bugün

hz muhammed in okur yazar olmaması

hz. peygamberin okur yazarlığı ile alakalı konular tarihte çok tartışıldı. günümüzde buna soru soranlar eskiler gibi bilgili değil maalesef. yani sadece internet yolu ile bile bu konuda bir çok bilgi edinilebilir. ama bu dahi zahmet dışı.

risalet gelmeden önce okuma yazma bilmediğine dair tüm alimler ittifak halindedirler. ve fakat ticaret ile uğraştığı için hesap işlerini bilmesi muhtemeldir. risaletten sonra ise, alimler iki görüş beyan ederler. bir kısmı okuma yazma bilmediğini, diğer kısmı ise okuma yazma bildiğini söylerler. bildiğini iddia edenlerin delili hudeybiye antlaşmasında rasul kelimesini silmesi ve abdullah'ın oğlu şeklinde düzeltmesidir.

mekke!de risalet öncesi yaklaşık 1000 kişilik şehirde okuma yazma bilenlerin oranı on kişi ya vardı ya yoktu. yani günümüzdeki gibi yaygın ve örgün öğretim kurumları ve okur yazarlık oranları yüksek değildi.

ikra kelimesi ise, sözlüğe bakıldığında dahi yalınkat bir yazıyı okumak anlamında kullanılmadığı görülür. vahiy lafız ve mana olarak ele alınır. lafızda yer alan ikra manada tabiatı, kişinin kendisini, toplumu okumasınıda ifade eder. ve bu ayet eğer tarih kronolojisi -biz ona vhiy kronolojiside diyebiliriz- bağlamında düşünülür ise, sözlü kültürün bittiğini yazılı kültürün başladığını, kalemle yazmayı öğreten rabbin adı ile oku emri ile geçiş yapıldığını gösterir.

birde kitabımızı biz müslümanlar tefsir ederiz. sizlerin tefsirine ihtiyaç yok. ne de olsa yaşayacak olan bizleriz. ve bilgiyi sizden alacak değiliz. sadece merak ettiğim bir soruyu sorayım. kafanızda sizi islam ile meşgul eden soruların tamamını akla ve mantığa uygun olarak cevaplar isem iman edecek misiniz? yani bunca yazılanların veya sorulanların bir amacı olmalı değil mi? ya siz haklısınızdır veya biz. haklı olanın tarafına geçmek ahlaklı olan eylem değil midir?