bugün
- anneler günü16
- platonik aşkın kalp kıran davranışları8
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği9
- zall beceremiyorsan bırak git12
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu11
- ali koç9
- yorgun mermi10
- doğum gününde hatırlanmamak8
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak18
- sözlükte artık kızlar teklif edecek11
- kızların mesajlara geç cevap vermesi12
- şizofreni11
- düşün ki o bunu okuyor9
- anın görüntüsü18
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz10
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim12
- türkiye den soğuma sebepleri17
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar16
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- beni özlediniz mi doğru söyleyin15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak13
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- karşı cinse giyim önerileri9
- ismet gurbuz 202411
- sözlüğe kız getirmek10
- okul müdürü nasıl korunabilirdi8
- bir erkeği cezbeden şeyler11
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- niyetin ciddi mi klişesi13
- uludağ sözlük kapatılacak11
- icardi1905'in sözlüğü bozması21
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız15
- libido düşmesi13
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- dünya bandırmalılar günü13
iç acılarımın toplamı bir rakamla ifade edilebilseydi ben hiç acı çekmemişim der, kendime gülüp geçerdim. acılarımın toplamını bilebilmek için, böylesine basit kelime oyunlarından daha fazlası gerek...
birisine ait olduğumu hissetiğim an ile tamamen özgür olduğum anı idrak etmemin aynı saniyeye denk gelmesi bilinmez acılar yüklüyor bana. tam işleri düzene koyacağımı, standarta oturacağımı, gidip geleceğimi, markette ucuz beyaz peynirin hangisi olduğunu keşfedebileceğimi, en hesaplı tuvalet kağıdının 18'li pakete denk geleceğini anladığım an aslında bu basitliğin zerre kadar sikimde olmadığımı hissediyorum.
sonra düzene, toplum baskılarına, daha önce yapılmışı gördüğümüz için şu anda onu yaptığımıza sövüyorum ve sonu olmayan bir koridorda yürümeye başlıyorum. varlık sensörleri varlığımı umursamıyor, yakmıyor ışıkları. karanlık koridorda yürümeye devam ediyorum ve uyuyorum. günler böyle geçip gidiyor, koridora giriyorum karanlık. yürüyorum, karanlık. akşam oluyor, uyuyorum. ertesi gün yine oluyor, engelleyemiyorum. 2 gün sonrasını düşünmüyorum bile, günler öylece, amaçsız, plansız, umursamaz geçiyor.
yaşım 27. kimine göre 28. baya bir şey gördüm. acının alasını çektim, hesaplayamayacağınız kadar ağladım, kanadım, diz çöktüm ya da yürüdüm gittim... var oldum ben. muhtaç olmadım. dik durdum. koştum, yetiştim, zamanında vardım. onlara, insanlara, arkadaşlara, dostlara, aileme. yordu bu biraz. hep koşmak yordu.
şimdi ne olacak bilmiyorum. biliyorum aslında ama kaçıyorum. bilmiyormuşum gibi davranmak cidden kolay oluyor.
anasını satayım, sağa sola yazsam ne olacak bunları. manasız. benim canım 2. biradan sonra 3. birayı hep çekiyor. durduramıyorum kendimi. bu benim. biranın, derdin, başkaldırışın adamı. duyguya doyumsuzum. duygu katiliyim aynı zamanda.
beni siksen anlayamazsanız. ben kendimi anlayıp, ifade edemiyorum. iki kişi tek vücutta yaşıyoruz biz. içimdeki ağlıyor, gözyaşlarım benden süzülüyor...
birisine ait olduğumu hissetiğim an ile tamamen özgür olduğum anı idrak etmemin aynı saniyeye denk gelmesi bilinmez acılar yüklüyor bana. tam işleri düzene koyacağımı, standarta oturacağımı, gidip geleceğimi, markette ucuz beyaz peynirin hangisi olduğunu keşfedebileceğimi, en hesaplı tuvalet kağıdının 18'li pakete denk geleceğini anladığım an aslında bu basitliğin zerre kadar sikimde olmadığımı hissediyorum.
sonra düzene, toplum baskılarına, daha önce yapılmışı gördüğümüz için şu anda onu yaptığımıza sövüyorum ve sonu olmayan bir koridorda yürümeye başlıyorum. varlık sensörleri varlığımı umursamıyor, yakmıyor ışıkları. karanlık koridorda yürümeye devam ediyorum ve uyuyorum. günler böyle geçip gidiyor, koridora giriyorum karanlık. yürüyorum, karanlık. akşam oluyor, uyuyorum. ertesi gün yine oluyor, engelleyemiyorum. 2 gün sonrasını düşünmüyorum bile, günler öylece, amaçsız, plansız, umursamaz geçiyor.
yaşım 27. kimine göre 28. baya bir şey gördüm. acının alasını çektim, hesaplayamayacağınız kadar ağladım, kanadım, diz çöktüm ya da yürüdüm gittim... var oldum ben. muhtaç olmadım. dik durdum. koştum, yetiştim, zamanında vardım. onlara, insanlara, arkadaşlara, dostlara, aileme. yordu bu biraz. hep koşmak yordu.
şimdi ne olacak bilmiyorum. biliyorum aslında ama kaçıyorum. bilmiyormuşum gibi davranmak cidden kolay oluyor.
anasını satayım, sağa sola yazsam ne olacak bunları. manasız. benim canım 2. biradan sonra 3. birayı hep çekiyor. durduramıyorum kendimi. bu benim. biranın, derdin, başkaldırışın adamı. duyguya doyumsuzum. duygu katiliyim aynı zamanda.
beni siksen anlayamazsanız. ben kendimi anlayıp, ifade edemiyorum. iki kişi tek vücutta yaşıyoruz biz. içimdeki ağlıyor, gözyaşlarım benden süzülüyor...
güncel Önemli Başlıklar