bugün

abdülbaki erol

riyanın ve paranın hava olarak teneffüs edildiği menzil de, tüm dümenlere göz yuman, gavs-seyda olarak adlandırılan kişidir. iktidarı için oluşturulmuş düzeni göz göre göre devam ettirmektedir. piyano koltuğuna benzer bir koltuğa iki dirseğini koyup sırayla el öptürür. kendini vesile göstererek tövbe verdirir; papazlığın sarıklı biçimi desek yanlış olmaz. kendisini görüntüye almaya kalkışanlara yanındakilerin "nur çekilmez, nur çekilmez deyip" darb etmesini göre göre yoluna devam edebilen kişidir. menzil gibi bir köyde -haydi sofiler sevaba, diye adam çağırıp, şato gibi evlerini yaptıttırmışlardır. hanımı büyük anne olarak adlandırılır. kendisi, gelinleri ve kızları dirseğe kadar altın bileziklerini şıngırdata şıngırdata odaya girer ve onlar da ellerini öptürtmeden yol vermezler... vesair vesair vesaire!