bugün

çamaşır makinesi izlemek

ilginçtir. Çocuktum yıl 1996 veya 1995 olsa gerek babam çamaşır makinesi aldı ki köyde tek uydu anteni çamaşır makinesi atarisi olan ev bizim evimizdi tüm köy kaaaveden paralel yayın neyse onu izlerken biz uydunun tadını çıkarıyorduk. Neyse çamaşır makinesi geldi peder beyin elinden gelir bu işler kurdu makineyi kılavuzundaki yönergeleri halledip ilk çamaşırları attık bizim ev 3 çocuklu bir aile evi efendim çalıştırdık o zamanlar kola çeirdek tv üçlüsü çok meşhur bir etkinlikti aldık kolamızı çekirdeğimizi geçtik karşısına bitirene kadar izledik. Şimdi düşünüyorum da iyiydik o zamanlar bu bile bizi mutlu ederdi. Şimdi kocaman evde beyaz eşyanın sesinden kendimi duyamıyorum. Kimse kalmadı herkes evlendi bir yer edindi yuva yıkıldı ben tek yaşar oldum. Mına kodumun çamaşırlarından da en çok onları asarken içimi bir sıkıntı kaplar. Onları asarken emekli memur gibi hissediyorum. Sanki çamaşırı asıp yatacam sabaha varmayacağım bir hafta sonra da ölümü bulacaklar gibi.