bugün

selimiye

Şimdi yazacaklarım sizi biraz şaşırtabilir;
Marmaris Datça yolundan Selimiye Bozburun tabelasını takip ederseniz bu küçük sevimli kıyı tatil beldesine gidebilirsiniz, evet sadece sevimli diyorum.
ilk olarak selimiye’ye giderken yol kenarında meşhur kızkumu denilen yer mevcut, yok efendim denizden yürüyerek karşıya geçiliyormuş falan filan, o kadar insan vardı ki arabayla geçerken sadece baktık ve yolumuza devam ettik.
Selimiye ye geldiğimizde ise denizi cidden boklu marmara misali dibi çamur, dibine bakıp balık arasan kurbağa türevleri canlılar mevcut ayrıca deniz suyuda herkesin toplu denize işeme seansı sonrası sıcaklığı gibi. Serinlemek için denize girmek istiyorsunuz daha çok sıcaklıyorsunuz, bu da koy olmasının ve dalga olmamasının dezavantajı. Selimiye’den devam edip diğer koylara giderseniz daha güzel ve berrak denizler görebilirsiniz. Genel anlamıyla deniz konsepti 3 metrelik taşlık alana şezlong şemsiye koyulmuş çakıllı denize sıfır tatil beldesi şeysi olmuş.
Yeme içme konusunda sahil kenarları full rakı balık konseptli elit mekanlarla dolu, kalite üst düzey ancak fiyatlarda buna bağlı hayli şişirilmiş zaten yüksek fiyatlı olması da bazı kesimleri bu tatil kasabasından uzak tutmaya yetiyor bence çok mantıklı.
Bir diğer konu ise meşhur tatlısı losta tatlısı. Kalın bir sigara böreği görünümlü içi keçi peyniri ile donatılmış baklava türevi bir tatlı, ben beğendim yenilebilir ve lezzetli.
Konaklama konusu da tüm pansiyonlar oda+kahvaltı konseptinde fiyatlar orta üst düzeyde ilgi alaka güzel müşterilerine çok kibar ve ilgili davranıyorlar. Biz girişteki Adasu Butik Otelde kaldık ekip gayet güleryüzlü ve ilgili.
Sonuç olarak; Datça’dan Selimiye’ye geldiğimden dolayı deniz konusunda çok hayal kırıklığına uğradım, burada sessiz sakin bir hafta geçireceğinizde iki gün burayı görün size yetecektir, kalan günlerde ise türkiye’de gördüğüm en temiz ve nezih denizlerden biri olan Datça’da tatilinizi geçirmeniz yönünde.
Merak edenler için anlık görüntü;

görsel

görsel

görsel