bugün

ayla

Filmde gösterilen hikaye kısım kısım gerçeği yansıtmamaktadır. Mesela, Kore gazileri gününde Güney Kore'den Türkiye'ye gelen Koreli yetkililerce Ayla bulunmuştur. Filmde ise, Türk belgesel ekibince bulunduğu gösterilmiştir. Spiker Özge'nin senaristin eşi olması, gerçek olayın değişmesine sebebiyet verdi düşüncesindeyim.

Diğer olay, Süleyman baba her ne kadar merak ettiyse de gerçekte pek fazla olayın peşine düşmemiş. Fakat Ayla, yıllarca Süleyman babasını aramış. Her yere başvurmuş.

Başka olay, Kore'de o tarihte bir Türk yayını veren radyonun bulunmamasıdır. Dolayısıyla filmdeki radyodan şarkı gönderme ve dinleme sahneleri gerçekte yaşanmamıştır.

Ayrıca filmde Ayla'nın çocuğunun olmadığını söylediler fakat gerçekte iki çocuğu ve torunları var. Özellikle bu kısmı neden değiştirdiklerini anlamış değilim.

Bence bu filmde duygusal anlar yeterince işlenmemiş. Mesela yönetmen Çağan Irmak olsaydı, duygu daha iyi aktarılırdı. Tam ağlayacakken kuru bir sahne giriyordu araya.

Çetin Tekindor yerine Şener Şen'i isterdim mesela ben. Yinede filmin gerçek bir öyküye dayanmasından ve bu konuda ilk defa ortak yapım film oluşundan dolayı sevdiğim bir kaç film arasında yerini aldı.