bugün
- sevgili olunan kızın çişini içmek16
- israi le türkiye ve iran baş edebilir mi8
- en sevilen su markası19
- son yapılan yemek24
- uzun saçlı erkek8
- menuet'in sufle yapıp beni çağırmaması8
- mariyya8
- doktor bir abiye sahip olmak8
- havaların soğuması21
- telefon özelimdir diyen sevgili12
- anın görüntüsü31
- birleşmiş milletleri küçümseyen beyinsiz piç8
- türkiyede gençler aile desteğiyle yaşıyor24
- hiç yaladınız mı10
- yahudi olmak istiyorum14
- uyumayın ulan9
- nervio17
- eloande11
- bütün uludağ sözlük yazarlarının boktan yazması31
- güzel bir kadın eli yalamak8
- arkadaşlar sizce bu alınır mı12
- sözlük yazarlarının tatlıları26
- bahar candan9
- piyangodan para çıkanların sonunda parasız kalması11
- bazı yetkili kadınların ağzının çok bozuk olması12
- frekansı yüksek insanlar19
- bikbikin sakalları9
- 26 eylül 2024 ajax beşiktaş maçı26
- kadınların gereksiz canlılar olduğu gerçeği18
- sevilmek için gidilen en uzun mesafe9
- iş yerinde zamanın geçmemesi9
- true yu neden evlendiremiyoruz8
- karı gibi laf sokan sözlük erkeği12
- larisalisa16
- sevişmek için gidilen en uzun mesafe22
- 25 eylül 2024 galatasaray paok maçı33
- herkese nude atan kadın yazar20
- suriyelilere özel doğum hastanesi14
- cuma namazından foto paylaşmayan yazarı hoplatırım14
- vapurda denizi izlerken dinlenecek şarkılar8
- şimdiye kadar size sorulan en zor soru14
- hepinizin cuma namazına gitmesini emrediyorum15
- kadınınızı kalkındırır mısınız12
- marmara ereğlisi vs şarköy8
- oruspuda sevgili şefkati arayıp hüzünlenmek16
- muhtemelen canabar12
- türk topraklarına yunan botu değmesi24
- ülkede iyi giden tek şey14
- sinemada gidilen ilk film27
- eski akp'li belediyenin milyon dolarlık şatafatı16
sanılanın aksine nefret dolu değildir hank. onun nefreti hayataydı. insanları seven hümanist ve ahlakçı biri yatardı o tecavüzcü kürkünün altında.. insanlara ettiği küfürler aslında hayata ve evreneydi.
ve sanılanın aksine ateist değildi. agnostik olduğunu belirtmiştir ekmek arası kitabında.
yazarlık hayatı boyunca "hayatımı kurtardın çok teşekkürler" tarzı mektuplar almıştır. ve hep kendine bu soruyu sormuştur "peki beni kim kurtaracak?"
daha sonra bu sorunun cevabını içeren bir şiir kaleme almıştır.
--spoiler--
bir tek sen kurtarabilirsin
kendini
ve değersin kurtarılmaya.
kolay bir savaş değildir
ama savaşmaya değecek bir savaş varsa
budur.
düşün.
kendini kurtarmayı düşün
ruhani benliğini.
sihirli şarkılar söyleyen benliğini,
harikulade benliğini.
ölü ruhların saflarına katılma
besle kendini
ve sonunda
gerekirse
riske at hayatını savaşırken,
olasılıkların canı cehenneme, bedelin
canı cehenneme.
--spoiler--
bukowski her şeyin farkındaydı. her şeyin aslında olması gerektiğini biliyordu. durumunu kabullenmiş bir kaybedendi bukowski.
ama aynı zamanda hiç bir şeyin olması gerektiği gibi olmadığını da biliyordu. buydu onu deliliğin kıyısına getiren, alkolle dost olmasını sağlayan.
babasına duyduğu nefret yüzünden çok düşünsede bir çocuk sahibi olmamıştır. "tek gördüğüm örnek; kendi babam. iyiki de. o yetti de arttı çünkü."
kadınlara ve sexe olan düşkünlüğünün sebebide yine çocukluk yıllarıdır. her kadın becerdiğinde geçen yıllardan aldığı intikam hazzınından bahseder kadınlar kitabında.
intiharı hep düşünmüş ama 4 denemesinde de başarısız olmuştur. ömrü boyunda bir kadına tek aşık olmuştu. ve hollywood kitabında bahsettiği kadarıyla akut alkolizmi yüzünden ölmüştü ve kadın ondan yanılmıyorsam 7 yada 8 yaş büyüktü.
son yıllarını linda ile birlikte bol bol şarap içerek, kedileriyle oynayarak geçirmiştir.
