bugün

böyle buyurdu zerdüşt

nietzsche'nin hayvan, insan ve üst insan arasında ki geçişi incelediği ve bu geçişi zerdüşt yardımı ile anlattığı kitap. insana, üst insana geçişi için onun alçakta oluşunu kabul etmesi gerektiği öğretilerini veren kitap insan kavramının üst insana giden bir köprü niteliğinde olduğunu anlatır. insanın aşılası bir şey olduğunu kabul etmeden bunun olması imkansızdır. peki nedir bu üstinsan? üstinsan kesinlikle herhangi bir ırk veya etnik kökene bağlı değildir öncelikle bunu bilmek gerekiyor, bilindiği gibi Nietzsche'nin ırkçılıkla pek bir alakası yoktu zaten. üstinsan, insanın yanılgılardan ve yücelttiği yanılsamalardan kurtulduğunda, kendisini tamamlayabileceği bir türdür. insan hep kendini aşmaya çalışarak, alt ederek üst-insan olma yolunda ilerleyecektir. ancak kendinin farkına vardığında ve insanın ne kadar alçakta olduğunu gördüğünde, üst insana ulaşma erdemine erişecektir. üzerine konuşulabilecek çok fazla içeriği olan bir kitap, birazda olsa felsefeyle ilginiz var ise sizi sıkacak birkaç bölüm dışında keyifle okuyabileceğinizi düşünüyorum. ayrıca kitap ego tatmini için değil, insanların aydınlanması için yazılmıştır. kitapta geçen ve benimde hoşuma giden birkaç kısmı da şöyle vereyim tam olsun.

"insanlar arasında yaşamak güçtür, susmak çok güçtür de ondan. Ve biz zıddımıza gidene haksızlık etmeyiz en çok, bizi hiç ilgilendirmeyene ederiz. Fakat acı çeken dostun varsa, acısına dinlenme yeri ol, sert bir yatak gibi ama, asker yatağı gibi: onun en çok böyle yararsın işine. Ve dostun biri sana kötülük ederse, şöyle de: "Bana ettiğini sana bağışlıyorum, ama kendine ettiğini, -onu nasıl bağışlarım? Böyle buyurur her büyük sevgi: o bağışlamayı da, acımayı da alteder"

"Eskiden Tanrı denirdi uzak denizlere bakarken, oysa ben, Üstinsan demeyi öğretirim size. Siz bir tanrı yaratabilir misiniz? -Öyleyse bana hiçbir tanrının sözünü etmeyin! Oysa Üstinsanı pek güzel yaratabilirsiniz."

"Pek çabuk değişiyorum: bugünüm, dünümü yadsıyor. Merdivenler çıkarken, basamakları atladığım oluyor sık sık ve hiçbir basamak bağışlamıyor bunu."

"Siz yükselmek isteyince yukarı bakarsınız. Bense aşağı bakarım, zaten yükselmiş olduğumdan."