bugün

insanın peşini bırakmayan yalanlar

9-10 yaşlarındayken mutfakta bir şey kırdım ama ne kırdığımı hatırlamıyorum. akşam olduktan sonra tam evden içeri girecekken ninem bayağı bi kızgın şekilde söyleniyordu. bende korkudan geri adım atıp yavaş yavaş uzaklaştım. * evin 50 metre uzağında çalıların arkasında saklanırken fenerler yanmaya başladı, herkes benim ismimi yüksek sesle haykırarak arıyordu. içimden "vallaha kesin dövecekler" deyip iyice saklandım. yere öyle sapladım ki kendimi, 5 metre yanımdan geçmelerine rağmen göremediler. daha sonra köy camisinin minaresinden benim kayıp olduğum anons ettirilince iyice götüm tutuştu. bir süre daha beni aramaya devam ettikten sonra geri çekildiler. köyde kaldığımız için evler birbirinden uzak, bende ıssız bir yerde saklanırken birden korkmaya başladım. 100 metre yukarıda büyük mezarlık, 100 metre aşağıda küçük mezarlık var ürkütüyordu beni *. ufaktan ufaktan eve doğru yaklaşmaya karar verdim, köydeki yakınlar toplanmış ahizeli telefonda * yakınlara "size geldi mi?" şeklinde konuşurlarken pencereden baktığımı gördüler ve beni kolumdan yakaladılar.

- nerdeydin sen?
+ şeyyyy *
- kimleydin?
+ bi amcayla oynuyordum *
- nasıl bir amcaydı?
+ şeyyyy *
- cinler mi kaçırdı seni yoksa?
+ haaa, evet. cindi o, beyaz sakalları vardı
(etraftakiler sus pus, sessizce gülümsediler)

aradan 20 sene geçmiş, bir sürü akraba rahmetli olmuş olmasına rağmen kardeşlerim halen daha o günü unutmadı. 29 yaşındayım halen daha bu konuyu açıp geyik yaparlar *