bugün

six ribbons

but i am a simple man
a poor common farmer
so take my six ribbons
to tie back your hair.

green carnation söylerken içimi ürperten şarkıdır.

şu da türkçe çevirisidir.

bir ozan olsam sana altı aşk şarkısı söylerdim
yaşadığımız aşkı bütün dünyaya anlatan
bir tacir olsam sana altı elmas verirdim
altı kırmızı gül’le beraber al da tak diye

ama ben basit bir adamın, zavallı sıradan bir çiftçi
al bu verdiğim altı kurdeleyi bağla saçlarına
sarı ve kahverengi, gökyüzü kadar mavi
kanım kadar kırmızı, gözlerin kadar yeşil

eğer soylu bir adam olsaydım sana altı at arabası verirdim
altı kar beyaz atıyla seni dilediğin yere götürsün diye
eğer bir hükümdar olsaydım sana altı saray yaptırırdım
emrinde altıyüz uşakla, seni el üstünde tutsunlar diye

ama ben basit bir adamın, zavallı sıradan bir çiftçi
al bu verdiğim altı kurdeleyi bağla saçlarına

bir ozan olsam sana altı aşk şarkısı söylerdim
yaşadığımız aşkı bütün dünyaya anlatan
korkma aşkım, asla yalnız olmayacaksın
verdiğim altı kurdeleyi taktığın sürece

bir zamanlar basit bir adam, sıradan zavallı bir çiftçiyken
sana altı kurdele vermiştim saçlarına bağla diye
tek verebildiğim altı kurdeleydi saçlarına bağla diye