bugün

christian wilhelmsson

biz onu chippen olarak biliriz...

goril gibi tekniğe ve manyak bir hıza sahip olmasına rağmen bu kadar boktan bir kariyere sahip olmasına acayip üzüldüğüm isveçli. saçından bir tutam uzatıp, örgü yaptırarak ensesinden salmıştı aşağıya, bugün genoa'da palacio'nun yaptığı gibi. anderlecht'te oynarken 2004-2005 sezonunda şampiyonlar ligi'nde esnafspor tadında takılan takımın en köpek gibi giden adamıydı, valencia maçında corradi'nin manyak topuk golüne karşılık verdiğini hatırlıyorum. sonraki sezon serhat akın'la aynı oksijeni solumaktan kimyası bozulmuş olabilir, zarar yok. en çok aldığı eleştiri ise şahsi oynadığı yönündeydi, hafif de haklıydı bunu diyenler. ama yine de anderlecht zamanı izlemekten en bir zevk aldığım vatandaştı kendisi, galatasaray'a gelmesini de hayal etmiştim. öyle ki 2006 dünya kupası'nda ortalığı sikip atacağına inanmıştım. vay benim yitip giden hayallerim...

isveç'in sarı formasına uysun diye paşam civciv sarısı adidas f50.6 tunit'leri geçirmişti ayağına turnuvada ki turnuvada her 3 adamdan birinde bu ayakkabılardan vardı; hoş görünüyordu ama favori adamım yine de fazla şahsi oynayınca yüksek beklentileri boşa çıkarmıştı. tabi dwight yorke'un neredeyse ön libero oynadığı trinidad tobago maçında sert futbol adı altında sahada tekme tokat dövülmesi de etken olabilir.

sonra magpies dediler, psg dediler, fiorentina dediler ama bizim yakışıklı gitti giydiği forma saçına uysun diye nantes'a transfer olup tüm futbol aşıklarını dumura uğrattı. les canaris'de oynarkene gurbet ellerde saçına uygun kuaför bulamayınca depresyona girdi, ocak 2007'de as roma'ya kiralandı. her şey iyiydi onun için ama garibim şampiyonlar ligi'nde "manchester united'ı eleyeceğimize inanıyorum" dedi, takımı old trafford'da 7-1 yenildi, totti'nin göt olduğuyla kaldılar.

velhasıl kelam 2007-2008 sezonunda bu sefer kiralık olarak bolton'da başladı yine maya tutmadı, devre arasında superdepor'a gitti yine kiralık. artık sokaklarda bile sırtında "kiralık futbolcu tel:0532xxxxxxx" ilanıyla gezen wilhelmsson için euro 2008 büyük bir umuttu.

son şampiyon yunanistan'la(bunlara son şampiyon yazarken bile utandım) oynanan ve ibrahimovic'in manyak golüyle hatırlanan henüz ilk maçta wilhelmsson gayet de iyi bir performans göstermişti ama cenabetliği her yerinden belli olduğundan bitime 10 dakika kala taç çizgisi civarında o meşhur deparlarından birini atarken bacağının arkasını tutarak acı içinde yere yığılmıştı, lifi atmıştı, kayış kopmuştı, euro 2008 de ilk maçtan yatmıştı.

ardından tatile gitti, eşi oksana andersson karpuz kadar silikonlarını üstsüz halde cümle aleme sergiledi.

sonra kariyerinin gidişatını bozmayarak, "hep daha aşağıya-free fall" felsefesini benimsedi ve al hilal'a transfer oldu ama 3 senedir gıkı çıkmıyor adamcağızın, aldığı parayla ve dansöz alemlerinde mutlu sanırım.

christian wilhelmsson sevilmesi gereken bir insandır, onu sevin. bilgisayarımın arka planını bile süslemişti kendisi 2005-2006 senelerinde, büyük topçu olacak dedik, şimdi nerelerde amına koyim. yine de bende yeri ayrıdır, en azından bir belçika jupiler league maçında rakibine attığı sapık bir çalım ile eurosport watts'a konu olmasına ve video jeneriklerine girmesiyle sevin onu.