hayırdır falandan sonra adam borcu odeyemeyecegini beyan etti. 10-12 taksit talep ediyor ki bu muvekkilin kabul edebilecegi bir sey degil. telefonla gorustuk ettik alacaklı illa muhafaza istiyor. o zamanlar evden menkul haczi falan tahsilat anlamında ise yarıyordu bizde ne var ne yok diye evi dolastık ama bir tane tv'den baska haczi kabil ya da satılabilir mal yok. taksiciye tv'yi arabaya goturmesini soyledim o esnada gozleri yemseyil sarı saclı bir kız cocugu bacagıma yapıstı gozlerinden sicim gibi yaslar akıyor nolur abi goturme televizyonu diye yalvarıyor. getirin geriye televizyonu dedim ve icra muduru ile yeniden tutanak tuttuk. evde haczi kabil mal yoktur... buyuk bir vicdani rahatlamayla ayrılmıstım ordan tabi daha sonraları bu kadar anlayıslı olamadım istesemde.