32 yaşındayken bir gün mezarlığa giden bukowski içinden şunu geçirir; "mezarlıktayken 80 yaşıma kadar yaşamaya karar verdim. düşün 80 yaşındasın ve 18lik bir çıtırla sevişiyorsun. ölüm yolunda mızıklanmanın en iyi yolu."
ama ömrü 74 yaşında sona erdi. herkes alkolden ölecek diye beklerken lösemi yüzünden ölüp, ölümüyle bir son dakika golü atmıştır.
tanrısı olarak nitelendirdiği fante'den çok etkilenmiştir. bukowski'yi daha iyi anlamak için onun çok sevdiği o toza sor kitabını da okumak elzemdir.
nasıl yazdıysa öyle yaşadı bukowski. huzur içinde yat pis moruk. en yakın zamanda tekrar ziyaret edeceğim mezarını..
--spoiler--
her şeye rağmen yaşamayı denedim. ve tek diyebileceğim, pişman değilim, ama siz denemeyin.
--spoiler--
ve sanılanın aksine ateist değildi. agnostik olduğunu belirtmiştir ekmek arası kitabında.
yazarlık hayatı boyunca "hayatımı kurtardın çok teşekkürler" tarzı mektuplar almıştır. ve hep kendine bu soruyu sormuştur "peki beni kim kurtaracak?"
daha sonra bu sorunun cevabını içeren bir şiir kaleme almıştır.
--spoiler--
bir tek sen kurtarabilirsin
kendini
ve değersin kurtarılmaya.
kolay bir savaş değildir
ama savaşmaya değecek bir savaş varsa
budur.
düşün.
kendini kurtarmayı düşün
ruhani benliğini.
sihirli şarkılar söyleyen benliğini,
harikulade benliğini.
ölü ruhların saflarına katılma
besle kendini
ve sonunda
gerekirse
riske at hayatını savaşırken,
olasılıkların canı cehenneme, bedelin
canı cehenneme.
--spoiler--
bukowski her şeyin farkındaydı. her şeyin aslında olması gerektiğini biliyordu. durumunu kabullenmiş bir kaybedendi bukowski.
ama aynı zamanda hiç bir şeyin olması gerektiği gibi olmadığını da biliyordu. buydu onu deliliğin kıyısına getiren, alkolle dost olmasını sağlayan.
babasına duyduğu nefret yüzünden çok düşünsede bir çocuk sahibi olmamıştır. "tek gördüğüm örnek; kendi babam. iyiki de. o yetti de arttı çünkü."
kadınlara ve sexe olan düşkünlüğünün sebebide yine çocukluk yıllarıdır. her kadın becerdiğinde geçen yıllardan aldığı intikam hazzınından bahseder kadınlar kitabında.
intiharı hep düşünmüş ama 4 denemesinde de başarısız olmuştur. ömrü boyunda bir kadına tek aşık olmuştu. ve hollywood kitabında bahsettiği kadarıyla akut alkolizmi yüzünden ölmüştü ve kadın ondan yanılmıyorsam 7 yada 8 yaş büyüktü.
son yıllarını linda ile birlikte bol bol şarap içerek, kedileriyle oynayarak geçirmiştir.
32 yaşındayken bir gün mezarlığa giden bukowski içinden şunu geçirir; "mezarlıktayken 80 yaşıma kadar yaşamaya karar verdim. düşün 80 yaşındasın ve 18lik bir çıtırla sevişiyorsun. ölüm yolunda mızıklanmanın en iyi yolu."
ama ömrü 74 yaşında sona erdi. herkes alkolden ölecek diye beklerken lösemi yüzünden ölüp, ölümüyle bir son dakika golü atmıştır.
tanrısı olarak nitelendirdiği fante'den çok etkilenmiştir. bukowski'yi daha iyi anlamak için onun çok sevdiği o toza sor kitabını da okumak elzemdir.
nasıl yazdıysa öyle yaşadı bukowski. huzur içinde yat pis moruk. en yakın zamanda tekrar ziyaret edeceğim mezarını..
--spoiler--
her şeye rağmen yaşamayı denedim. ve tek diyebileceğim, pişman değilim, ama siz denemeyin.
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar