bugün

ben bu yazıyı sözlüğe yazdım

Öncelikle bu yazıyı yazmam için bana cesaret veren sevgilime teşekkür ederim ve şimdi bu satırları okuyorsa, okumayı bırakmasını rica ediyorum.

evet, bu yazıyı sevgilim yazmamı istedi ve ben omu çok seviyorum. ama canım sevgilim yazdıklarımı denetlediği için artık yazmayı bırakmıştım. aslında onun yüzünden bıraktım dersem, onu suçlamış olurum. aslında artık yazmaktan da sıkılmıştım ama yazmak benim için önemliymiş. insanın en son yazdığı şey, final kağıdı olabilir mi? işte, oluyormuş ve benim bünyem kaldıramadı bunu. neyse ya, ben bunları yazmaya mı geldim?

hayır, küfretmeye geldim. sözlük jargonu diye argo tabirli bir dil yüzünden ne hale geldik ya? işet sevgilim denetliyor diye 1000 küsür entryden 250 küsür entrymi sildim. geriye 800 gibi bir şey kalmış ve uzun bir süredir yazmamışım. kimse yokluğumu hissetmedi mi? hissetmememiz normal çünkü ben bir ölüyüm ya da ölüm yolcusuyum.

kafayı yiyordum ve yedim. şimdi kafasız yaşıyorum yakında da açlıktan ölürüm çünkü yiyebileceğim başka kafam yok!

ölmek istemiyorum ama ölüm yaklaşıyor ya, iyi olmak istiyorum ben. bu arada ölüm ve iyi olmak diyorum ya, hasta filan değilim. hastaysam da kafadan hastayım. ben sadece yazmak istedim, yazdım yani kustum ve gidiyorum. özelden mesaj filan da atmayın, canım muhabbet etmek istemiyor. ben yazacağımı yazdım işte.